ÖRGÜT’ÜN TASARLADIĞI EYLEMLER
Yargıtay binasına sabotaj veya Yargıtay görevlilerine suikast
İşçi Partisi Genel Merkez binasında yapılan aramada elde edilen ELBA marka bir CD’ de “Yargı-Nusret Senem’den” klasöründe “Yargıtay” isimli PDF belgesi içerisinde Yargıtay binasının elle çizilmiş krokisi, “Krokinin açılımı” isimli Word belgesi içerisinde de krokinin açılımının yazılı bulunduğu, krokide binanın bölümlerinin, giriş çıkış noktalarının gösterilerek işaretleme, çizim ve numaralandırmalar yapıldığı,
“Krokinin açılımı” isimli Word belgesinde;
A: Yargıtay ana bina
B: Yargıtay bitişik ek bina
C:Yargıtay ek bina
1. Protokol kapısı (güvenlik çok sıkı)
2. Avukat giriş kapısı
3. Posta giriş kapısı
4. Vatandaş kapısı
5. Garaj kapısı (sürekli görevli bulunur, güvenlik yok)
6. Mutfak kapısı
7. A blok yan kapı
8. C blok yan kapı
9. C blok arka kapı
10. C blok ön yan kapı
11. C blok ana giriş kapı
12. C blok garaj kapısı
13. Başbakanlık güvenli girişi
14. A blok giriş
X Güvenlik var
X Polis var
X Ray cihazı var
P Polis noktası var
“Sarı ile işaretli bölgeler rahat, buralarda güvenlik, polis, görevli yok. 6 nolu kapı tünel gölgesinde kalıyor. Gece için uygun. 3 nolu kapı kilitli ancak açılabilir. Buradan A blok zemin altına inilir. Burası Milli Eğitim Bakanlığı ile A blok arasında kalıyor ve araba park yeri. Tenha. C blok 8 nolu kapı çok müsait. Girince bazen kapı arkasında bir güvenlik çıkabilir. Burada lavabolar var. Oraya geçilebilir. Her zaman yok. 9 nolu kapı kilitlidir. Ama açılabilir. Ön taraftaki ışıklar orayı görmüyor. 10 nolu kapı kullanılmaz, ön taraftaki ışıklar burayı iyi görüyor. Ön tarafta 2 kamera var. Ön taraftaki sarı alan ağaçların altında kalıyor. Işıktan da geriye kalıyor. Orayı güvenlik kulübesi görmüyor. Arkada camları yok. O nedenle kör bir nokta oluşuyor. Karargâh kameraları görse de karanlık olduğundan sıkıntı olmaz. Ancak fazla beklememeli. Karargâh önünden hemen ikaz gelebilir” yazıldığı,
Aynı CD içerisindeki “Yargıtay ile ilgili notlarım” isimli Word belgesi içinde de Yüksek Yargı dâhil birçok yargı görevlisinin isimlerinin karşısında siyasi, dini görüşleri ve ırki kökenleri belirtilerek fişleme yapıldığı, bazı yargı mensuplarının aileleri ve özel hayatları, bir kısmının da aileleri ile ilgili araştırma yapılması içerikli notlar yazıldığı görülmüştür.
Ankara Emniyet Müdürlüğü yazımıza verdiği cevapta; söz konusu CD içerisindeki krokinin Yargıtay binasına ait ve kroki açılımıyla ilgili yazıların da binaya uygun bulunduğunu bildirilmiştir. ( Başsavcının tehdit edilmesine ilişkin yazı bulunup buraya eklenecek)
Krokinin, özellikle açılım yazısı ile birlikte değerlendirildiğinde yasal bir amaçtan çok Yargıtay binasına sabotaj veya Yüksek Yargı görevlilerine suikast planı için hazırlandığı izlenimi vermektedir. Bu planın içinde bulunduğu CD birkaç üyesi Ergenekon üyesi veya yöneticisi olmakla suçlanan İşçi Partisinin Genel Merkez binasında ele geçirilmiştir. Ergenekon’ un amaçlarına ulaşabilmek için suikast dâhil birçok illegal yöntemi uygulayabileceği yukarıda anlatılan örgüt dokümanlarında yazılmıştır. Nitekim Cumhuriyet Gazetesi ve Danıştay saldırıları örgüt eylemleri arasında sayılmış ve ilgili kişiler hakkında ceza tayini istenilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının yönetimdeki siyasi partiye kapatma davası açması, karşıt görüşteki kişilerin tehdide varan tepkileri ve davaya destek veren kişiler arasındaki tartışmalar ile gergin bir ortam oluşturmuştur. Bundan sonra Yüksek Yargı görevlilerine veya Yargıtay binasına yapılacak bir saldırının şüphelileri olarak gösterilecek kişiler ile karşıt görüşteki kesim arasında zaten var olan gerilimin kavga ortamına dönüşmesi muhtemeldir ve Ergenekon’un amaçlarına uygun düşmektedir.
Bu açıklamalar ile söz konusu krokinin ERGENEKON SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ tarafından ülkede karşıt görüşlü kesimler arasında kavga ortamı oluşturmak amacı ile Yargıtay binası veya Yüksek Yargı görevlilerine bir eylem için hazırlandığı şüphesi doğmuştur. Ancak bu eylem planının hazırlık hareketlerinin tamamlanıp teşebbüs aşamasına geçtiğine dair delil elde edilemediğinden veya bu aşamada haber alındığından örgüt faaliyetlerini gösterir bir delil olarak kabul edilmekle birlikte suç isnadına konu edilmemiştir.
NATO görevlilerine suikast ve NATO Karargâhına sabotaj
Ulusal Kanal İzmir Temsilcisi Hayati ÖZCAN’ın İzmir’deki işyeri ve ikametinden elde edilen müzik albümü görünümlü CD içerisinde, İzmir’de bulunan NATO Karargâhında çalışan tüm görevlilere ait kimlik bilgileri, kimlik kartlarının taranmış renkli suretleri, imzalarının dijital ortamda taranmış hali, NATO binalarının ve NATO üst düzey komutanlarından bazılarının aile fertlerinin fotoğrafları bulunmuştur. Aynı CD içerisinde NATO tesislerinin açık parkı önündeki daire kiralanacak ve altı aylık kirası peşin ödenecek yazıldığı, güvenlik kartlarının hangi tür yazıcı ile yazılacağı ve ne tür kartuş veya toner kullanılacağının, olası bir sabotajdaki patlama sonrası yangın musluklarının nasıl devre dışı bırakılacağının yazıldığı, plan kroki ve fotoğrafların bulunduğu, fotoğraflar üzerinde birçok işaretlemenin yapıldığı, ayrıca NATO personelinin başka yerlerdeki tesislere gidip gelirken kullandıkları yol güzergâhının işaretlenip güvenlik zafiyeti olan yerlerin belirtildiği anlaşılmış, CD ortamındaki bu belgelerin 2003 yılında oluşturulmakla birlikte üzerlerinde 2007 yılının Şubat-Mart aylarında değişiklikler yapıldığı tespit edilmiştir.
Genelkurmay Başkanlığından alınan cevapta İzmir’deki NATO Karargâhına ilişkin sabotaj ihbarının daha önce Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığınca bildirildiği, ilgili birimlerin uyarıldığı belirtilmiştir.
Uluslararası statüdeki NATO askeri birliğine ilişkin bu plan, kroki ve yazıların, uzman bir ekibin karargâh içinden de yardım alarak hazırlayabileceği sabotaj veya suikast çalışmasından başka bir anlam taşımadığı açıktır. Bunların NATO askeri birliği karşıtı söylemleri ile bilinen ERGENEKON SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ yöneticilerinden Doğu PERİNÇEK ile bağlantılı örgüt üyesi Hayati ÖZCAN’ dan ele geçirilmesi ise dikkat çekicidir.
ERGENEKON SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ’nün yönetim aleyhine kullanılabilecek argümanlardan birisi olarak ülkede güvenlik zafiyeti oluşturacak, uluslar arası kamuoyunun tepkisini çekecek sansasyonel bir eylem olarak NATO Karargahına sabotaj veya NATO görevlilerine suikast planladığı yönünde şüphe oluşmuş ise de, bu eylemin hazırlık hareketlerinin tamamlanıp teşebbüs aşamasına geçtiğine dair delil elde edilemediğinden örgüt faaliyetlerini gösterir bir delil olarak kabul edilmekle birlikte suç isnadına konu edilmemiştir.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar BÜYÜKANIT’ a suikast
İşçi Partisi Genel Merkez binasında yapılan aramada elde edilen VERSATİLE marka 411509A102B4 seri numaralı CD’ de “Hikmet Çiçek’e ulaşanlar” klasörü içerisindeki “Koruma planı” isimli 08 ŞUBAT 2005 tarih ve “Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar BÜYÜKANIT’ ın koruma planı” başlıklı yazı bulunduğu ve yazının dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı olan Org. Yaşar BÜYÜKANIT’ ın İzmir ve Balıkesir’ e yapacağı ziyaretler sırasındaki koruma planı olduğu anlaşılmıştır.
Belirli tarihte ve yine belirli yerlere olan ziyaretlerindeki koruma planının yetkisiz sivil kişilerin elinde bulunması, soruşturma genelinden örgüt amaçlarına aykırı davrandığı düşünüldüğünden dolayı hedef haline getirildiği anlaşılan dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Yaşar BÜYÜKANIT’ a yönelik bir eylem hazırlığı yapıldığı şüphesini akla getirmekte ise de, bu eylemin hazırlık hareketlerinin tamamlanıp teşebbüs aşamasına geçtiğine dair delil elde edilemediğinden suç isnadına konu edilmemiştir.
Demokratik Toplum Partisinden İstanbul Milletvekili Sebahat TUNCEL ve Mardin Milletvekili Ahmet TÜRK, Demokratik Toplum Partisinden Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman BAYDEMİR, Yazar Orhan PAMUK ve Gazeteci Yazar Fehmi KORU’ ya suikast
Muhammet YÜCE’ nin Ergenekon’a bağlı sivil toplum kuruluşları arasındaki Kuvayı Milliye Derneğinin Genel Başkanı ve aynı zamanda Ergenekon’un yöneticilerinden olan Mehmet Fikri KARADAĞ’ ın kendisinden eleman temin etmesini istemesi üzerine iki ayrı cinayet suçundan yakalama emri ile aranan Selim AKKURT’ u tanıştırdığı, Mehmet Fikri KARADAĞ’ ın en son iki ayrı ankesörlü telefondan Selim AKKURT’ un kullanımındaki cep telefonunu aradığı ancak ulaşamadığı tespit edilmiştir.
Kuvayı Milliye Derneği yapılanması ile bağlantılı Muhammet YÜCE, Selim AKKURT, Coşkun ÇALIK ve Ayhan ÇELİK’ in, başlıkta yazılı kişilere suikast yapmayı planladıkları aralarındaki iletişimlerin tespit edilen içeriğinden duraksamaya yer vermeyecek açıklıkta anlaşılmaktadır.
Coşkun ÇALIK özetle “…Muhammet YÜCE’ nin kendisine Orhan PAMUK’ u Türk düşmanı bir yazar olarak tanıtıp öldürmeleri halinde Fikri Albay’ın 2 trilyon vereceğini söylediğini, paraya ihtiyacı olduğu için bu teklifi önce kabul ettiğini, Muhammet YÜCE’ ye Albay’da bu kadar para ne geziyor diye sorduğunda paranın Albayın Derneğinden geleceğini söylediğini…” ifade etmiştir.
Bu aşamadan sonra planlanan eylemler için yapılan görüşme ve faaliyetlerin arttığı, hedefteki kişiler için göze alınamayacak derecede tehlikeli boyuta vardığı düşüncesi ile tasarlanan eylemlerde tetikçi olarak istihdam edilmesi düşünülen ve zaten yakalama emri ile aranan Selim AKKURT yakalanmıştır.
Haklarında suikast planları yapılanların etnik, siyasi, yazar ve gazeteci kimlikleri ile uluslar arası düzeyde dahi tanınan ve dile getirdikleri bazı söylemleri nedeni ile yandaşları olduğu kadar halkın bir kısmının tepkisini de çeken kişiler olduğu, maddi menfaat karşılığı bu eylemlerin havale edileceği kişilerden ayrı neredeyse gönüllü olarak bu eylemleri gerçekleştirebilecek pek çok kişinin bulunduğu, kamuoyundaki bu algılama nedeni ile olası bir suikastın Ergenekon’ca takdim edileceği görünürdeki sebeplerinin kamuoyunca doğru olarak algılanmasına yol açacağı anlaşılmıştır.
Tasarlanan eylemlerin asıl amacının ise, toplumun değişik görüş ve inançlara sahip kesimleri arasında ERGENEKON SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ’ nün amaçladığı şekilde yönetim ve güvenlik zafiyeti oluşturacak derecede kavga ve çatışma ortamı oluşturulması olduğu anlaşılmıştır. Bu eylem planlarının hazırlık hareketlerinin tamamlanıp teşebbüs aşamasına geçtiğine dair delil elde edilemediğinden veya bu aşamada haber alınıp eylemlerde tetikçi olarak istihdam edilecek olan Selim AKKURT yakalandığından dolayı, örgüt faaliyetlerini gösterir bir delil olarak kabul edilmekle birlikte suç isnadına konu edilmemiştir.
II. BÖLÜM SORUŞTURMANIN DİĞER AŞAMALARI
Trabzon İl Jandarma Komutanlığının 156 hattını gizli numaradan arayarak isim ve kimliğini belirtmeyen bir şahsın, “Ümraniye Çakmak Mahallesi Muhtarlığı’nın karşısındaki tek katlı binanın çatısında elektrik direğinin yanında el bombası ve C-4 patlayıcı madde bulunduğu, patlayıcı maddeyi Mehmet DEMİRTAŞ isimli şahsın sakladığı, bu patlayıcıları bir astsubayın temin ettiği, adres olarak Mithatpaşa caddesi ile Samanyolu caddesinin birleştiği sokakta bulunan Kardak Balıkçısının yanındaki tek katlı bina” şeklinde ihbarda bulunduğu ve bu ihbarın önce İstanbul İl jandarma Komutanlığına, sonrasında da İstanbul Emniyet Müdürlüğüne bildirildiği anlaşılmıştır.
Soruşturmada, Emniyet Genel Müdürlüğünün her yıl güncellenen terör örgütleri listesinde yer almayan, örgütlenme biçimi, amacı ve faaliyetleri açısından bilinen terör örgütlerinden önemli farklılıklar gösteren, daha önce bir ceza davasına konu olmamış Ergenekon isimli Terör Örgütüne ulaşılmıştır.
Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından, örgütün yapılanması ve faaliyetlerine yönelik elde edilen bilgi ve tespitler doğrultusunda hazırlanan iddianame mahkemenizin 2008/209 esas sayılı dosyasında yargılama halen devam etmektedir.
Soruşturma sürecinde elde edilen örgütsel nitelikli dokümanları, gizli tanık ifadeleri ve adli teknik takip çalışmaları; hiyerarşik ve farklı toplumsal katmanlara nüfuz etmeye odaklı örgütlenmenin göstergelerini oluşturmuştur.
30.06.2008 tarihine kadar gerçekleştirilen operasyonlarda birçok şüphelinin ev ve işyerlerindeki aramalarda elde edilen ERGENEKON ANALİZ YENİ YAPILANMA YÖNETİM VE GELİŞTİRME PROJESİ İSTANBUL 29 EKİM 1999 - LOBİ ARALIK 1999 - OLUŞUM ARALIK/1999 - FUNDAMENTALİST TERÖR İSTANBUL 27 MART 2000 - ULUSAL MEDYA 2001 İSTANBUL / ARALIK 2000 - ŞİRKET KÖSTEBEKLER GÖZLEM ANALİZ İSTANBUL / ARALIK 2000 - MİT MEDYA VE AJAN GAZETECİLER İSTANBUL / ARALIK 2000 - İŞÇİ PARTİSİNİN TÜRK VE KÜRDÜ BİRLİKTE ÖRGÜTLEME TASARIMI ANALİZ İSTANBUL 7 NİSAN 2000 - ÖRTÜLÜ FAALİYETLER BİR İSTANBUL 6 NİSAN 2000 - DEVLETİN YENİDEN YAPILANMASI ÜZERİNE 25 KASIM 1999 isimli dokümanların incelenmesi teknik takip çalışmaları, gizli tanık beyanları ve elde edilen deliller doğrultusunda,
Ergenekon Terör Örgütünün; bazı TSK mensubu ve sivil şahısları kullanarak, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ ün adını, ilke ve inkılâplarını suistimal ederek, illegal kazanç, gizli istihbarat, legal ve illegal faaliyetler, terör dünyasına yön vermek amacı ile naylon terör örgütü kurmak, mafyayı re-organize ederek kullanmak, naylon şirketler oluşturma, suikast ve propaganda gibi yöntemler vasıtası ile bir örgütlenme oluşturup, gizlilik prensipleri altında Türkiye Cumhuriyetinin devlet kademelerini ele geçirip, örgütün amaçları doğrultusunda bir devlet yapısı kurmak, başıboş gezen şahısları amaçları doğrultusunda kullanmak, medyayı ele geçirerek devletin yeniden yapılanması çerçevesinde kullanmak, oluşturulacak sivil toplum kuruluşları vasıtası ile propaganda yapmak, kuvva-i milliye, ulusal güç birliği adı altında faaliyet yürüten dernekler ve güvenlik şirketleri kurarak bunlar vasıtası ile istihbarat toplamak, gibi yöntemler ile devleti yeniden yapılandırma amaçları doğrultusunda faaliyet yürüttüğünün anlaşıldığı,
Şüpheliler Barbaros Hayrettin Altıntaş, Hasan Atilla Uğur, Birol Başaran, D.Ali Özoğlu, Kemal Aydın, Osman Gürbüz, İbrahim Özcan, M.Şener Eruygur, Sinan Aydın Aygün, Ahmet Hurşit Tolon Ve Levent Ersöz,Tunç Akkoç, Ercüment Ovalı, Hamza Demir, Muhammet Murat Avar, Siyami Yalçın, Ufuk Büyükçelebi, İlker Güven Adnan Türkkan, Erol Mütercimler, ve Hatice Bahtiyar ait işyeri ve ikametlerinde yapılan aramalarda çok sayıda yazılı doküman, elektronik malzeme, 11 adet tabanca, 2 adet av tüfeği, 1 adet baston tüfek, çeşitli çap ve ebatta 1036 adet fişek, 28 adet kovan, 18 adet şarjör 2747 adet CD/DVD, 300 adet disket, 95 adet bilgisayar, 27 adet flash disk, 22 adet hafıza kartı, 260 adet videokaseti, 46 adet teyp kaseti, 99 adet ajanda, 27 adet telefon fihristi ve çok sayıda Devletin güvenliği, iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken GİZLİ BELGELER ele geçirilimiştir.
Şüpheli şahıslardan Ayışığı, Yakamoz, Eldiven isimli darbe girişimine yönelik hazırlanan slaytlar ele geçirilmiş ve ayrıca Cumhuriyet Çalışma Grubu adı altında illegal bir yapılanma kurdukları anlaşılmıştır.
Ergenekon Terör Örgütüne yönelik yürütülen soruşturma devam etmekteyken, 12.08.2008 günü saat 18.20 sıralarında emniyete yapılan ihbar üzerine13.08.2008 günü arama yapılan aramada; 2 adet Kalashnikof marka tüfek, 8 adet uçaksavar mermisi, 2 adet tabanca, 3 adet av tüfeği, bahse konu silahlara ve çeşitli ebatlara haiz 1218 adet Fişek, 1034 adet Kovan, 9 adet Şarjör, 4 adet el telsizi, 1 adet dürbün, 1 adet ses kayıt cihazı, 52 adet Vhs, Beta, Mikro ve Ses kaseti, çok sayıda yazılı doküman ve 1367 gram esrar elde edilmiştir.
Elde edilen malzemeler neticesinde iş yeri sahipleri Muzaffer ÖZTÜRK’ün 13.08.2008 günü, ihbarda adı geçen Arif DOĞAN’ın 14.08.2008 günü gözaltına alındıkları ve tutuklandıkları,
Şüpheli M. Şener ERUYGUR’ un ADD Genel Merkezindeki ofisi ve şüpheli Hurşit TOLON’un Ankara ilindeki ikametinden elde edilen CD’lerin içeriğinde, Cumhuriyet Çalışma Grubu adıyla faaliyet yürüten bir yapılanmanın kuruluş, teşkilatlanma ve çalışmalarına dair çok sayıda doküman bulunmuştur. Adı geçen grubun, Aralık 2003 tarihinde dönemin Jandarma İstihbarat Başkanı Emekli Tuğgeneral Levent ERSÖZ’ ün talimatıyla İstihbarat Başkanlığı bünyesinde İstihbarat Yönetim Şube Müdürlüğü adıyla kurulduğu anlaşılmaktadır.
Yapılan incelemelerde; grubun görev ve faaliyetleri ile ilgili çeşitli tarihlerde hazırlanmış olan rapor ve sunumlara rastlanmıştır. Bunlardan “Cumhuriyet Çalışma Grubu Teşkilat ve Faaliyetleri” adlı sunumda grubun kuruluş gerekçesinin anlatıldığı slaytta yer alan ifadeler, operasyon kapsamında ele geçirilen özel istihbarı bilgiler, psikolojik harekat planları ve fişleme çalışmalarının hangi kapsamda yürütüldüğü konusuna açıklık getirmektedir.
“Cumhuriyet Çalışma Grubu Teşkilat ve Faaliyetleri” adlı sunumda “Vakit Gazetesinin Saldırılarına Karşı Alınacak Tedbirler” başlığı altında yer alan “İllegal Faaliyetler” bölümünde silahlı eylem, sabotaj, adam kaçırma vb. yollara başvurulması gerektiği yönündeki ifadelerin bulunduğu görülmüştür.
Devletin en temel kurumlarından biri olan ve sorumlu olduğu bölgede illegal faaliyetlerle mücadele ile görevli olan Jandarma Teşkilatı içinde yer alan bir grubun, suç teşkil eden illegal eylemleri bir yöntem olarak benimsemesi ve bunu resmi bir sunumda açıkça ifade etmesinin ortaya koyduğu tehdit ve tehlikenin büyüklüğü, kurumlar içerisinde örgütlenmiş illegal yapılarla mücadelenin aciliyet ve önemini kaçınılmaz bir şekilde ortaya koymaktadır.
Ergenekon Terör Örgütü içerisinde faaliyetlerde bulunduğu tespit edilen ve örgüte yönelik yapılan çalışmalarda gözaltına alınan şüphelilerle irtibatları tespit edilen şahıslara yönelik yürütülen çalışmalar sonucu 18.09.2008 günü 9. Ağır Ceza Mahkemesinin kararı doğrultusunda İstanbul, Ankara, Kırklareli, Sakarya, Hakkâri, İzmir, Elazığ ve Mersin illerinde başlatılan operasyonlarda toplam on dokuz (19) şüpheli gözaltına alınmıştır.
12.06.2007 tarihinde Ümraniye’de ele geçirilen el bombaları sonrasında ortaya çıkartılan ve Ergenekon yapılanması içerisinde oldukları tespit edildikten sonra yakalanan şahıslardan elde edilen örgütsel doküman niteliğindeki belgeler, iletişim-bilişim malzemelerinden elde edilen bilgi ve dokümanlar, teknik takip çalışmalar sonrasında ele geçirilen her türlü bilgi ve belgenin incelemesi sonrasında, bu örgütle ilişki içerisinde oldukları yönünde kuvvetli deliller elde edilen şahıslar ile irtibatları tespit edilen;
Mehmet Ali ÇELEBİ, Yaşar TOZKOPARAN, Noyan ÇALIKUŞU, Eren MUMCU, Hasan Hüseyin UÇAR, Hamza DEMİR, Rıfat DEMİR, Rıfat YILDIRIM, Mahmut OĞUZ, Kurtça BEKTAŞ ve Süleyman SOLMAZ, Doğukan YORULMAZ, Mahmut oğuz Kazancı ve Levent TEMİZ On Dokuz (19) şüpheliye ait işyeri ve ikametlerinde yapılan aramalarda çok sayıda yazılı doküman ve elektronik malzeme, 4 adet tabanca, 2 adet şarjör, 63 adet fişek, 26 adet kovan, 5 adet renkli torba içerisinde kimyasal madde (uyuşturucu), 1839 adet CD/DVD, 144 adet disket, 23 adet bilgisayar, 6 adet flash disk, 9 adet hafıza kartı, 156 adet videokaseti, 40 adet teyp kaseti, 5 adet ajanda, 130 adet dergi ( aydınlık(5) ,köklü değişim (104), Türkeli (7), kuvvai milliye (1)…vb) ele geçirilmiştir.
Mahmut OĞUZ, Süleyman SOLMAZ, Kurtça BEKTAŞ, Rıza DEMİR, Rıfat YILDIRIM isimli şüphelilerin birlikte hareket ettikleri, Hizb-ut Tahrir gurubu içerisinde yer aldıkları, belirli aralıklarla toplantılar yaptıkları ayrıca yapılan aramalarda Hizb-ut Tahrir terör örgütüyle ilgili çok sayıda doküman, dergi, kitap bulunarak el konulmuştur. Kitapların bazılarının yasak yayınlardan olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan soruşturmada tutuklanan askeri personel olan Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin Süleyman SOLMAZ ile irtibata geçtiği, bu şahıstan Hizb-ut Tahrir le ilgili kitap, dergi ve CD aldığı, daha sonra bu dokümanların Neriman AYDIN’ ın evinde yapılan aramalarda ele geçirildiği anlaşılmıştır. Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin, Süleyman SOLMAZ ile olan irtibatı sırasında kendisini başka isimle tanıttığı, askeri personel olduğunu söylemediği ve muhasebeci olduğunu anlattığı tespit edilmiş olup, bu şahısla görüşmeler yaptığı ve toplantılar yapmak üzere sürekli telefonlaştıkları anlaşılmıştır. Bu konuyla ilgili telefon görüşmeleri dosyaya konulmuştur.
Dostları ilə paylaş: |