ÖNSÖZ 2
GİRÎŞ 2
ÖNSÖZ 2
1 — İmam Mâturidi'nin Hayati Ve Yaptıkları: 2
Kültürü : 3
4 — İmam Eb'ul-Ley«-El-Buhârt 5
Eserleri: 5
2 — Mâturîdî-Eş'arf. 5
Eş'arî'nin Mâturîdî'den Fazla Tutulması : 5
Mâturîdî Ve Es'arî'nin Metod Ve Mezhep Usûlünde İttifakı. 7
4 — BİBLİYOGRAFYA 28
A) Elyazı, Kaynaklar : 28
B) Arapça Matbu Kaynaklar: 28
C} Avrupa Kaynakları : 30
5 — Metin'în İncelenmesi 30
KÎTÂB'UT - TEVHİD. 31
Taklid'in İptali Ve Din'in Delil İle Bilinmesinin Vacip Olması: 31
İşitme Ve Akıl Dinî Bilmenin İki Temel Esasıdır : 31
Însanı İlme Ulaştıran Yollar, Görmek, Haberler Ve «El-Îyan» Yani Duyu Organları Vasıtasiyle Bilinen Mevcudattır : 33
Mevcudatın Hadis Olduğuna Delil : 36
Mes’ele (Alemin Muhdisi Birdir) 39
Âlemin Muhakkak Bir Mumis'i Bulunduğuna Delil : 41
Mes'ele (Şahidin, Yani Görüienin Gaibe, Yani Görülmiyene Delâlet Etmesi) 43
(Âlemin Kadim Olduğunu İddia Edenlerin Sözleri) 46
Mes'ele (Cisim Lâfzıni Allah'a Itlak Etmek Caiz Değildir) 50
Mes'ele (Allah'a «Şey'» Lâfzının Itlak Edilmesi Caizdir) 51
Mes'ele (Allah-U Teâlâ'nm Sıfatı Hakkında) 53
Mes'ele (Kâbi'nin1 Zatî Ve Fiili Sıfatlar Hakkındaki Görüşleri Ve Bu Görüşlerin Reddedilmesi.) 57
Mes'ele (Kâ'bî'nin Allah'ın Fiilleri İhtiyarîdir, Demesinin Tartışılması) 62
Mes'ele (Allah Azze Ve Celle'nin İsimleri Hakkında) 65
Mes'ele (Arşın Açıklanması) 66
Mes'eles (Ku'yetuBah : Alüah'ı Görmek) 72
Mes'ele (Mu'tezîleye Göre «Yok Olansın Bir «Şey» Olması Ve Ona Verilen Cevap) 76
Mes'ele (Allah'ı Vasfetmek Ve O'na İsim Vermek Benzemeyi İcap Ettirmez) 80
Rahman Ve Kahmı Olan Allah Adıyla 82
(İnsanların, Allah'ın, Mahlûkatı, Niçin Yarattı? Sorusunu Sorana Verilen Cevap Hakkındaki İhtilâfı) 82
Tevhid Hakkında Mesele (Kim Ki, Nefsini Bilirse Rabb’ni Bilir) 85
Mes'ele (Allah «Şey»Dir, Demenin Mânası) 86
Mes'ele (Allah'ın İsimleri Hakkında) 87
(Zararlı Varlıkların Yaratılmasındaki Hikmet) 88
Âlem Hakkında Fırkaların İhtilâfı 89
ÖNSÖZ
Bütün hamd ü sena bizi yoktan vareden, varlığından haberdar eden, sevdiklerini sevdiren, yerdiklerini yerdiren ve bizi doğru yolda olanlardan eyleyip, Hahib-i Kibriyisına ümmet kılan YÜCE ALLAH'a mahsustur.
Salât-ı selâm âlemlere rahmet olarak gönderden iki cihan güneşi Peygamberimiz Efendimiz, MUHAMMED MUSTAFA (s.a.v.)'e, âline ve ashabına olsun.
Bugün olduğu gibi gedmiş zamanlarda da, İslâm'ın temel inançlarına, itikadı meselelerine dil uzatıp, tahrif ederek müslümanlan gerçek itikat sisteminden uzaklaştırmaya matuf çalışmaları durdurmak, müs-lünıanları ortaya atılan çarpık ve zehirli fikriyattan korumak için çalışmalarda bulunan bir cemaat ortaya çıkmıştır ki, ona ehl-i sünnet ismi verilmiştir. İtikatta mezhebimizin imamı EBU MANSUR MUHAMMED BÎN-Î MAHMUD EL-MÂTÜRÎDÎ de o cemaatin mümtaz şahsiyetlerinden biridir.
Bu eşsiz îmam ALLAH'a ortak koşan müşriklere, CENAB-I HAK.-Iu inkâr eden mülhitlere, islâm itikadının dışına çıkan sapıklara cevap vermek ve ortaya attıkları bâtıl düşünce ve inançlarını çürütmek için, «Kitâbü't - Tevhîd» ismindeki eserini yazmıştır.
Zaman zaman lalamın temel prensiplerine, itikadı meselelerine insanlar tarafından yani gayri îslâmî inanç ve fikriyata saplanmış olan kimseler tarafından dil uzatılan ve İslâm'ın kudsî prensiplerini tahrif etmeye yönelik azami çalışmalarda bulunulan bu devirde itikatta mezhebimizin imamı olan Allâme Ebu Mansur Mâtürîdi'nin bu eserini Türk-çeye tercüme edip müslümanlann istifadesine arz etmeye çalıştık. Bu çalışmalarımızda bizi başarıya ulaştıran CENAB-I ALLAH'a hamd u senalar ederim.1
GİRÎŞ
Rahmân ve Rahim olan Allah adıyla
îmam Mâturîdî ve Mâturîdîyye mezhebi ile ilgilenip ihtimam göstermem bende, 1961-1964 yılları arasında Kembric Universitesi'nde doktora tezimi hazırlarken başladı. Bu sebebledir ki, bana Profesör A.J. Arbiri, Maveraü'n-Nehir ülkelerinde Fahreddin Er-Râzî ile Mâturidiler arasında geçen münazarayı okuyup incelememi Önerdi.
îyi bahtımdan olacak ki, îmam Mâturîdî'nin dünyada bir tane olan, elyazı, «Kitab-üt-Tevhid» ismindeki eserini Kembriç Üniversitesi kütüphanesinde buldum. Doktora tezimi henüz bitirmemiştim ki, Kitabü't-Tev-hîd nam eseri incelemek için düşünmeğe başladım, ve 1964 yılının ilk yarısında Kembriç üniversitesi kütüphanesinin endersun salonunda bilfiil incelemeye başladım.
Doktoramı yaptıktan sonra İngiltere'de ikametim fazla uzamadi, kısa bir zaman sonra elyazısı olan kitabın fotokopisini alıp Mısır'a döndüm.
İngiltere'den döndükten kısa bir zaman sonra İskenderiye Üniversitesi, beni Beyrut'taki Arap Üniversitesine Öğretim üyesi olarak gönderdi. Bu sebeple Beyrut Arap üniversitesindeki felsefe öğrencilerine konferanslarımı hazırlıyabihnem için Kitab'üt-Tevhidi inceleme işini bir müddet bıraktım. Bilâhare kitabı incelemeye başladım. Fakat Fahreddin Er-Râzî hakkındaki incelemem, henüz İngilizce olarak neşredilmeden Beyrut ve İskenderiye'deki öğrencilerim, benden Fahreddin Razi'yi Arapça olarak okumamı istediler.
Bu sefer de onların isteklerini yerine getirmek için Kitab-üt-Tevhid'i inceleme işini yine durdurdum. Kısaca kitabı incelemeye Kembriç'de başladım, Beyrut'ta üzerine kapandım ve sonra da İskenderiye'de tamamladım.
Burada El-KıddıV, Yusuf Üniversitesinin —Beyrut— Şark Edebiyatı Enstitüsu'nde neşredilen «Araştırma ve İnceleme» dergisini hazırlayan ilmî heyete, bana sundukları kıymetli £Örüş ve düşüncelerinden dolayı en derin kalbi teşekkürlerimi sunarım. Bu meyanda Kitab-üt-Tevhîd'in bu üstün vasfı ile çıkmasında büyük hizmetleri geçen ve bu hususta emsalsiz bir şekilde önem veren katelik matbaasının sahip ve elemanlarına teşekkür etmeyi bir vazife bilirim. 2
ÖNSÖZ
1 — İmam Mâturidi'nin Hayati Ve Yaptıkları:
İsmi ve Soyu :
İsmi : İmam Ebu Mansur Muhammed bin Muhammed Mâturîdî'dir. Doğduğu köye nisbet edilerek kendisine «Mâturîdî» denilmiştir.3
Mâturîd, Maverâü'n-Nehir ülkelerinden biri olan Semerkand köylerinden bîridir. Nehirden maksad Ceyhan Nehri'dir.4 Bazen Semerkand'a nisbet edilerek kendisine: «El-îmam Âlem'ül-Hedyi Ebu Mansur Muhammed bin Muhammed bin Kahmud El-Mâturîdî, Es-Semerkandî» denir. Nitekim incelemekte bulunduğumuz tttı kitabın sahifelerini okurken bu isme sık sık rasthyacaksınız. «Âîem'ül-Hedy» ismine gelince bazan «îmam-ı Hedy» ve «îmam-ül-Mütekeîlimm» isimlerini verdikleri gibi, bu da talebe ve dostları tarafından kendisine verilen bir lâkaptır. Bunların hepsi, İlimde, Şeriatı ihya, İslâm âkidesini müdafa ve Sünnet-i seniyyeye hizmet etmedeki çalışmalarından dolayı talebe ve dostian katında yüksek makam ve dereceleri ihraz ettiğine delâlet etmektedir.5
Her ne kadar tarihçiler soyunun, Peygamber Aleyhisselâm'm Medi-ne-i Münevvere'ye hicret buyurdukları vakit kendilerine misafir indikleri Kba Eyyub Halid bin Zeyd bin Külcyb El-Ensari'ye ulaştığını yazıyorlarda, ana - baba ve ailesinden biri hakkında bir şey bilmiyoruz.6 Bunun ndir ki, îmam EI-Beyâzî, İmara-ı Mâturîdi'yi yâdettiğinde: «El-îmam ıu Mansur Muhammed bin Muhammcd bin Mahmud El-Mâturîdî El-En-rî» diye zikretmektedir7
Her ne kadar Dr. Eyyub Ali, Mâturîdî'nin 23$ H. 852 M. yıllarında ğduğu fikrini tercih ediyorsa da, hiç bir tarihçi o'nun doğum tarihi kkında bir şey söylememiştir. Çünkü îmam-ı Mâturîdî'nin hocalarındı biri de, 248 H./G62 M.8 senesinde vefat eden Muhammed bin Mukatil -Râzî'dir. Eğer bu doğum tarihi doğru ise îmam-ı Mâturidî yüz seneye ün bir zaman yaşamış olur. Zira tarihçiler o'nun 233 H./944 M.9 Yılında Ahiret'e irtihal ettiği hakkında ittifak halindedirler.
Bu fikir birliğine, O'nun 333 senesinde vefat ettiğini söyleyen ve Lra üâve ederek 336 yılında vefat edip Semerkand'da defnedildiği de ayet edilir diyen Taşköprü Zade'den başkası mualefette bulunmamıştır. 10
Dostları ilə paylaş: |