1. T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI



Yüklə 14,92 Mb.
səhifə1877/2079
tarix09.01.2022
ölçüsü14,92 Mb.
#92512
1   ...   1873   1874   1875   1876   1877   1878   1879   1880   ...   2079

c- Telefon görüşmeleri;


Tape No:7198’de, 23.06.2008 günü saat 22:50’de Mehmet Ali Çelebi ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Mehmet Ali’nin “işte böyle durumlar, nasıl neyi ne görüyorsun, geleceği nasıl görüyorsun” dediği, Hasan Hüseyin’in “Valla geleceği güzel görüyorum ya böyle” dediği, Mehmet Ali’nin “Mesaj verdim zaten ya 2 ay” dediği, Hasan Hüseyin’in “Hıım şerefsizler bugün anlaşma...belli olmayan bi tane arkadaş çıkmış şeye, onu o onu zaten geçtim onu, hep yapacaktı, onu yapacaklarından eminim artık alıştık ona ...dan da, Iııı yok Atatürk ün yaptığı sonradan getirdiği şeyler falan filan diye konuşmuş ya AKP başkan yardımcısı, hayvanoğlu hayvan” dediği, Mehmet Ali’nin “konuşsunlar daha iyi ya şu an” dediği, Hasan Hüseyin’in “Amerika’da konuşuyor, Amerika’da konuşuyor, itoğlu itin çocuğu sen kimi kime şey yapıyorsun” dediği, Mehmet Ali’nin “Önemli değil mi , bizim için o Amerika’da adam öldürmek daha kolay, sen hiç merak etme, oranın yarısı sokaklarda yatıyor, verirsin 100 doları, onlar şimdi kaçacaklar oralara ama, asıl orda öldürmek daha kolay, merak etme sen” dediği, Hasan Hüseyin’in “yani bilmiyom da, hayvanoğlu hayvanlar şeyini iyice ortaya koydular ya herşeyini, diyo ki AKP kazanırsa diyo, bu diyo ki benim çocuğum bunlar diyor tamam mı, Amerika da dedi aynı şeyi, Condalina Rice da dedi, abi Avrupa Birliği de dedi, aynı şeyler, bunları benim oğlum diyor tamam mı, ben peydahladım bunları diyor” dediği, Mehmet Ali’nin “şimdi tabi aynen öyle, şimdi zaten onu korumaya gelmediler mi, dünyanın en büyük orospusu, İngiliz orospusu gelmedi mi, haç takmadı mı, O geldi, İsrail’den geldiler, Amerika’dan geldiler, korumaya çalışıyorlar ama bu iş bitti yani, kalem kırıldı, sıkıntı yok tamam mı” dediği, Hasan Hüseyin’in “Evet kalemi kırdılar, doğru diyosun” dediği, Mehmet Ali’nin “Yani, iş bitti o zaman sıkıntı yok” dediği, Hasan Hüseyin’in “Yani, onu görüyorum ve gülüyorum bi de öyle, bıyık altında pis pis gülüyorum” dediği, Mehmet Ali’nin “Ne yaptın, şey ol yani, bu psikolojik şeyde diri ol” diyerek yürütme organını devirmeye yönelik yasadışı bir eylemin planlandığı ve beklendiğinin anlaşıldığı,

Aynı konuşmanın devamında; Hasan Hüseyin’in “Yok neymiş biz çıkarmış, işte şey çıkarmışız, yargıçları ele geçirecez, hükümeti şöyle yapacaz falan filan, bunla ilgili bi şey kurulmuş falan filan, ha böyle bi şey vardı eminim de vardır ama, ya kalkıp ta bunu böyle, oraya düşürenleri de asmak lazım, bizde de adam var demek ki yani, bizim içimizde de hainler var demek ki yani” sözleriyle Silahlı Kuvvetler içinde Devletin tüm yasal kurumlarını kendi istedikleri gibi etkileyebilecek gizli yapılanmaların olduğundan ve bu tür yapılanmaları dışarı sızdıranların hain olarak adlandırılıp öldürülmelerinden söz edildiği, Mehmet Ali’nin “Her yerde var da” dediği, Hasan Hüseyin’in “En çok hainin üretildiği ülke olduk” dediği, Mehmet Ali’nin “Evet evet” diyerek onayladığı, Hasan Hüseyin’in “Demek ki bizim, hah biz affeder miyiz, biz kırarız içimizde bunları bi kafalarını kopartırız, yani çok kuş var, onların kafalarını kopartırız, harp okulunda da çok kuş vardı” diyerek kendileri gibi düşünmeyen Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını dahi feda etmeyi düşündükleri ve Harp Okulundaki öğrencilik yıllarında benzeri davranışlar içinde olduklarının anlaşıldığı, Mehmet Ali’nin “Tabi tabi hiç merak etme sen” diyerek onayladığı, Hasan Hüseyin’in “Ama Çelebi’m, o oluşumun bi kalkması lazım bi ayağa” dediği, Mehmet Ali’nin “Sadece o deyil, sadece o deyil” dediği, Hasan Hüseyin’in “O deyil tabi de yani bi şeylerin değişmesi lazım ya” dediği, Mehmet Ali’nin “Mutlaka değişecek ...” diyerek ülkede meşru ve seçilmiş yürütme organına karşı bir kalkışmayı planlayıp zamanını beklediklerinin anlaşıldığı,



Hasan Hüseyin’in bu görüşme sırasında Mehmet Ali’ye, yıllıkçılar olarak adlandırdığı matbaada çalışan bazı mensuplarla yaptığı konuşmayı aktararak “Ben iddiaya girdiydim matbaanın şey tasarım işiyle, bir yıl sonra bu adamları kanında boğacaz diye” dediğini, onların “abi nerden biliyonuz ya, bunu herkes demeye başladı bu aralar” dediğini, kendisinin “kim dedi, Mehmet Ali Çelebi söyler başka kim söylecek” demesi üzerine onların şaşkınlıklarını “çocuklar dondu böyle, abi siz Çelebi abiyi nerden…” diyerek ifade ettiklerini, kendisinin “dedim bırak Allahını seversen ya, siz beni tanımıyonuz daha, beni Çelebi abinize sorun, bağlantının büyüğü onda dedim ... onu sümürün, seni sömürecez deyin dedim o zaten anlar dedim tamam mı” dediğini beyan ettiği, Mehmet Ali’nin “Tabi canım gerekli herşeyi yaptık ta, yardımları yaparız” diyerek örgüte adam kazandırma, eğitme, yetiştirme ve yönlendirme hususunda uzman olduğunun anlaşıldığı, bu diyalogun tamamına bakıldığında şüpheli ve bağlantılı örgüt üyelerinin yürütme organına karşı şiddet ve kan dökme de içeren hareket ve planlamalar içinde olduklarını açıkça beyan ettikleri, hücre tipi olduğu anlaşılan bu yapılanmada grupların birbirlerini ve irtibatlarını bilmedikleri ve izolasyona dikkat edildiğinin ortaya çıktığı, örgütün bu hücre yapılanmasında şüpheli Mehmet Ali’nin yönlendirici lider pozisyonunda olduğunun açıkça anlaşıldığı, belirtilen bu konuşmanın devamında Hasan Hüseyin’in Mehmet Ali’den övgü ve hayranlıkla söz ederken “Şey yapıyo, su akıyor ...sun, kap küçük olur büyük olur ama doldursun adam, tabi dolduran, bak doldurdun biri huzur dolduruyor içini, hiç moralini bozmuyon, canını sıkmıyon” dediği Mehmet Ali’nin de “He su akıyor dolduracaklar, dolduran dolduruyor, dolduran dolduruyor ...” diyerek onayladığı, ayrıca şüpheli Mehmet Ali’nin şüpheli Hasan Hüseyin’e yönlendirici lider pozisyonuna kendisinin de hazırlıklı olması için “O işlere hazırlan sen ha, psikolojik harekat, halkla ilişkiler” dediği, Hasan Hüseyin’in “Tabi yani o, kesinlikle yani adamları çok önemli ya, adam nolursa olsun şimdi bi hikaye var anlattım ben sana, adam şey yapmış gemileri yakmış demiş şimdi, yenecez inşallah, hiç bir dakika dahi, endişem şüphem yok” diyerek hazır olduğunu ifade ettiği ve tarihten bir örnekle gemileri yakıp ordusunu başarıya mecbur bırakan komutanı örnek alarak örgütsel amaçlarına ulaşmada kararlılık içinde olduğunun ve bunu adeta bir savaş olarak gördüğünün anlaşıldığı, konuşmanın bir yerinde şüpheli Mehmet Ali’nin şüpheli Hasan Hüseyin’e “Şimdi koruyorlar, biz şaha kaldıracaz ha, ona göre plan yap, şimdi koruyorlar varlığı, biz de şaha kaldıracaz ona göre, tamam mı şaha kaldıracak planlar yapacaksın, yani öyle varlığı korumıyacaz sadece anladın mı” dediği, şüpheli Hasan Hüseyin’in Tabi canım tabi” diyerek onayladığı ve devamında “Biz kanımızın asilliği ile övünen insanlardanız Çelebi, onun bize yüklediği görevin büyüklüğünün de farkındayız, onu yapabilecek kudretin bizim mevcudiyetimizde olduğunun da farkındayız” dediği, şüpheli Mehmet Ali’nin “Farkındayız hazırlan....” diyerek bir araya geldiklerinde gizlice planladıkları açıkça anlaşılan yasa dışı eylem veya eylemlere hazır olduklarını belirttikleri, Harp Okulundaki adam kazanma ve kadrolaşma çalışmalarıyla belli bir düzeye geldiğini ifade ettiği konuşmasında şüpheli Mehmet Ali’nin kendi örgütsel amaçlarına uygun Harbiye yapılanmasını konuştukları kısımda şüpheli Hasan Hüseyin’e “Harbiye şöyle olacak ... Şimdi Harp okulu, öyle bir yer olacak ki ..., şimdi Orgenerali bilmem ne hepsi gelecek, orda Harbiyeliler öyle fikirler sunacaklar ki onlar bi şeyler kapacaklar, öyle bir yer haline geldi. Yani, o bizim şeyimiz olacak o tamam mı. Zamanında hani Harbiye’ye sorulurmuş ya bazı şeyler” dediği, Hasan Hüseyin’in de “Tabi, perde yeni açılacak. Harbiye zaten öyle olması gerekmiyor mu Çelebi. Cumhurbaşkanı seviyesine gelip ne demiş, çocuklar bu ülkeyi nasıl yönetecez demiş adam ya” dediği, şüphelilerin öğrencilik dönemlerinden beri sürdürdükleri kadrolaşma çalışmaları sonucu Devlet ve TSK geleneklerine aykırı ve farklı bir Harp Okulu ve Silahlı Kuvvetler yapılanmasını hedeflediklerinin anlaşıldığı, şüpheli Mehmet Ali’nin “Neyse onları düzeltiriz onları merak etme. Bitirdik onları sen hiç merak etme” dediği, şüpheli Hasan Hüseyin’in de “Onlar kolay onlar başındaki adamı düzeltti miydi. Köşe noktalarına adam gibi adam koydun muydu, onlar harbiyelileri uçururlar” şeklinde karşılık vererek üst düzey kadrolaşmasını tüm Harp Okuluna ve Silahlı Kuvvetler’e hakim olabilmek için hedef olarak belirledikleri, konuşmanın devamında “Yavaş yavaş saplıyorlar bıçağı, yalnız gavurlar da işi biliyor, sapladığında kemiğe dokunduğu anda biz dönüyoz adamın kafasını kesiyoz” dediği, şüpheli Mehmet Ali’nin de “Kesiyoz aynen öyle” dediği, şüpheli Hasan Hüseyin’in “Yani, işte o pisliğinde o kanında boğulacaklar” diyerek amaçlarına ulaşmak için kan dökülmesini dahi göze aldıkları, örgüte adam kazandırma yöntemi olarak hedef kişinin birden yadırgamaması için acele etmeden yavaş yavaş eğitilmesi ve aile yakınlarının da ihmal edilmemesi gerektiğini belirttikleri ve o an için şüpheli Hasan Hüseyin’in kardeşi ile ilgili aralarında geçen konuşmada “Onu zaten öğretiyoruz ya yavaş yavaş, dur sen öyle ya bir anda verdin mi şey yapar, morfin etkisini çok çabuk gösterir, yavaş yavaş, yavaş yavaş. Yavaş yavaş olacak. Bizim üniversitedeki kalemiz olacak. Yakınlarımızı kontrol etsek Türkiye biter ya” dediği, şüpheli Mehmet Ali’nin de “Yavaş yavaş, onu tamam mı. Aman ha, zaten yakınlarımızı. Tabi canım tabi, adam her kapısının önünü süpürse diyor ya” dediği, yine şüpheli Hasan Hüseyin’in Mehmet Ali’ye karşı hissettiği derin bağlılığın işareti olarak Yooo hayır ben sana hiç bir zaman öyle demem, hah sokarsan da, (laf sokmaktan sözediyor) ben bilirim ki yaptığım bişey vardır, benim göremediğim bişey vardır, sen benden önce görmüşsündür.” sözlerini sarfettiği, Mehmet Ali’nin “bundan önce vermediler Mehmetçiğe doğru bilgileri vermediler. Türkiye bu halde mi olurdu ya. İnsafsızlar, aldıkları maaşı hak etmediler. Yaa, neyse bu işler, hepsini halledeceğiz. Halledecez ne yapalım, yapamayanların yerine biz daha çok yapacaz, yapanları yapamayanların yerine yapanları getirecez” dediği, Hasan Hüseyin’in de “Tabi vermedi de adamlar, duruşu değişti duruşu duruşu, adamlar içtimaya çıktığın zaman duruşu değişti böyle, 15 ay ne demek ya 15 ay, sen adamı vatan haini de yaparsın, en kaliteli vatansever de yaparsın, zaten 15 ayda yapıyor, öbür adam 15 ayda yapıyor işte, beynini yıkıyor. Yapmayı öğretecez ama kesinlikle yılmayacaz, usanmayacaz, bıkmıyacaz” diyerek Türk Silahlı Kuvvetlerinin kendilerini yetiştiren eğitim sistemini ve eğitim verenleri hiç tasvip etmeyip sistemi ve kadroları kökten değiştirmeyi planladıkları,

Hasan Hüseyin’in Mehmet Ali’ye duyduğu bağlılık ve hayranlığı anlatmak için “Sen güzel şeyler yazıyorsun, bize sadece okumak düşüyor, yani sen o kadar güzel şeyler yazıyorsun. Ben çok yani her şeyi bir kenara bırak yani vatan millet sevgisini, kesinlikle onu ayrı. Ama Çelebi’nin güveni benim için dünyanın en önemli şeylerinden biri ve ben o güvene layık olmaya çalışıyorum tamam mı. Çok değerli bir adamsın gözümde çok büyüksün. Ben o değere layık olduğum anda o saygıya layık olduğum anda zaten ben diyorum ki ben zaten yapacağımın en iyisini yapıyor olacam onun için uğraşıyorum yani. Gönlüm gözüm senin en yüksekte olduğunu biliyor tamam mı hiç orda bir şey yok ben biliyorsun benim çekinmem kimseden. İşte biliyorsun gözümüzde de gönlümüzde de on numarasın yani hiç. Ne yerin değişir ne de değerin değişir yani.” dediği, devamında da “Adamlar, başımızdaki adamlar ama onları değiştireceğiz onların da gidecek.” dediği, Mehmet Ali’nin “Yani bir ara buluşalım gene sen ne hiç şey yapmıyorsun ya, bu Cuma buluşalım” dediği, Hasan Hüseyin’in “Cumartesi” demesi üzerine “Cuma Cumartesi buluşalım hangisiyse” diyerek bir süredir aksattıkları rutin toplantılarının planını yaptıkları bu diyalogdan da Mehmet Ali’nin toparlayıcılık rolü olduğunun anlaşıldığı,



Mehmet Ali Çelebi’nin “Hadi bakalım mutlaka komando ol. Zaten senin görevlerin özel olacak ya. Senin görevin özel olur merak etme sen.” dediği, Hasan Hüseyin’in “Canavar timler canavar timler var böyle onların ...” dediği, devamında da “Bunu yapıcam diyip te yapamayacak çok adam da tanırım ama o sorun değil biz bize verilenin en iyisini yapacaz diyorum. Gittiği yere kadar gider Allah'a çok şükür gitmediği yerde de eğer bana uymuyorsa da ha o kadar da şey yapmam yani ama bilmiyorum yani. Yani ama dediğim gibi amaç vatana en iyi hizmet etmek” diyerek timlerde görev alma düşüncesini ifade ettiği, Mehmet Ali’nin de “Onu tartışacaz onu konuşacaz o dediklerini biraz konuşacaz. Şu düşünceni biraz konuşmamız lazım. Onu Cuma Cumartesi artık. Yani ona da evet o öyle de orda itirazlarım olacak. Bir konuşalım belki dur.” sözleriyle şüpheli Hasan Hüseyin’in, örgütün kadrolaşma amaçlarına aykırı olduğu anlaşılan üyelerinin çatışma bölgesinde görev yapma isteğini tadil etmeyi amaçladığı, Mehmet Ali’ye bağlılık duygusu içindeki şüpheli Hasan Hüseyin’in de “Kardeşim sen itiraz ediyorsan vardır bir bildiğin, yorum yapmıyorum” diyerek teslimiyet gösterdiği, daha sonra “O küçük Dikili dedikleri bir belde var Belediye Başkanı tutuklandı işte teröriste şey yolladığı için bizim İlçe Jandarma Komutanı tutuklamış mesela teröriste şey yolladı ya. Onu tutukladılar işte o şerefsizin çocuğunu ama aynısını Baydemir'e yapamıyorlar işte o da biraz da orda da konuşmak lazım.” dediği, Mehmet Ali’nin “Tamam o onu yukardan hallederler az kaldı, toplu hepsi toplu.” diyerek kararlaştırdıkları yasadışı bir hareket sonrası toplu tutuklamalar planladıkları, konuşmanın sonunda Hasan Hüseyin’in “Tekrar o şeyi de hafta sonu işini de ben ayarlarım sana mesaj atarım” dediği Mehmet Ali’nin “He ayarla” diyerek hafta sonu planladıkları toplantıyla ilgili tekrar teyitleştikleri,


Yüklə 14,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   1873   1874   1875   1876   1877   1878   1879   1880   ...   2079




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin