01 ÖNSÖz düŞÜNÜlmeyeni DÜŞÜnmek ve harekete geçmek


AR-GE ÇITASINI YÜKSELTMEK



Yüklə 323,41 Kb.
səhifə2/6
tarix02.11.2017
ölçüsü323,41 Kb.
#26676
1   2   3   4   5   6

AR-GE ÇITASINI YÜKSELTMEK

“Düşünme aşamasından, hayata geçirme aşamasına geçişte bizler her türlü imkana sahibiz” diyen Turgay Durak, Koç Topluluğu’nun farkını “dışarıda bu imkana sahip olmayan da birçok ‘düşünür’ var” sözleriyle ifade etti. Üniversiteler, girişimciler, amatör veya profesyonel araştırmacılar tarafından üretilen orijinal fikirleri, buluşları, patent alınabilir yenilikleri, inovasyona dayalı iş fikirlerini incelemek, değerlendirmek ve ilk masraflarını karşılayarak ilerideki gelirlerine hisse veya lisans hakkı ile ortak olmak üzere Koç Holding ve Koç Üniversitesi ortaklığı ile 2011 Nisan ayında İnventram şirketinin kurulduğunu belirten Durak, İnventram’ın özellikle biyoteknoloji, tıp mühendisliği, elektronik, bilişim ve malzeme bilimleri dallarında çok ilginç projeler değerlendirdiğini söyledi. Durak, “Bu faaliyetimizdeki beklentimiz kısa vadeli finansal getiriden çok, çevremizde geliştirilen yeni fikirler, teknolojik gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmak, toplulukta inovasyon kültürünün gelişmesine katkı sağlamak ve toplumda bu konuda öncü rol üstlenmektir” dedi.

Koç Holding’in başarısını belirleyen en önemli etkenlerden Ar-Ge alanında 2011’de AB Komisyonu’nun hazırladığı “EU R&D Investment Scoreboard” unda yer alan dört Türk şirketten üçünün Koç Holding çatısı altında olduğunu hatırlatan Turgay Durak, Türkiye’deki toplam Ar-Ge teknik elemanının yüzde 18’inin Koç Topluluğu şirketlerinde çalıştığını söyledi. Bu rakamlar mutluluk verici olsa da Koç Holding gibi yüksek çıtası ve küresel hedefleri olan bir topluluk için daha fazlasının mümkün olduğunu vurguladı. 

Bu yıl, Koç Topluluğu’ndaki 35. yılını tamamlayan Turgay Durak, 1986 yılındaki ilk Üst Düzey Toplantısı’ndan bu yana 26 yıldır katıldığı toplantılara dair gözlemlerini şöyle paylaştı: “2011 çok zor bir yıldı, çok çalıştık, çok yorulduk, çok başarılı olduk. 2012 daha da zor bir yıl olacak, daha çok çalışıp, daha çok yorulacağız, daha da başarılı olacağız.”



EKONOMİST KISHORE MAHBUBANI: ASYA’NIN İNOVASYONLA YÜKSELİŞİ

Turgay Durak’ın ardından Koç Holding’in bu yılki misafir konuşmacılarından ilki olan Ekonomist Kishore Mahbubani etkileyici bir sunum yaptı. Mahbubani, geleceğin Doğu’da olduğunu söylerken Euro Bölgesi’nde toparlanmanın 10 yıldan daha uzun süreceği öngörüsünde bulundu. Kendisi ile Bizden Haberler Dergisi okuyucuları için yaptığımız özel röportajı ilerleyen sayfalarda bulabilirsiniz.



İNOVASYONUN ŞİRKET HALİ: İNVENTRAM

Farklı ve sıra dışı düşünmenin önemine odaklanan Koç Holding Üst Düzey Yöneticiler Toplantısı’nda Koç Holding ve Koç Üniversitesi ortaklığıyla kurulan İnventram’a yer ayrıldı. Koç Topluluğu’nun yeni fikirleri, buluşları, teknolojik gelişmeleri değerlendirmek üzere kurulan ve ‘Düşünülmeyeni Düşünenleri’ ortaya çıkaracak şirketi olarak tanımlanan İnventram’ın Genel Müdürü Cem Soysal yaptığı sunumda şirketin çalışmalarını ve hedeflerini anlattı

Dünyanın en gelişmiş ekonomilerinin yeni buluşlar, patent sayıları, Ar-Ge gibi verilerde de ilk sıralarda konumlanmasının tesadüf olmadığını gösteren kısa bir filmle açılış yapan Cem Soysal, 22 yıldır farklı roller aldığı bu sektörde Koç Topluluğu’nun bu girişiminin kendisini çok heyecanlandırdığını belirtti. Soysal, Türkiye’de girişim sermayeleri ve melek yatırımlar arasındaki boşluğu dolduran İnventram’ın Koç Holding ve Koç Üniversitesi arasında konumlanarak yeni fikirlerin ticarileştirilmesinde önemli bir rol üstleneceğini anlattı.

FÜTÜRİST RAY HAMMOND: GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN SEKİZ MAJÖR TREND

Toplantının ikinci konuk konuşmacısı ise gelecek trendlerinin toplumu ve iş dünyasını nasıl etkileyeceği konusunda Avrupa’nın en deneyimli fütüristlerinden Ray Hammond oldu.

Hammond konuşmasında küresel ısınma, globalizasyon ve çevresel tehditlerin gelecekte, iş dünyasını nasıl etkileyeceği ve bunların sosyoekonomik ve politik etkilerini aktardı. İlgi çekici konuşmasıyla beğeni toplayan ünlü fütürist yapay zekanın hayatımızdaki yerinin giderek artacağına vurgu yaptı.

Geleceği şekillendirecek sekiz majör trend çerçevesinde fırsat ve tehditleri değerlendiren Hammond, mobil internet ve akıllı telefonlar gibi görece bugünün yeni buluşlarının gelecek için ne tür yeniliklere gebe olduğunu henüz tam olarak öngöremediğimizi, “Gelecek için henüz bir dilimiz yok” sözleriyle özetledi. Hammond üzerinde durduğu sekiz trendi ise şöyle açıkladı: Dünya nüfusunun dengesiz büyümesi, iklim kaosu, enerji krizi, küreselleşme, tıp biliminde gerçekleşen çok sayıda devrim, eksponansiyel bir ivmeyle teknolojinin gelişimi, dünya nüfusunun en yoksul 2 milyarı ve pekiştirilmiş insan kaynaklı inovasyon. Ray Hammond’ın geleceğe ilişkin ilginç beklentilerini içeren röportajını gelecek sayımızda okuyabilirsiniz.

Üst düzey yöneticilerin hizmet ödül törenleri ve “Ülkem İçin” Projesi ödül töreni ile devam eden toplantı, Mustafa V. Koç’un kapanış konuşması ile sona erdi.

Mustafa V. Koç “Global ekonomi öyle bir sürece girdi ki, tamamen olumlu beklentilere girmek için, uzun yıllar beklememiz gerekecek. Dolayısıyla bu yeni dönemde şirketler farklı stratejiler geliştirmek zorunda.”

Turgay Durak “Son dönemde yaşanan gelişmeler risk yönetiminin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.”

Turgay Durak “İnsan kaynakları alanında da düşünülmeyeni düşünen, ölçülebilir risk alıp düşündüğünü yapan çalışanlar ve üst düzey yöneticiler geliştirmeye önem veriyoruz”



2011’DE KOÇ TOPLULUĞU VE 2012 ÖNGÖRÜLERİ

2011 yılında Koç Holding, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olan Türkiye’nin üst düzey performans gösteren lider şirketleri arasındaydı.
Koç Holding’in daha güçlü, daha sağlam ve daha global olarak tamamladığı bu yıla ilişkin değerlendirmelerini ve 2012 planlarını Koç Holding CEO’su Turgay Durak, Üst Düzey Yöneticiler Toplantısı’nda paylaştı.


OTOMOTİV

Tüketici güven endeksinin yüksek seyrettiği 2011 yılının ilk altı ayında rekor düzeyde artıŞ gösteren otomotiv satışlarından azami fayda sağlayan şirketlerden biri de şüphesiz Koç Holding oldu. Yılın ikinci altı ayında hız kesilse de otomobil, hafif, orta ve ağır ticari otobüs segmentleri dahil olmak üzere toplam pazar, yıl toplamında 911 bin araca ulaştı. 2010’a göre yüzde 15’lik rekor bir artışla rekor bir yıl oldu. Türkiye’de 10 yıldır lider olan Ford Otosan ve ikinci olarak onu takip eden Tofaş’la iç pazarda Koç Holding’in payı yüzde 30 seviyesindeydi. Toplam üretim ve ihracatın yaklaşık yarısını geçtiğimiz yıl da Koç Holding şirketleri gerçekleştirdi. Ford Otosan Yeni Transit’in ilk versiyonunun üretimini bu sene gerçekleştirecek.

Bunlarla birlikte yine iç pazarın yüzde 50’sine sahip olan Türk Traktör açık ara liderliğini sürdürürken, Ankara’da kapasite dolduğu için montaj fabrikası kurmak üzere arsa satın aldı. Şirket, altyapı çalışmalarına bu yıl başlayacak. Otokar askeri araç işini 2010’a göre yüzde 111, ticari araç işini yüzde 45 büyüttü. Otokoç ise araç kiralama alanında yüzde 42 oranında büyüdü.

ENERJİ

Türkiye’nin ihracatta lider şirketi Tüpraş, yatırımlarıyla yarattığı değerin yanında, işlenmiş petrol ürünleri ithalatını azalttığı bir yıl geçirdi. 2011 yılında Tüpraş özellikle mazotta ithalatın payını 8 puan düşürdü. Şirketin Residuum Upgrade Projesi’nin devreye girmesiyle piyasa payını daha da arttırması bekleniyor.

Koç Holding’in bir diğer öncü enerji şirketlerinden Aygaz 2011 yılında 50. yılını iş çevreleri, bayileri ve çalışanlarıyla kutladı ve yüzde 30 üzerindeki pazar payıyla liderliğini korudu. Aygaz’ın enerji grubu yatırımları için kaynak yaratmaya devam ettiği 2011’de Opet de üst üste altı yıl Kalder’in müşteri memnuniyeti ödülünü aldı. Pazar payında yılın tamamında mazotta ikinciliğe çıktı. Mazot ve benzin toplamında son altı ayda ikinciliğe çıktı.

Geçtiğimiz yıl Opet-Fuchs Madeni Yağ Ortaklığı Anlaşması yapıldı, İzmir Aliağa’da fabrika kurulum çalışmalarına başlandı. Kuruluşunun birinci yılını dolduran THY-Opet ülkemizde 43, yurtdışında üç olmak üzere toplam 46 havalimanında başta THY olmak üzere toplam 69 şirkete jet yakıtı hizmeti veriyor. 2011’de Yapı Kredi, Opet–Worldcard kredi kartını çıkardı. Koç Topluluğu için işbirliğinin başarılı bir örneği oldu.

Geçtiğimiz yıl Çanakkale’de 46 Megawatt’lık rüzgar santralı ihalesini alan AES-Entek bu yıl Tüpraş’ın Kırıkkale rafinerisinde 186 Megawatt’lık doğalgaz santrali kuracak. Tüpraş, 2014 yılı sonunda devreye girecek fuel oil dönüşüm projesi için 2012 yılı içerisinde 1,2 milyar dolar harcama gerçekleştirecek. Projenin inşaat ve montaj aşamasında ortalama 7 bin, azami 10 bin işçi çalışacak. Şirket 2012 yılında ayrıca Kırıkkale’de Tüpraş rafinerisine enerji sağlayacak 186 Mw’lık doğalgaz santrali projelerini başlatmayı planlıyor.

Koç Holding’in Demir Export Madencilik şirketi 2011 yılında son üç yıldır yapılan toplam sondaj miktarı kadar yani 30.000 metre sondaj yaptı. 2012 yılında ise 30.000 metre sondaj planlıyor.



DAYANIKLI TÜKETİM

Koç Topluluğu’nun sektöründe lider bir diğer şirketi Arçelik, 2011 yılında global şirket olma yolunda yatırımlarına devam etti. Güney Afrika’nın yüzde 33 pazar payına sahip Defy şirketini satın aldı ve Avustralya-Yeni Zelanda’da satış şirketi kurdu. Batı Avrupa’da pazar payını üç yılda yüzde 3.6’dan yüzde 5.9’a çıkaran Arçelik bugün Batı Avrupa’da beşinci, Doğu Avrupa’da dördüncü sırada yer alıyor. Türkiye’de yüzde 50’nin üzerinde pazar payıyla liderliğini devam ettiren Arçelik Ar-Ge yatırımlarını da sürdürüyor. Şirket 2012’de enerji ve su tasarrufu en yüksek seviyede ürünler geliştirmeyi sürdürecek. Bunun yanında Arap Baharı’nın getirdiği karışıklıklardan etkilenen Kuzey Afrika ülke bayileri desteklenmeye devam edecek. Arçelik yeni model ve kapasite artış yatırımları için 2012’de Türkiye ve yurtdışındaki tesislerinde 265 milyon dolar harcama bütçelemiş durumda. Bu yatırımlarla ve Defy satın almasının etkisi ile toplam beyaz eşya üretim kapasitesi 14 milyon adetten, 17 milyon adede çıkacak.



FİNANS VE BANKACILIK

Geçtiğimiz yıl bankacılık alanında da başarılı sonuçlar alan Koç Holding’in bu alandaki amiral gemisi Yapı Kredi’nin toplam varlık büyümesi sektör ortalamasını aşarken, mevduatlarda da rakiplerden daha hızlı bir büyüme sağlandı. 2011 yılında Merkez Bankası ve BDDK’nın aldığı tedbirler bankaların gelirlerini olumsuz etkilerken, Yapı Kredi bu alanda rakiplerinden daha iyi bir performans gösterdi. Net faiz marjlarının daraldığı bir ortamda önemi daha da artan ücret ve komisyon gelirleri konusunda Yapı Kredi kendi kategorisinin en iyisi olmayı sürdürdü. Yapı Kredi’nin sektörlerinde lider olan leasing ve faktöring şirketlerinin yanı sıra, varlık yönetimi, sigorta, emeklilik ve yatırım bankacılığı alanında faaliyet gösteren iştirakleri de başarılı bir yılı geride bıraktı. Bankacılık sektörü için zorlu geçmesi beklenen 2012’de, Yapı Kredi açılacak 60 yeni şubesiyle yine sektör ortalamasının üzerinde bir büyüme hedefliyor.



TURİZM VE PERAKENDECİLİK

Ev geliştirme perakendeciliği pazarında liderliğini pekiştiren Koçtaş 2011 yılında toplam mağaza sayısını 30’dan 36’ya, toplam satış alanını ise 165 bin metrekareden 200 bin metrekareye çıkarttı. Koçtaş bu yıl beş yeni mağaza ile 41 mağazaya ulaşmayı planlıyor.

Geçtiğimiz yıl görkemli bir törenle açılan Divan Elmadağ Oteli’ni bünyesinde barındıran Divan Grubu, bu yıl yurtdışındaki ilk otelini Erbil’de açacak. Şirket ayrıca alınacak izinleri takiben Divan Talya ve Kuruçeşme’nin yeniden inşasına başlamayı hedefliyor.

Setur, 2011 yılında büyümesine devam ederek, yetkili acenta sayısını 32’ye, online acenta sayısını 200’e çıkarttı. Antalya limanında Duty-Free, Kuzey Irak’ta Erbil’de Duty-Free ve turizm acentası açtı. Skal-Skalite ödüllerinde Out-Going acentası, Duty-Free ve satış şirketi ve yerel rezervasyon sistemi dallarında en iyi acenta ödülü’nü almaya hak kazandı.

Setur Marinaları’na 2011 yılı içerisinde Kaş Marina ilave edildi. 2012 yılında marinalar zincirini daha da büyütmek için yurt içi ve yurt dışı fırsatlar yakından takip ediliyor.

SAVUNMA SANAYİ, DİĞER OTOMOTİV VE BİLGİ GRUBU

Sektöründeki yenilikleri dünya ile aynı anda takip eden KoçSistem üç sene önce başladığı bulut bilişim yatırımlarına devam ediyor. Yurt dışındaki “pixage” projeleri sürerken, ülkemizde ise Galatasaray Türk Telekom Arena ve Fenerbahçe Ülker Sports Arena’nın teknoloji altyapılarını KoçSistem kurdu.



Koç Topluluğu 25. Üst Düzey Yönetici Toplantısı’nın en çok akıllarda kalan anlarından biri de Topluluk çalışanlarından İlkay Varol’un yazıp bestelediği “Düşünülmeyeni Düşün Türkiye İçin” adlı rap şarkısıyla yapılan coşkulu açılıştı. İşte melodisi kadar sözleriyle dikkat çeken bu özel şarkı:

Düşünülmeyeni Düşün Türkiye İçin

Düşünülmeyeni düşün,

Görülmeyeni gör.

Duyulmayanı duy,

Bilinmeyeni bil!

Düşünülmeyeni düşün,

Görülmeyeni gör.

Duyulmayanı duy,

Geleceği bil!

Düşünülmeyeni düşünmek görülmeyeni görmek, duyulmayanı duymak ve bilinmeyeni bilmek, hayatın şifresidir zihindeki ilmek, hayatın kendisidir acımadan silmek!

Görülmeyeni gören göz müdür yoksa zihin mi?

Bilinmeyeni bilen, olağanın dışında biri mi?

Duyulmayanı duymak ve düşünülmeyeni düşünmek sadece Tanrıya ve elçilerine özel mi?

Rekabetin içindeyiz değerli her saniyen, biz büyük bir aileyiz güç katar düşüncen, düşünülmeyeni düşündün görülmeyeni gördüysen, korkma! Sıfır endişen.

Görülmeyeni görenleri yazdı tarih çok.

Duyulmayanı duyanlarla doldu dünya en çok, unutmadık vefalıyız boynumuzda büyük borç, iki devin peşindeyiz, Atatürk, Vehbi Koç!

Koç dediğin ayrıcalıklı gemi, gider son sürat!

Düşünülmeyeni düşünmek gerçekten bir sanat.

Kim bilir, belki senin fikrin olur kol kanat, kim bilir, belki senin farkın olur Koç’ta fark her gün artan rekabet, yıldırmasın inat et.

Birer birer aş engelleri sen bir Koç’sun nihayet.

Farka bürün farkı izlet, farkımız net!

Farklı düşün, farklı hisset, fark yaratmaya devam et!

Düşündükçe çalıştık, çalıştıkça açıldık, açıldıkça ülkemizden çok parmak ısırttık.

Farkımızla geldik biz dünümüzden bu güne, düş peşine döndür yönü büyük dünya ligine farklı düşün farklı ol, benzer olma kendin ol, bırak kalsın kalan geri sen daima örnek ol, iyi günde kötü günde büyüdük biz seninle.

Koç yanında yolun açık, ilerle Türkiye!

Söz/Müzik – İlkay Varol (Dj & Mc & Beatmaker İlkay g.i.k.)

BULUNDUĞUMUZ NOKTAYA ULAŞMAMIZA KATKIDA BULUNAN YÖNETİCİLERİMİZE TEŞEKKÜRLERİMİZLE...

45 YIL


İnan Kıraç

Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi

Gerçekleştirilen törenle Koç Topluluğu’nda 20, 25, 30, 35 ve 45. yılını dolduran Topluluk yöneticileri ödül aldılar. Bu yöneticilerden ilki Koç Topluluğu’na uzun yıllar hizmet veren ve bu yıl dolu dolu bir 45 yılı geride bırakan Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi İnan Kıraç’tı.

Ödülünü Mustafa V. Koç’un elinden alan İnan Kıraç hakkında, Mustafa V. Koç, “Vefanın gerçek anlamını öğrenmek için İnan Bey’i tanımak gerek” dedi. İnan Kıraç’ın vizyoner kişiliği ve yenilikçi düşünceleriyle Koç Toplululuğu’nun bugünlere gelmesine büyük katkıda bulunduğunu belirten Koç, üniversite eğitiminin ardından Topluluğa intibak etmesinde İnan Kıraç’ın büyük emeği olduğunu söyledi. Kıraç’ın üstün yöneticilik ve liderlik vasıfları ile iş dünyasında önemli başarılara imza attığını ve otomotiv dünyasının duayenlerinden biri haline geldiğini anlatan Mustafa V. Koç sözlerini şöyle sürdürdü: “45 yıldır bu ülkeye ve Topluluğumuza hizmet etti ve hizmet etmeye devam ediyor. Eğitime katkıları ve Türk-Fransız ilişkilerinde üstlendiği önemli rol nedeniyle Fransa’nın en büyük nişanı olan Legion D’Honneur’e layık görülmüştür. Ayrıca Galatasaray’a, sanata ve tabiata olan sevgisi de hepimizin malumudur. İnan eniştemize, ailemize, Topluluğumuza ve Türkiye’ye olan katkılarından dolayı şükranlarımı sunuyor, sağlık ve başarılarının devamını diliyorum. İyi ki varsınız İnan Bey...”

35 YIL

Turgay Durak

Koç Holding CEO - Yönetim Kurulu Üyesi

Koç Topluluğu’na 35 yıl boyunca hizmet veren Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO Turgay Durak, RMK Marine Genel Müdürü Ufuk Güçlü ve Koç Holding Emekli ve Yardım Sandığı Genel Müdürü Ahmet Türkoğlu ödüllerini Mustafa V. Koç’un elinden aldılar.

DOLU DOLU 35 YIL

Mustafa V. Koç ödülünü verdiği Turgay Durak için “Tevazuyu ve idareciliği demokratik bir anlayışla harmanlayabilen nadir insanlardan biri” derken kendisinin başarılarla dolu kariyerinde işini severek yapan bir yönetici olduğuna dikkat çekti. Koç Topluluğu’na


35 yıl boyunca verdiği emek, çok yönlü liderliği, yenilikçi düşünceleri ve kattığı itibar için teşekkür eden Mustafa V. Koç, Durak’ı şu sözlerle anlattı: “Ford Otosan’a, Koç Holding’e gelmeden evvel çok genç yaşta intisap etmiş, farklı kademelerde çok ciddi katkıları olmuştur. Işık hızında okur, kavrar ve çok iyi analiz eder, ekibini geliştirmeyi çok önemser ve çalıştığı kuruma çok bağlıdır. Yeri geldiğinde duygusal ve yeri geldiğinde çok mantıklıdır. Pazarlık masasında karşısına en son oturulacak kişidir. Hafızası çok kuvvetlidir. Kendi başarıları kadar, arkasında birbirini seven, sürdürülebilir başarılar üreten bir ekip bırakmayı becerebilen liderlerdendir. Kendisine bundan sonraki hayatında başarılar diler ve candan tebrik ederim.”

Ahmet Türkoğlu

Koç Holding Emekli ve Yardım Sandığı Genel Müdürü



Ufuk Güçlü

RMK Marine Genel Müdürü

30 YIL

Koç Topluluğu’nda 30. hizmet yılını doldurarak ödül alan isimler Koçfinans Genel Müdürü Ahmet Kürşad Öçel, Arçelik Mali İşler Merkez İşletmeler Direktörü Ali Tayyar, Ram Dış Ticaret Genel Müdürü Halil Cem Gülçur, Ford Otomotiv Sanayi Yeni Projeler Genel Müdür Yardımcısı Şakir Taylan Avcı ve Arçelik-LG Klima Genel Müdürü Ahmet Sakızlı oldu.



Ahmet Kürşad Öçel

Koçfinans Genel Müdürü



Ali Tayyar

Arçelik Mali İşler Merkez İşletmeler Direktörü



Halil Cem Gülçur

Ram Dış Ticaret Genel Müdürü



Şakir Taylan Avcı

Ford Otomotiv Sanayi Yeni Projeler Genel Müdür Yardımcısı

25 YIL

25. Üst Düzey Yöneticiler Toplantısı’nın devamında, Koç Topluluğu’nda 25. ve 20. yılını geride bırakan çalışanlara ödülleri Koç Holding CEO’su Turgay Durak tarafından takdim edildi. Çeyrek asırdır Koç Topluluğu’nun birer üyesi olan çalışanlar ödüllerini alırken onurluydular.



Erhan H. Şen

Demir Export Mali ve İdari Genel Müdür Yardımcısı



Feridun Okan Çığır

Tat Konserve Ticari Pazarlama Direktörü



Gülsevin Yılmaz

Yapı Kredi Portföy Yönetimi Genel Müdür



Mustafa Coşkun Bulak

Yapı Kredi Bank Azerbaycan Genel Müdürü



Mustafa Halit Önalp

Koç Tüketici Finansmanı Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yard.



Okan Baş

TOFAŞ-Fiat İş Birimi Direktörü



Şirzat Subaşı

Arçelik Türkiye-Orda Doğu-Afrika ve Türki Cumhuriyetler Genel Müdür Yardımcısı

20 YIL

Yağız Eyüboğlu

Aygaz Genel Müdürü



Hakan Turan

Arçelik Tüketici Hizmetleri Direktörü



Fikret Coşar

Akpa Şirket Müdürü



Eşfak Tüzün

Koç Holding Stratejik Planlama Koordinatörü



Emin Bulak

Arçelik Üretim Teknolojileri Direktörü



Ömer M. Koç

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili



Cenk Çimen

Koç Holding Otomotiv Grubu Başkanı



Ali Kızılkaya

Aygaz Teknik ve Yatırımlar Genel Müdür Yrd.



İsmail Oğuz Toprakoğlu

Ford Otomotiv CFO



Memet İlkan Kamber

Türk Traktör Mali İşler Genel Müdür Yrd.



Ramazan Pulat Oktay

Aygaz Üretim Direktörü



20-23 K. MAHBUBANI

BATININ DEĞERLERİYLE YÜKSELEN DOĞU

Ekonomist Kishore Mahbubani, dünyanın merkezinin kaydığı Asya’yı en iyi tanıyan isimlerden biri olarak Koç Topluluğu Üst Düzey Yöneticiler Toplantısı’na ufuk açıcı bir sunumla katıldı. Mahbubani Asya’nın yükselişini, Çin-ABD ilişkilerini ve değişen ekonomik dengelerin Türkiye’ye yansımalarını Bizden Haberler Dergisine anlattı.

Koç Topluluğu Üst Düzey Yöneticiler Toplantısı’nın konuk konuşmacılarından biri 2008 yılında yayımlanan The New Asian Hemisphere: The Irresistable Shift of Global Power to the East (Yeni Asya Yarıküresi: Global Gücün Doğuya Karşı Konulmaz Kayışı) adlı kitabıyla büyük yankı uyandıran Kishore Mahbubani idi. Halen Singapur Ulusal Üniversitesi Lee Kuan Yew Kamu Politikaları Okulu’nda Dekan ve Kamu Politikaları Uygulamaları Profesörü olan Mahbubani Koç Topluluğu Üst Düzey Yöneticiler Toplantısı’nda da oldukça ilgi çekici bir konuşma yaptı. Konuşmasına başlarken iki önemli konuya vurgu yapacağını belirtti Mahbubani. Bunlardan ilki Batı egemenliğinin sonu, ikincisi ise Asya’nın geri dönüşüydü.

Asya’nın yükselişine ilişkin tartışmaların giderek arttığı bir dönemde neden Asya’nın ‘yükselişi’ ifadesini değil de ‘geri dönüşü’ ifadesini kullandığını şöyle açıklıyor Mahbubani: “Çünkü bundan sadece 200 yıl öncesine kadar Çin dünyanın en büyük ekonomisi, Hindistan ise ikincisiydi. Sanayi Devrimi ile Batı dünyası neyi deneyimlediyse bugün Asya’nın yaşadığı da odur.” Ancak bu noktada asıl önemli olanın tüm bunların neden şimdi olduğu sorusuna verilecek cevap olduğunu belirten Kishore Mahbubani bu sorunun yanıtını da kendi veriyor: “Çünkü Batı’nın hikmetinin temelini oluşturan yedi sütunu Asyalılar şimdi anladı.”

SERBEST PİYASA EKONOmiSİNE GEÇİŞ

Ünlü ekonomist Batı dünyasının bugüne kadar uyguladığı ancak Asya’nın yeni yeni hayata geçirdiği temel ilkelerden ilkinin serbest piyasa ekonomisi olduğunu söylüyor. Mahbubani’ye göre 1949’dan 1979’a kadar devletçi ve kapalı ekonomiyle yönetilen Çin’de 1980’den sonra hayata geçirilen reformlarla ekonominin dışa açılmasının yarattığı dönüşümü vurgularken “Daha çok çalışmak için hiçbir nedenleri olmayan insanlar bugün 7 gün 24 saat çalışan, dünyanın en çalışkan insanları haline geldi ve caddelerinde araba görmenin bile zor olduğu şehirler devasa gökdelenlerin ardına dizildiği metropollere dönüştü” diyor. Bu denli keskin bir dönüşüm yaşamamış olsa da Hindistan’ın da 1991’de yaşadığı ekonomik krizin ardından açık ekonomiye geçtiğini ve asıl yükselişinin bu dönemde başladığını ifade ediyor Mahbubani. Ancak Mahbubani’nin tam bu noktada altını çizdiği dikkat çekici bir husus daha var: “Asya serbest piyasa ekonomisine Batı’dan daha çok inanır hale geldi. Eğer bu trend böyle sürer, bugüne kadar serbest ticaretin en büyük savunucusu olan ABD serbest piyasa ekonomisinden uzaklaşır ve Asya ülkeleri birbiriyle çok daha etkileşim halinde iş yapmaya başlarsa o zaman gücün tamamen Doğu’ya kaydığına tanık olacağız.”

Kishore Mahbubani yükselişin temelinde yer alan ikinci sütunun bilim ve teknoloji olduğunu söylüyor. “Batı’nın 19. yüzyılda dünyaya hakim olmasının nedeni neydi?” diye soruyor Mahbubani ve yanıtlıyor: “Elbette bilim ve teknolojideki üstünlüğü.” Portekiz gibi 4 milyon nüfuslu küçücük bir ülkenin Güney Amerika’da koloniler kurabilmesinin ve hatta Çin ve Hindistan’a kadar uzanabilmiş olmasının altında yatan tek gücün bilim ve teknolojideki hakimiyeti olduğunun altını çizen Kishore Mahbubani bugün aynı gücün Asya’ya kaydığını belirtiyor. 2008 yılında Doğu Asya’nın yaptığı Ar-Ge harcamalarının ilk kez ABD ve Avrupa’nın Ar-Ge harcamalarını aştığını belirten Mahbubani bu harcamaların insanların yaşam standartlarını yükselttiğine dikkat çekiyor. Mahbubani bilim ve teknolojideki üstünlüğün önümüzdeki dönemde Asya ülkelerinde olacağına yönelik bir diğer önemli göstergenin ABD’deki uluslararası bilim ve matematik okullarında yüksek lisans ve doktora yapan öğrenciler arasında Asyalıların oranı olduğunu söylüyor. “Asyalılar sadece bugünkü nesillere değil, gelecek nesillere de yatırım yapıyor” diyor Kishore Mahbubani.


Yüklə 323,41 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin