Peki dünya çapında yarışmalara katılmayı düşündünüz mü?
Sponsor bulursam hedefim dünya çapında yarışmalara kuş göndermek. 10 kuş için ortalama 500 Euro gibi bir bedel ödemem gerekiyor.
Aynı zamanda iş yaşamınıza devam ediyorsunuz. Hem işiniz hem hobiniz bir arada nasıl yürüyor?
Haftanın üç günü sabahları normal saatimden yarım saat önce evden çıkıp ilk olarak kuşları kontrol ediyorum. Sonrasında işime gidiyorum. Akşam iş dönüşünde de yine yem ve su kontrollerini yapıyorum. Kuşlara en çok yavru zamanı olan nisan ve mayıs aylarında sabah-akşam mama vermek gerekiyor. O dönem en hareketli, en can alıcı dönemimiz. Sonrasında rahatız. Kuşların verdiği dinlenme ve motivasyon bana öyle yansıyor ki işimde ve yarışmalarda başarıya ulaşabiliyorum.
Ailenizin bu hobinize yaklaşımı nasıl?
Özellikle sekiz yaşındaki kızım Irmak en büyük destekçim ve yardımcım. Yarışmalara usanmadan gelir. Yavru zamanı kuşların bakımına hep destek olur. Kuzenim Habibe maddi manevi hep yanımdadır. Annem ve babam ilk başlarda sorun etseler de ben mutlu olunca bir şey diyemediler. Herkesin önyargıları değişti, şimdi kuşlara benden çok meraklılar.
Sizin teşviğinizle bu ilginizi hobi edinen yakınlarınız oldu mu?
Evet oldu. İzmitli arkadaşım Mustafa, Yalova’daki kuzenim Kemal, Divan City’deki pastacımız Veysel, teknik birimden Davut bey… Şu an yeni başladıkları için küçük bir hobi gibi görünse de ileride benim gibi olacaklarını düşünüyorum.
Sizce hobiler insana nasıl katkılar sağlıyor? Gündelik yaşamını nasıl farklılaştırıyor?
Bir kere sorumluluk duygusu güçleniyor. Kötü alışkanlıklara ayıracak zamanınız olmuyor. Zamanınız boş geçmiyor. Özellikle bir canlıyı çoğaltmak, ona katkı sağlamak, sonunda ben başardım demek çok güzel. Gündelik yaşamda etrafınıza gülücükler saçmanıza, gününüzün iyi geçmesine yardımcı oluyor. Bunun yanında daha planlı yaşamak zorunda olduğunuz için daha düzenli bir hayatınız oluyor.
Bu konuya ilgi duyanlara nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Amatörce ya da profesyonelce olsun, ama mutlaka böyle bir uğraşınız olsun. Kuşlardan bugüne kadar kime zarar gelmiş? Ama bir kuşun size babacım demesi, bir diğerinin verdiğiniz yemi yerken size minnetle dolu bakışları, yavruların rengarenk gelişimlerine şahit olmak inanın çok hoş. Unutmayın, hayvan sevgisi olmayanda insan sevgisi olmazmış.
Kuşlar beni motive ediyor. Bu sayede başarılı oluyorum.
40-43-TOPLUMSAL SORUMLULUK-ÜLKEM İÇİN
ÜLKEM İÇİN GÖNÜLLÜLERİNE TEŞEKKÜRLER
Düzenli kan bağışçılığı alışkanlığını yaymak amacıyla gerçekleştirilen “Ülkem İçin Kan Veriyorum” kampanyası, Koç Topluluğu şirketleri, çalışanları ve bayilerinin desteğiyle 240 bini aşkın hayat için umut, Türkiye için ise örnek oldu.
31 Mayıs 2006’da sorumlu vatandaşlık kültürünü yaygınlaştırmak için başlatılan, ülkemizin ihtiyaçlarına odaklanılmasına imkan veren örnek bir sosyal sorumluluk projesi olan “Ülkem İçin” projesi 2010-2011 yılında benzeri görülmemiş bir başarıya imza attı. “Ülkem İçin Kan Veriyorum” sloganıyla yola çıkılan 2010-2011 yılı uygulamasında Türk Kızılayı ile birlikte kan bağışının önemi konusunda toplumda farkındalık yaratılması ve kan bağışçılığında sürdürülebilirliğin sağlanması amaçlandı. Kampanya kapsamında 30 Mayıs 2010 ile 30 Ocak 2012 tarihleri arasında 103 bin 733 kişide farkındalık yaratıldı. Toplumsal sorunlara karşı daha katılımcı bir tutum geliştirmeyi hedefleyen bir proje için son derece önemli bir başarı olan bu oran, kampanya kapsamında bağışlanan kan miktarının 83 bin 579 üniteyi bulmasıyla daha da hayati bir değer kazandı.
Türk Kızılayı’na bir kurum tarafından sağlanan en yüksek kan bağışını gerçekleştiren ve ulaştığı kitlenin büyüklüğüyle kan bağışı konusunda toplumsal bilinçlenmeye büyük katkıları bulunan Ülkem İçin Kan Veriyorum kampanyasının bu başarısında Koç Topluluğu çalışanları ve bayilerinin gönülden destekleri son derece önemli bir yer tutuyor. Bu başarıda payı olan ve uyguladıkları kampanyalarla fark yaratan Ülkem İçin Elçileri bayilere ve şirketlere, Koç Topluluğu Üst Düzey Yöneticiler Toplantısı’nda takdim edilen ödüllerle teşekkür edildi.
“Ülkem İçin Kan Veriyorum” kampanyasında bu sene gösterdikleri içten çaba ve gönüllülük ile Tokat, Hatay, Mersin, Ağrı, Karaman, Batman, Adıyaman, Giresun, Osmaniye ve Çankırı illeri, il hedeflerine göre yüzde 100’ün üzerinde kan bağışı sağlayarak “İl Hedefini Aşanlar” oldu. Mersin’de Kızılay’a mobil araç ihtiyacı için minibüs bağışlayan Fiat Bayi Boranlar Otomotiv sahibi Seyit Serdar Akyurt ve İstanbul Gaziosmanpaşa’da Sağlık Ocağı yaptıran Arçelik Bayi Halil Dönmez tanıtım ve protokol ile uygulamayı zenginleştirdi. İstanbul, Hatay, İzmir, Samsun, Tokat, Mersin, Kocaeli, Zonguldak ve Manisa illeri ise onlarca kan bağışı kampanyasına imza atarak farkındalık yarattı.
ŞİRKETLER KATKI İÇİN YARIŞTI
Şirket uygulamasında ödüllendirme, şirketlerin ölçeğine göre değerlendirildiği iki ayrı kategoride yapıldı. Birincilik ödülü her iki kategoride sağlanan kan bağışı rakamının toplam şirket çalışan sayısına oranı ile belirlendi. Değerlendirme, tek lokasyonda 2500’ün altında çalışan sayısı ile faaliyet gösteren şirketler ve 2500’ün üzerinde çalışan sayısı ve birden fazla lokasyonda faaliyet gösteren şirketler arasında yapıldı. Buna göre ilk kategoride birincilik kazanan Koç Topluluğu şirketi Setair, ikinci kategoride birincilik kazanan şirket ise Koçtaş oldu. Toplam 44 çalışanı bulunan Setair bünyesinde 188 ünite kan bağışı gerçekleştirerek yüzde 268 oranında kan bağışı sağlandı. 2969 çalışanı olan Koçtaş’ta ise 1229 ünite kan bağışı ile yüzde 41 oranında başarı sağlandı ve kampanyalar 29 farklı lokasyonda gerçekleştirildi.
“Ülkem İçin Kan Veriyorum” kampanyasında bir kurum tarafından sağlanan en yüksek bağış oranıyla Türkiye çapında büyük bir başarı elde edildi.
TOPLUMUN HER KESİMİNDEN DESTEK
Yaratılan değer 2010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da toplumun her kesiminden takdir görmeye devam etti. Aralarında Maliye Bakanı Mehmet Şimşek gibi siyaset dünyasının önemli isimlerinin de bulunduğu pek çok kişi kan bağışlayarak kampanyaya destek verdi. Bu denli geniş bir kitleye ulaşma başarısı nedeniyle de pek çok ödüle layık görülen “Ülkem İçin Kan Veriyorum” kampanyası Türkiye Halkla İlişkiler Derneği (TÜHİD) tarafından Sosyal Sorumluluk-Sağlık kategorisinde Altın Pusula Ödülü’ne layık görüldü. Ayrıca, Özel Sektör Gönüllüleri Derneği’nin (ÖSGD) en yaratıcı proje fikri olarak ilk yılında ödüllendirdiği proje, yıllar içinde gelişerek dönüştüğü gönüllülük programı ile 2011 yılında da ÖSGD tarafından “En Başarılı Gönüllülük Programı” ödülüne layık görüldü.
İL UYGULAMASI BİRİNCİLİK ÖDÜLÜ ADANA’YA
Ülkem İçin Elçileri yakalanan başarıda büyük pay sahibi oldular.
Ülkem İçin Projesi 2011 yılı uygulaması için il birincisini belirlemek amacıyla dört kriter belirlenmişti. Kızılay tarafından hedeflenen il bazında yıllık hedefin tutturulması, gerçekleştirilen kan bağışı kampanyası sayısı, uygulamanın il içinde tanıtımı ve yerel protokolün uygulamaya dahil edilmesi gibi kriterlerin tamamını başarıyla sağlayan il Adana oldu. Adana Arçelik ve Ford Bayii Ali Gizer ve Tofaş Bayii Faruk Mıçı önderliğinde, Adana’da 2011 yılında toplam 8 bin 366 ünite kan bağışı sağlandı.
KOÇ TOPLULUĞU SOSYAL SORUMLULUKTA ÖNCÜ
Adana’daki Ülkem İçin Elçileri Ali Gizer ve Faruk Mıçı kampanyaya ilişkin düşüncelerini, illerinde uyguladıkları kampanyaları ve bu kampanyaların çevrelerinde yarattığı etkileri Bizden Haberler Dergisi ile paylaştılar.
Şu ana kadar Koç Topluluğu’nun hangi sosyal sorumluluk projelerinde yer aldınız?
Ali Gizer: Projedeki beşinci yılımız. İlkinde yine çok güzel bir projeye el attık ve “Eğer anne babalarına bir şey olursa bu çocukların hali ne olur” düşüncesi ile bir engelli okuluna kalıcı olabilecek yatakhaneler, kütüphaneler yaptırdık. Çok güzel ve isabetli bir projeydi. İkinci projemizde bir köy okulunu tanzim ettik. Tek sınıflı bir okuldu, biz iki sınıf ilave ettik ve modern bir hale getirdik. Üçüncü projemizde TEMA Vakfı ile ağaç diktik. 2009’da da çocuklara çevre eğitimi verdik. Kan bağışı ile ilgili 2010 ve 2011’de kanın insandan başka kaynağı olmadığını anlatıp, kan bağışçılarını sürekli kan vermeye ikna ettik ve burada da çok başarılı olduk. Bu yıl Kızılay ile birlikte üniversite öğrencileriyle çalıştık. Üniversiteli arkadaşlarımız hafta sonları alışveriş merkezlerinde ve diğer kalabalık alanlarda insanları kan vermeye davet ettiler. Bu, bizim için çok güzel bir projeydi. Ben aynı zamanda Adana Ticaret Odası Başkanıyım. Bu avantajdan da faydalanarak Ticaret Odası, Sanayi Odası, Borsa ve Organize Sanayi Bölgesi’ndeki tüm arkadaşları organize ettim ve bu şekilde kan bağışını temin ettik.
Faruk Mıçı : “Ülkem İçin Kan Veriyorum” kampanyası benim yer aldığım ilk projeydi. 80’i aşkın çalışanımız var. Onlar ve aileleri sayesinde ve tabii ki Ali Bey’in Ticaret Odası Başkanı olmasından dolayı geniş bir çevreye ulaşabildik. Bu bizi çok mutlu etti.
Koç Topluluğu’nun sosyal sorumluluk yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ali Gizer: Koç Topluluğu sosyal sorumluluk projelerinde Türkiye’de her zaman öncü ama Ülkem İçin projesi çok daha özel bir proje. Zaten Koç Topluluğu her şekilde sosyal sorumluluğun bilinci ile hareket etmiş bir kurumdur. Biz de bu Topluluğun üyesi olmaktan dolayı gururluyuz. Topluluğun bu ülkeye verdiği katkılar anlatmakla bitmez. Ülkem İçin projesi bizlerin ve Koç Topluluğu’nun diğer üyelerinin de katkılarıyla hakikaten ülkeye sosyal sorumluluk duygusunu, bilincini aşıladığı için çok büyük önem taşıyor. Şimdiye kadar yaptığımız projeler de Türkiye çapında ses getirmişti. Bundan sonra da çok daha iyi projelere imza atacağımızı tahmin ediyoruz.
Faruk Mıçı: Bugüne dek düzenlenen kampanyaların kesinlikle çok başarılı olduğunu düşünüyorum. İleriki senelerde umuyoruz ki daha da iyi olacak. Ali Bey ile bu projelerin daha başarılı hale gelmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Tabii ki Koç Holding de kendi üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor.
Kampanyanın toplumu bilinçlendirdiğini düşünüyor musunuz?
Ali Gizer: Türk insanı zaten çok duyarlı. Önemli olan bu duyarlılığı işleyebilmekti ve biz bunu yaptık. Biz insanlara “bir hayat kurtarır mısın, senin de kan vererek hayat kurtarma şansın var” dedik ve bu bilinci aşıladık. Her şeyden önemlisi üç ayda bir düzenli olarak kan vermenin insan sağlığı için ne kadar faydalı olduğunu anlattık. Önemli olan o insanlara ulaşma şansını yakalayabilmekti. Yaylalara, deniz kenarlarına gittik, çalışanlara ulaştık. Eğer projeniz gerçekten iyiyse insanlara ulaşmayı başardığınız andan itibaren çok olumlu sonuçlar alıyorsunuz.
Faruk Mıçı: Evet, bu kampanya kesinlikle bilinçlendirme konusunda çok etkili oldu. Çalışanlar da, çevredeki insanlar da kan bağışına çok sıcak baktı. Bir de Koç Topluluğu gibi bir Topluluk buna ön ayak olunca bu bilinçlenme daha da artıyor tabii. Çevremizdeki insanlarda kan bağışına yönelik bir duyarlılık başladı. Tabii işin doğrusu şu, bir insanın sağlıklı olabilmesi için zaten senede bir kez kan vermesi lazım. Kendi sağlığı açısından da bu çok önemli.
Kişisel olarak nasıl bir deneyim yaşadınız?
Ali Gizer: Bundan daha büyük bir keyif olur mu? Hem toplumu bilinçlendiriyorsunuz, hem topluma kan verme alışkanlığını yayıyorsunuz, hem de toplumun duygularını açığa vurmasını sağlıyorsunuz. Burada bizim keyif almamamız mümkün değil.
“ÜLKEM İÇİN” 2011 UYGULAMASINA KATILAN ŞİRKETLERİMİZ
AES Entek/Eltek
|
Callus
|
Koç Bilgi ve Savunma Tekn.
|
Koçtaş
|
Setair
|
Akpa
|
Demir Export
|
Mogaz
|
Setur
|
Arçelik
|
Ditaş
|
Koç Emeklilik Vakfı
|
Opet
|
Setur Marinalar
|
Arçelik LG
|
Divan
|
Koç Finans
|
Otokar
|
Tanı
|
Ark İnşaat
|
Düzey
|
Koç Holding/VKV
|
Otokoç Otomotiv
|
Tat Konserve
|
Aygaz
|
Ford
|
Koç Lisesi
|
Ram Dış Ticaret
|
THY Opet
|
Aygaz Doğalgaz
|
Harranova
|
Koç Sistem
|
Ram Sigorta
|
Tofaş/Koç Fiat
|
Bilkom
|
Katron
|
Koç Üniversitesi
|
RMK Marine
|
Tüpraş
|
2011 YILI ÜLKEM İÇİN ELÇİLERİMİZ
Adana
|
Arçelik ve Ford bayii
|
Ali Gizer
|
Tofaş bayii
|
Gökhan Mıçı
|
Adıyaman
|
Arçelik bayii
|
Nuri Çelik
|
Afyon
|
Arçelik bayii
|
Mehmet İşbilir
|
Ağrı
|
Arçelik bayii
|
Yılmaz Sağın
|
Aksaray
|
Beko bayii
|
Bekir Kulak
|
Amasya
|
Arçelik bayii
|
Murat Emin Özkök
|
Ankara
|
Arçelik bayiileri
|
Mehmet Aktaş,Kamuran Kutlucan, Emin Koç,Cenk Konanç
|
Antalya
|
Arçelik bayiileri
|
Ömer Sami Topay, Hürol Şenbay
|
Beko bayiileri
|
Mustafa İskender, Adnan Sevim
|
Ardahan
|
Opet Bayii
|
Akın Fırıncı
|
Artvin
|
Ford bayii
|
Yüksel Karakurt
|
Aydın
|
Tofaş bayii
|
Selami Özpoyraz
|
Balıkesir
|
Beko bayii
|
İbrahim Kantarcı
|
Bartın
|
Opet Bayii
|
Mustafa Çiftçi
|
Batman
|
Arçelik bayii
|
İhsan Borak
|
Bayburt
|
Aygaz bayii
|
Muharrem Çarpadan
|
Bilecik
|
Arçelik bayii
|
Ali Pamukçu
|
Bingöl
|
Arçelik bayii
|
Tuncer Çılgasit
|
Bitlis
|
Beko bayii
|
Fehmi Kaleli
|
Bolu
|
Beko bayi
|
Yahya Günay
|
Burdur
|
Aygaz Bayii
|
Hasan Ali Daldal
|
Bursa
|
Arçelik bayiileri
|
Cenk Bilecikli, Hakkı Özay,
Cem Yüksel, Mert Meriç
|
Çanakkale
|
Tofaş bayii
|
Can Mildon
|
Çankırı
|
Arçelik bayi
|
İsmail Sarıkaya
|
Çorum
|
Arçelik bayii
|
Mustafa İstanbulluoğlu
|
Denizli
|
Opet bayii
|
Sadık Uzunoğlu
|
Diyarbakır
|
Arçelik bayii
|
Sıddık Kurul
|
Düzce
|
Arçelik bayii
|
Erben Çakman
|
Edirne
|
Beko bayii
|
Recai Aran
|
Elazığ
|
Tofaş bayii
|
Mehmet Metin
|
Erzincan
|
Beko bayi
|
Murat Yurt
|
Erzurum
|
Ford bayii
|
Muammer Cindilli
|
Tofaş bayii
|
Engin Çimen
|
Eskişehir
|
Arçelik bayi
|
Mustafa Özgül
|
Gaziantep
|
Tofaş bayii
|
Ali Topçuoğlu
|
Ford bayii
|
Erol Doğaner
|
Giresun
|
Beko bayii
|
Sertaç Güneş
|
Gümüşhane
|
Beko bayii
|
Muharrem Bozkır
|
Hakkari
|
Arçelik bayii
|
Ali Şen
|
Hatay
|
Ford bayii
|
Osman Ovalı
|
Iğdır
|
Arçelik bayii
|
Cafer Yeşil
|
Isparta
|
Arçelik bayii
|
Mümtaz Armağan
|
İçel-Mersin
|
Arçelik bayii
|
İbrahim Kiper
|
İstanbul
|
Ford bayii
|
Uğur Yalçınkaya, Mehmet Ali Ceceli
|
Beko bayii
|
Mithat Ümitli, Hüseyin Gencer, Erhan Sedar, İlker Denizli, İrfan Uysal, Hasan Öztürk, Mehmet Keleş, Altan Özkan, Yusuf Karataş, Yakup Aslan, Taşkın Erdoğan, Özkan Şendir, Doruk Bulut
|
Dostları ilə paylaş: |