1. T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI


Konu ile ilgili olarak Şüpheli Gürbüz ÇAPAN alınan ifadesinde; “



Yüklə 14,92 Mb.
səhifə581/2079
tarix09.01.2022
ölçüsü14,92 Mb.
#92512
1   ...   577   578   579   580   581   582   583   584   ...   2079
Konu ile ilgili olarak Şüpheli Gürbüz ÇAPAN alınan ifadesinde; “.. Hatırlamadığı bir tarihte USİAD başkanı KEMAL ÖZDEN’in Cumhuriyet gazetesi ve Cumhuriyet TV ile bir proje için konuşacaklarını, yemeğe FERİT İLSEVER’in katılacağını söyleyerek davet ettiğini, kendisini kabul ettiğini, toplantının yapıldığı ENKA tesislerine ÜMİT ÜLGEN ile birlikte gittiklerini, KEMAL ÖZDEN’in kendisini VELİ KÜÇÜK ile tanıştırdığını, bu toplantıda VELİ KÜÇÜK’ün diğer katılımcılara göre “ üst, abi ” konumunda bulunduğunu, VELİ KÜÇÜK ve diğerlerinin Cumhuriyet Gazetesinde ve Cumhuriyet Radyo ve TV’sinde ne kadar hissesi olduğunu sorduklarını, o dönem %20 olan hissesini devretmesini istediklerini, hisselerin kardeşi GÜNAY ÇAPAN’a ait olduğunu, ancak büyüğü olarak toplantıya kendisinin katıldığını, 2 Milyon Dolar verilmesi durumunda hisseleri devredeceğini söylediğini, bu teklifinin kabul edilmediğini, daha sonra oradan ayrıldığını, toplantıda her hangi bir karar alınıp alınmadığını bilmediğini,

Toplantı öncesinde Cumhuriyet gazetesinin hissesi ile ilgili durumu tam olarak bilmediğini, Cumhuriyet gazetesinin yaşatılması için Cumhuriyet vakfının kurulduğunu, gazetenin isim ve imtiyazlarının eski sahibi olan NADİ ailesi tarafından bu vakfa bağışlandığını, daha sonra Yenigün Habercilik A.Ş. nin kurulduğunu, vakıf tarafından gazetenin isim hakkının bu şirkete kiralandığını, şirketin maddi sıkıntıya düşmesi sebebiyle kendisinin avukatının tavsiyesi ile şirketin %20 hissesini 2 Milyon Dolara kardeşi GÜNAY ÇAPAN’a aldırdığını, daha sonra bu hissenin %10 unu Mehmet Emin Karamehmet’e 1 milyon Dolara devrettiklerini, 2005 yılında GÜNAY ÇAPAN’ın %10 hissesini kendisinin aldığını,

FERİT İLSEVER’in bir ara kendisine Cumhuriyet Gazetesinin ulusal medyanın merkez üssü yapılmasını kendisine anlattığını ancak kendisinin istediği paranın verilmesi durumunda hisseleri devredeceğini söylediğini, söz konusu toplantıda KEMAL ÖZDEN’ in ulusalcı iş adamlarından para bularak hisselerine almak istediğini, ancak bunun gerçekleşmediğini, bu toplantıda VELİ KÜÇÜK’ün kendisinin milliyetçi ulusalcı olduğunu anlattığını, DOĞU PERİNÇEK’in kendisine beraber televizyon kurmayı teklif ettiğini, kendisini İLHAN SELÇUK’a yönlendirdiğini, ele geçen örgütsel dokümanlardan “Ulusal Medya 2001” başlıklı belgenin içeriğinin gerçek dışı olduğunu,

DOĞU PERİNÇEK ile ARMADA otelde toplantı yapmadığını, ancak ortak televizyon kurmak için İLHAN SELÇUK ve DOĞU PERİNÇEK ile bir toplantı yaptıklarını, kendisinin televizyon için makine ve teçhizat aldığını, daha sonra frekans alınamadığı için projenin iptal edildiğini, eski olan teçhizatların bir kısmının çürüdüğünü, bir kısmını bir televizyon kuruluşuna verdiğini, USİAD üyesi iş adamları ile Çırağan Sarayında yapılan gizli toplantılardan haberinin olmadığını, kendisinin bir kez ENKA tesislerinde yapılan toplantıya katıldığını” beyan etmiştir.

Şüphelilerden ele geçirilen dijital verilerin incelemesinde; şüpheliler Levent ERSÖZ ve Hasan Atilla UĞUR’un değişik kişilerle yaptıkları görüşmeleri kaydettikleri ve daha sonra çözümlerini yapıp bazılarının ses dosyaları ile birlikte sakladıkları görülmüştür.

Bu kapsamda ele geçirilen delillerden, 16 Aralık 2003 tarihinde şüpheli Levent ERSÖZ ile Ahmet Tuncay ÖZKAN arasında yapılan görüşme çözümünde özetle; Tuncay ÖZKAN’ın, Show TV ismindeki televizyondaki işinden çıkartılması ile ilgili patronu Mehmet Emin KARAMEHMET hakkındaki şikayetlerini dile getirdiği, yeniden işe alınması için Mehmet Emin KARAMEHMET’e baskı yapılmasının faydalı olacağını, kendisinin yeniden Show televizyonuna geri dönmesinin çok önemli olduğunu söylediği, bu çerçevede “Mehmet Emin’i biraz daha sıkıştırarak oynanırsa bu geri adım atmak zorunda kalacaktır, geri adım attığında da bunun canına okumak lazım” dediği, Levent ERSÖZ’ün de Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR’un KARAMEHMET’le görüştüğünü, fakat KARAMEHMET’in Tuncay ÖZKAN’ın kendisinin ayrılmak istediğini söylediğini ifade ettiği, Tuncay ÖZKAN’ın da bunun yalan olduğunu söylediği,

Görüşmenin devamında Tuncay ÖZKAN’ın iki yıl önce Genelkurmay Adli Müşavirliğinden Erdal ŞENEL paşanın kendisini aradığını ve yanına çağırdığını, kendisinin de gittiğini, Tanju GÜVEN ve Erdal ŞENEL ile bir görüşme yaptıklarını, bu görüşmede kendisinden DOĞAN grubu ile ilgili bir tahlil yapmasını istediklerini, kendisinin de “ulusal açıdan Doğan grubunun tahlilini yapacak olursam Doğan grubu Türkiye’ye zararlıdır, mutlaka alternatifinin oluşturulması gerekir” dediğini, bunun üzerine kendisine “sana bir teklif gelecek, sen bu teklifi kabul et” dendiğini, kendisinin bu teklifin kimlerden geleceğini, Türkiye’de öyle bir grup olmadığını, fakat böyle bir teklif gelse memnuniyetle kabul edeceğini, Türkiye’de alternatif bir medya yaratılmasını, o medyanın ulusal duruşunun güçlendirilmesini memnuniyetle destekleyeceğini söylediğini ve bir hafta sonra da KARAMEHMET grubunu kastederek gruptan teklif geldiğini, bu durumdan kendisinin çok rahatsız olduğunu, bunların battığını, fakat “git bat diyorsanız batayım” dediğini, bunun üzerine kendisine “bu ulusal bir görevdir, bu grup batmaz, sen merak etme” dendiğini, kendisinin de gruba girdiğini, girince diğer komutanlarla görüşme fırsatı olduğunu ve herkesin “ulusal bir gruptur, desteklenecektir” mesajı verdiğini, bu mesajı alınca ilk günden itibaren ulusal bir duruş ortaya koyduğunu ve ona uygun olarak ta SHOW televizyonu ve Akşam gazetesini boşalttığını ve bir çizgi yarattığını, grubun bir çizgisi oluştuğunu, aynı zamanda Türkiye’de medyada olmaz denilen bir şey yaptığını ve Akşam Gazetesinin tirajını 120.000 den 210.000 e çıkarttığını, Akşam Gazetesinin lümpen bir gazete iken AB grubunda çok etkili bir gazete haline geldiğini, Show TV’yi dördüncü sıradan birinci sıraya çıkarttığını, reklam gelirlerini artırdığını beyan etmiştir.

Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde; Ali Müfit GÜRTUNA ve bu kişiye ait televizyon kanalı hakkında konuşmaya başladıkları, Tuncay ÖZKAN’ın Ali Müfit GÜRTUNA’nın öneminden bahsettiği ve bu kişiye ait televizyonu yerel seçimler öncesinde almak istediğini söylediği, bu çerçevede Tuncay ÖZKAN’ın “Ali Müfit’i sıkıştırmak gerekiyor. Yine ben sizden yardım isteyeceğim” dediği,

Görüşmenin devamında medyanın öneminden ve medyadaki ulusal duruşu kontrol altına almaktan bahsettikleri, bu çerçevede Tuncay ÖZKAN’ın “MEDYA ÇOK ÖNEMLİ, medya içerisinde benim ve benim arkadaşlarım bu düşüncede, ortak düşündüğümüze inandığımız bu düşüncelerin bu duyguların bulunmasında büyük fayda var, bunun için ben diyorum ki biz operasyonu mutlulukla sonuçlandıralım. Ne olmalı, Mehmet Emin’in kafası bu işe aymalı ve aydınlanmalı ve geriye gitmemelerini değerlendiririz.” “ikincisi de yedek bir sistem olarak bu Ali Müfit GÜRTUNA’nın elindeki sistemi almalıyız ve olayı organize etmeliyiz. Ben, onunla ilgili olarak Ali Müfit beye yapılacak psikolojik bir baskının çok yararlı olacağına inanıyorum. Orada bu TV kanalı, bugüne kadar Türkiye’de ve dünyada hiç kimsenin yapamadığını yapabilir… Yerel seçim öncesinde Show TV de Mehmet Emin’in yaptıramadığı her şeyi yapma olanağı var. Bütün görüşlerini orada seslendirme olanağı alır ve yarın bir gün çok ileri bir hamle alır” dediği, Levent ERSÖZ’ün de “İKTİDARA VURULACAK DARBE İÇİN BU ÇOK ÖNEMLİ” dediği,

Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde; yeniden medyanın öneminden bahsettikleri ve Tuncay ÖZKAN’ın bu çerçevede “Türkiye’yi inşa edebilmek için bir tek koşul var, TÜRK MEDYASINI AYNI ZAMANDA KONTROL EDEBİLMEK…, Dünyanın neresinde psikolojik istihbarat yapmayan devlet var, bu ne demek, MGK’nın tutanağı gizli. Bunu sana veren, bu bilgiyi yaymak için sana veriyor” dediği, (Tuncay ÖZKAN’ın Küçükçekmecedeki deposunda yapılan aramalarda çok sayıda MGK toplantı tutanakları ele geçirilmiştir.)

Bilahare, Tuncay ÖZKAN’ın “İstanbul TV konusunda mutlaka Ali Müfit GÜRTUNA’ya baskı yapıp, bunu devredip çıkması konusunu sağlamalıyız. Ama bununla birlikte mutlaka Akşam’da geri adım atmak zorunda. Çünkü onu bugüne taşıyan Türk Silahlı Kuvvetleridir. Bugün ayakta kalmasını Türk Silahlı Kuvvetlerine ve bana borçludur, yaptığı her şey çok büyük hata olur ve kendisine döner.” dediği anlaşılmıştır.


Yüklə 14,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   577   578   579   580   581   582   583   584   ...   2079




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin