-Neriman AYDIN adıyla 06.09.2004 tarihli Tümgeneral Sabri D. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…Türk Ulusuna 85 yıl önce biçilen sömürge gömleğini 1923- 10 Kasım 1938 den beri 66 yıldır yeniden ısrarla giydirmeye çalışan emperyalistler ve işbirlikçilerine gerekli dersi bir kez daha olmak üzere yine Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Ulusu birlikteliği vereceğine inancımız tamdır. Gizli Öncülüğünüz kaçınılmazdır.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 16.09.2004 tarihli H.B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…biraz önce bir büyük Türk çocuğu Sayın Candan E. bey ziyaretlerime geldiler. Meşrutiyet’te yaşanan hadiselerden bahsettiler. Değerli İnsan, Türk Yurdu ve Türk Devleti için gerekli insan Siz neden bana bu konudan bahsetmediniz… Meşrutiyet, Türk Ulusunun Ankara’dan yön ve yol bulmasında bir karargah merkezidir. Meşrutiyet, içeri giren insanı kendiliğinden etkileyecek zaman ve mekanüstü bir yer olmalı, havası büyülemeli, hatiplerinin söylemleri ise özellikle ilk kez gelen insanı kalbinin en hassas yerinden vurmalı, yerinde oturtmamalı, heyecanlandırmalı, ayağa kaldırmalı. Meşrutiyet kuralları sıkı, insanları sadık, Önderi’nin ışığında tüm Anadolu’yu sallamalı, depremleri şiddetli olmalı…. Tabii emperyalizme karşı dikkatli ve kendini korumalı. Meşrutiyet’in sırları olmalı…. Fikirler ve eylemleri sadece kurmay heyeti bilmeli…. Kurmay heyet arasında sır ve soru işareti olmamalı. Az insanla çok iş yapılmalı…Sayın Ergün POYRAZ bey ile de Kemal Bey’den konuşmasını isterseniz…. Kendisinin olaya çeki düzen vereceğine şüphem yoktur. ..Sizinle paylaştığım her cümle bir sırdır ve sadece Kemal Beyle paylaşılır. Karargahın sırları sırlarımızdır. Sadece dikkat etmemiz gereken husus sırlarımızı kimlerle paylaştığımızdır…NOT: …Meşrutiyet’te çalışmasına vesile olduğum Türk kızının yaptığı hatadan dolayı beni bağışlayınız lütfen. Dünya’daki hadiselerden habersiz olmasının, karargah merkezimize gelebilecek olumsuz amaçlı insanların anında tespitine yarayacağını ve emperyalistlerin ilişki kurmada zorlanacakları bir çocuk olacağını düşündüğümdendi. Sizlerin bu manada üzülmesine sebep olmamdan dolayı özür diliyorum, lütfen kabul buyurunuz. Kendisine ulaşıp, edindiğim bilgileri en kısa zamanda Şahsınıza aktaracağım. Bilgilerinize… Telefonla paylaşma imkanımız olmayan konulardı.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 14.01.2005 tarihli H.B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Sayın E.Poyraz ve Sizin birlikteliğinizin ölçülerini, boyutunu, derinliğini bilmiyoruz, onun için de gerek dostluğunuzu gerekse Ulusal Birliktelikteki beraberliğinizi yanlış anlamış olmaktan çekiniriz….Sayın E.Poyraz’ın etrafında son senelerde olan şahıslar ve ilişkileri son derece önemli. Size karşı düşünce ve tavır manasında yaşadığı tedirginlik ve saldırganlığının arkasına iyice bakmamız gerekiyor…Bu yön iki senedir Sayın Kemal Aydın Bey’in yurt çapında ulusal kafa taşıyan Türklerle yaptığı görüşmelerdir. (ki bayağı yol almış bulunuyoruz, bunları Size açıklamak ve Sizinle paylaşmak fırsatımız olmadı, inşallah olacak ) Birlikteliğimizin Yönetim Kadrosunun, Beyin Heyetinin bir elin parmakları kadar kişiyle devamı, istihbarat servislerinin sırlarımızı, hedeflerimizi uzun süre öğrenmelerine engel olacaktır diye düşünüyoruz…düşüncemiz odur ki her üç ayda bir Kurmay Heyet olarak bir araya gelip hadiseleri, kat edilen yolları, yapılması gerekenleri görüşmemiz ve bunları zabta geçirmemiz geleceğe dair yolumuz için son derece faydalı olacaktır diye düşünüyoruz. (Bu şahsi düşüncemdir, henüz Sayın Kemal Aydın Beye söylemedim, şu anda mektubu yazarken aklıma geldiği için Sizinle paylaşmak istedim)” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 19.10.2005 tarihli Hatice BAHTİYAR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Aylardan beri müthiş zorluklar yaşadığınızı biliyoruz, fiziken yanınızda olamamamız nedeniyle Sizlerden uzak olduğumuzu, halinizden anlamadığımızı zannetmeyiniz. Tanrı şahittir ki her günümüzde Size TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM YAYINLARINA maddi olarak yardım edememenin hüznünü yaşadık. ..Üstlendiğiniz görevin kutsiyetini ve Türk Milletinin hak ettiği idarecilere kavuşması için ULUSAL MÜCADELEDEKİ yerini kalemimiz yazmakta aciz kalmaktadır.” Şeklinde beyanların yer aldığı,