d-Örgütsel İrtibatlar
Tape No:4309 da kayıtlı 18.03.2008 günü Saat:21.35’de Hurşit TOLON ile yaptığı görüşmede özetle; U.M. Büyükçelebi’nin “Ben Perşembe günü Ankaradayım sizi ziyaret edebilir miyim” dediği, H. TOLON’un “Akşam üstü görüşürüz Cuma sabahı 7 de Bursaya hareket ediyorum ama akşamleyin görüşürüz” dediği, U.M. Büyükçelebi’nin “Görüşürüz peki. 1 NUMARAYI BİR ZİYARET ETMEK İSTİYORUM müsait olur mu acaba” dediği, H.T.’un “Sormam lazım” dediği, U.M. Büyükçelebi’nin “Bir sorarsanız, ben Perşembe Cuma ordayım ikisinden randevu verirse bir” dediği, H. T.’un “…Böyle bir niyeti var sizi aramayı düşünüyor derim oldu mu” Yani ben talep ediyor olmam da böyle bir niyeti var oldu mu” dediği, U.M.Büyükçelebi’nin “Hala beni seviyor herhalde değil mi” dediği, H. T.’un “Dedim ama bak şimdi inanmıyorsun bana seviyor tabi ya hatta söyledim ya adamcağıza” dediği, U.M.Büyükçelebi’nin “Şimdi görmem lazım. BİR TAKIM BİLGİLER DE VAR. BİR ŞEYLER KONUŞMAM GEREKİYOR KENDİSİ İLE” dediği,
Tape No:63052 de kayıtlı 8.04.2008 günü saat:13.19 da Hurşit TOLON ile yaptığı görüşmede U.M.Büyükçelebi’nin “Değerli paşam ben BİR NUMARAYA GİTMEK İSTİYORUM ÇOLAKOĞLUNA DA, geçen hafta ben ben… haber vercem dedi. Bi ziyaretine gitmek istiyorum” dediği, H.T.un da “Söyleyim söylerim söylerim ben” şeklinde cevap verdiği,
Şüpheli her ne kader 1 NUMARA diye bahsettiği şahsın Y.B. olduğunu ve yine bir numara diye bahsettiği şahsın Genel Kurmay Başkanlığı Genel Sekreteri S.Z.Ç.olduğunu beyan etmiş ise de, görüşme içeriğinde ÇOLAKOĞLUNA demek suretiyle başka bir şahıstan bahsettikleri anlaşılmaktadır. Çünkü Y. B. ile görüşmek için Genel Kurmay Başkanı veya direk ismini söylemeyip 1 numara deyip sonraki görüşmede de ÇOLAKOĞLUNA da bir numara Tape No:6484 de kayıtlı 09.05.2008 günü saat: 10.05 te S.Z.Ç. ile yaptığı görüşmede; S. Z.’nin “Şimdi o komutan sizi yirmi yirmidördü haftası içerisinde bir zamanda şey yapacak kendisi bu Nato toplantısına gidiyo… kabul edecek onu biz size şey yapacaz koordine.Bu arada dedi ki Ufuk beye benim selamlarımı söyle.” dediği şeklindeki görüşme içeriği göz önüne alındığında savunmasıyla çelişki oluşturmaktadır. Çünkü şüpheli U.M. BüyükçelebiNİN istediğinde doğrudan kendisi aramak suretiyle dediği şahıslarla görüşüp randevu alabildiği bu randevularda Ahmet Hurşit TOLON a ihtiyacının bulunmadığı, anlaşılmaktadır.
Tape No:6458 de kayıtlı 09.04.2008 günü saat:20.07 de Serhan..? ile yaptığı görüşmede; U.M.Büyükçelebi’nin “Tam şey bu, Kürt operasyonu ha, sana söyleyeyim.” dediği, Serhan’ın “Tamam işte bak Kürtler kurtulacak bizden.” demesi üzerine U. M. Büyükçelebi’nin “Bence de kurtulacak, bizim ne bela olduğumuzu bilmiyor onlar.” Dediği Bu görüşmede o tarihlerde İlhan SELÇUK’un o da alındı dediği operasyonun ERGENEKON olduğu ve buna karşılık olara “Bence de kurtulacak, bizim ne bela olduğumuzu bilmiyor onlar” diyerek gözdağı vermeye çalıştığı ve ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ ile arasındaki irtibatı ortaya koyduğu anlaşılmaktadır. .
Tape No:6459 de kayıtlı 09.04.2008 günü saat: 20.15 te Serhan..? ile yaptığın görüşmede; ERGENEKON oparesyonuna ve Devlet büyüklerine küfrüler edip suroşturmayı yapan ve dinleyen görevlileri tehtid ettiği,
Tape No:6337 de kayıtlı 17.05.2008 saat:15.06 da Ufuk BÜYÜKÇELEBİ ile A. Hurşit TOLON arasındaki görüşmede özetle; U.Büyükçelebi’nin “…efendim sinirden hop oturup hop kalkıyoruz ..” “Görmediniz mi bu Fikri Sağlar denen ahlaksızın yazdığını” dediği, A.H. T.’un “Bende iki yi aradım ya buna bir çok ağır tepki gösterin dedim.” “Şimdi bu aşamada her türlü şeyi yapacaklarından hiç endişen olmasın tabi.” “İyi yaptın iyi yapıyorsun tabi. Şey anlattı mı arkadaş görüştüğümüzü anlattı mı?” “… buradaki müşterek dostumuzla da çalışmalarımız sürüyor dünde beraberdik hep yarım gün” “Öyle durmuyoruz yani” “Bilesiniz. Siz buraya gelmiyormusun” dediği, U. Büyükçelebi’nin “..haber bekliyorum geleceğim bu 20 si ile 24 arası sizi muhakkak ziyaret edeceğim” “Atatürk boşuna dememiş zeki Türk milleti diye bu salak insanları nasıl ayağa kaldırayım diye” dediği, A.H. TOLON’un “Ha onu bilerek söyledi zaten” “Türk milleti çalışkandır diyor yahu” dediği, U. Büyükçelebi’nin “Ne çalışı tembel salak şerefsiz satılmış hepsi var” dediği, A.H. TOLON’un “..Neyse şimdi canım, .. bunu ortaya koyan şerefsiz ahlaksız namusuz haysiyetsizdir ispat edemeyen” dediği, U. Büyükçelebi’nin “Öyle dedim zaten ispat edeceksiniz bunu dedim hemen açık ve net” dediği,
Tape No:6360 da kayıtlı 06.06.2008 saat:19.40 da U.BÜYÜKÇELEBİ ile A. H. TOLON arasındaki görüşmede özetle: U.Büyükçelebi’nin “Akşam siz erken çıktınız bir Allah ısmarladık demek için aradım bulamadım göremedim Yaşar Paşayıda göremedim” dediği, A.H. TOLON’un “Nasıl memnun kaldınız mı” “… ben kısmet olursa dönüyorum yoldayım şimdi” dediği, U.Büyükçelebi’nin “Tamam efendim var mı bir isteğiniz” dediği, A.H.TOLON’un “… eğer imkan olursa o söylediğim çocuk için bir bakarmısın duruma” “… efendim sağolun” dediği, U.Büyükçelebi’nin “O beni bir arasın yalnız bir konuşayım kendisi ile” dediği,
Tape No: 6512 de kayıtlı 09.06.2008 günü saat:23.13 te T.A. ile U.M. Büyükçelebi’nin yaptığı görüşme de; U.M.Büyükçelebi’nin “…İyi Aydın DOĞAN için iyi şeyler duymuyorum da onu ben sana söyleyim. Bu petrol kaçakcılığı işi patlayacak” dediği, T.’ın “Tabi tabi Erhan GÖKSEL de dün söyledi dikkatini çektimi.”dediği, U.M.Büyükçelebi’nin “Biliyorum biliyorumda başka yerlerdende patlayacak. AKP patlatacak işi. Petrol kaçakcılığını dışında başka ..Başka bişey işte onu ben sana söylerim geldiğimde. Başka bişey sen biliyosun biliyosun..” dediği konuşmaya Talat’ Atillanın bir röportaj yaptığını ve röportaj yaptığı şahısın A. DOĞAN’ın petrol kaçakçılığı yaptığını iddia ettiğini, bir dönem A. DOĞAN’ın gazetesinde çalıştığı için kendisini tanıdığını, A.DOĞAN’a isnat edilen Petrol kaçakçılığı suçlaması dışında aldığı bir arazi yüzünden bir sıkıntı yaşayabileceğini söylemeye çalışarak başka gazetecileri de yönlendirme gayreti inde olduğu,
Tape No:1448, 16.11.2007 tarihli Sami HOŞTAN ile M.ŞEHİRLİ arasındaki telefon görüşmesinde özetle;Mehmet’in “Bu orospu çocuğu Ufuk var ya Ufuk bir tane orospu çocuğu hani” dediği, Sami’nin “Hangi Ufuk” dediği, Mehmet’in “Yardım ettik ya hani ettin ya yardım orospu çocuğu bu Tercüman'da şimdi eski Ufuk” “He he orospu çocuğu bizi iki gündür beni yazıyor şimdi” dediği, Sami’nin “Ne diye” dediği, Mehmet ‘in “Yani dünde yazmıştı bigün ben bişeyler oldu da ondan sonra dün diyor işte onu diyor Ömer bi davada savcıya komplo yapmıştı diyor ceza evini düştü ondan sonra bi de bugün yine gazmış şey diyor yani gene arka arkaya ibne ya şu orospu bundan aldık mı biz o verdiğimiz parayı” dediği, Sami’nin “Yok ya” dediği, Mehmet’in “Beni yazıyor şimdi savcıya diyor şey yapmıştı diyor şantaj yapmıştı diyor” dediği, Sami’nin “Telefonun var mı onun” dediği, Mehmet’in “Şimdi ben telefonunu bulucam vericem sana onun” “He şimdi ibne hürriyetçileri koruyor dün hürriyetçilere kötü yazıyordu ben ilgili beni arkasına da geçirmiş ama işte bu gazetecide şey diyor ondan sonra Ömer toparlandı savcıya şey yapmış diyor komplo yapmıştı diyor orospu çocuğu bugünde başka türlü yazıyor” “Kötü abi dünkü de kötü yani şimdi yani biz komple kimseye yapmadık biz işimizi yaptık yani” dediği,
Tape No:1449, 16.11.2007 tarihli Sami HOŞTAN ile M.Ş. arasındaki telefon görüşmesinde özetle;Sami’nin “Şimdi bu ben şimdi ben bunla konuştuğum zaman yarında bunu yazmasın dayı sana telefon açtırmış ... seninle ilgili ...” dediği, Mehmet’in “... ne diyecekler borcu var sana abi ne demek ya borcumu istiyorum de ne diyecek sana” dediği, Sami’nin “Neydi onun ismi” dediği, Mehmet’in “Ufuk” dediği, Sami’nin “Ufuk ha tamam” dediği,
Tape No: 1450, 16.11.2007 tarihinde Sami HOŞTAN ile M.Ş. arasıdaki telefon görüşmesinde özetle; Sami’nin “Ulan yaparsın amına koyayım bi ton şeylik yaparsın yeter ki kızmayısın dedim ki Ufuk ne yapmak istiyorsun sen dedim kardeşim dedim” “Yani beraber abi sen bilmiyor musun dedi ben dedi benim kontrol bende değil internetten alınan şeyleri çocuklar bilmem ne ben iki gündür Ankara'dayım bu haberleri” dediği, Mehmet’in “Yalan” dediği, Sami’nin “Dedim ki Ufuk bu işleri bu işleri kimseye faydası yok ayıp dedim bi defa hep beraber abi tamam dedi anladım dedi abi seni özledim işte dedi bi oturalım falan filan dedim ki ayıp dedim böyle şeyler Ufuk iş iş dedim yani beraber olduğumuz insanlarla beraber olduğu insanlar şimdi karşı karşıya geliyor dedim ayıp dedim böyle şey sana da yakışmıyor dedim ya sen dedim yazı işler müdürü değil miydin dedim o zaman kardeşim abi” dediği, Mehmet’in “Oranın şeyi Tercüman 25 bin satıyor 27 bin önemli değil de ne gerek var bunlara yalakalık yapıyor öbür tarafa hürriyete yalakalık yapıyor ibne” dediği, Sami’nin “Yalaka adamı yalaka ... kadar biliyor musun hiç değişmez haftaya dedim görüşürüz dedim yine bi abi oturalım falan filan dedi iyi dedim görüşürüz…Sami’nin “Dedim dedim yani hiç yakışıyor mu dedim yani” dediği,
Şüpheli beyanında Arnavut sami kod Sami HOŞTANı tanıdığını beyan etmiş olup bu görüşmelerden de Arnavut sami kod Sami HOŞTAN ın yardım ettiği anlaşılmaktadır.
Tape No: 6329, 09.05.2008 tarihinde A. Hurşit TOLON ile A.ATAKLI arasındaki telefon görüşmesinde özetle; Hurşit’in “Hayır ben aradım şimdi biraz önce o dünkü bize ilettiğiniz konu ile ilgili olarak Tercüman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ufuk BÜYÜKÇELEBİ ili görüştüm o benim dostumdur” “Efendim konuyu anlattım fevkalede enterese oldu ama sizin tabi özel bir konumunuz var onuda kısaca söyleyeyim biz dedi ismi kullanmayız” dediği, Aynur’un “İsmi kullanmadan bence yazsınlar çünkü” dediği, Hurşit’in “Hayır şimdi anlatacağım size ne olacağını söyleyeceğim size şimdi ismi kullanmayız biz dediler ancak bizi bir telefon ile ararda nerde olduğunu nasıl olduğunu ne zaman olduğunu efendim bize ayrıntıları verirse biz onu fevkalede program yaparız dediler” dediği, Aynur’un “Tamam” dediği, Hurşit’in “Daha doğrusu Haber yaparız dediler şimdi ben numarasını vereceğim” dediği, Aynur’un “Tamam” dediği,
Şüpheli Ahmet Hurşit TOLONUN haber yaptırmak için Ufuk Mehmet BÜYÜKÇELEBİ ye talimatlar verdiği anlaşılmaktadır.
Tape No: 6319, 05.05.2008 tarihinde A. Hurşit TOLON ile S. ile yaptığı görüşmede. S.’in “Tümgeneral S.” dediği, Hurşit’in “Yanaklarından öperim” dediği, ..“: Birincisi bu birde şey gelmek istiyor Tercümanın başındaki olan” dediği, S.’in “Komutanım görüştük komutanında onayını aldım gibi ama 23 ne kadar dolu komutan” dediği, Hurşit’in “Tamam söyleyeyimde” dediği, Salih’in “Ufuk bey ...” dediği, Hurşit’in “Şimdi ben seni rahatsız ediyorum bana diyor ki ya kardeşim sevilen sayılan insanlarsınız işte UFUK için söyledim o takdir sizin oldu mu canikom” dediği,
Görüşme içeriğinden Ahmet Hurşit TOLON’un şüpheliye üst düzey askeri makamlara lanse ederek randevu almasını sağladığı anlaşılmaktadır.
Tape No: 6316, 15.05.2008 tarihide A. Hurşit TOLON ile M. E. Ç. arasındaki telefon görüşmesinde özetle; Hurşit’in “Şimdi her tarafta bu Ulus Gazetesinin yaygınlaşması için bir platform olarak yani Türkiyedeki tüm kadın platformlarını bir araya .. ben bütün Garnizonlara vesayre filan iletiyorum onlarlada zaman zaman görüşüyorum biliyorsunuz bir vatansever adam çıktı üstlendi işte aslında Gazeteci değil bu oktay bey dünyanın masrafını yapıyor… Emin’in “Yani zor bir olay hani var olan bir gazeteye böyle asılmak bence daha şey olur” dediği, Hurşit’in “İşte yani şöyle söyleyeyim şimdi onuda söyleyeyim o zaman size Tercümanı biliyorsunuz” dediği, Emin’in “Tercüman tutmadı yanı” dediği, Hurşit’in “Tercümanın öyle yanını okudunuz mu Ufuk varya Ufuk çağırdılar onu Ufuğa değil esas Patrona dediler ki bu yayınlanmasın o kadarını biliyorum bu artık yayınlanmasın dediler” dediği, şeklindeki görüşme içeriğinden gaztenin nezaman çıkacağından nerelerde satılacağına kadar bizzat ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN üst düzey yöneticileri tarafından belirlendiği medyanın kontrol altına alınması prensibininde uygulandığı anlaşılmaktadır.
Tape No:6260, 27.03.2008 tarihinde A. Hurşit TOLON ile S.T. T. arasındaki telefon görüşmesinde özetle; .. Hurşit’in “Ha bu şeyi o zaman ben çağırıyorum şeyi Turhan ı haftaya” dediği, S.’nın “O..... evet. Şimdi diyorki Tercüman ın istediği şu, sivil toplum kuruluşlarından istiyoruzki bunlar, bu kişiler hedef gösteriyorlar, niçin savcılar siz niye bunları hedef gösteriyorsunuz diye, onları niye bir sorgulamıyor madem öyle. Madem biliyorlar” “Peki siz bunu plat, mükemmel, siz bunu platform adına söylüyorsanız ben bilgiyi danışmanımız veriyor İstanbul a diyeyim. siz direkt Ufuk Bey e vereceksiniz değil mi?” dediği, Hurşit’in “Hayır şimdi arayacak beni, bunların Ankara temsilcisi arayacak beni” dediği, Selda’nın “Yani söyleyelim mi platform adına öyle bir şey ...” dediği, Hurşit’in “Platform adına demeyin, şimdi platform adına derseniz eksik olur. Şahsım adına söylüyorum dersiniz, platformu konuşuruz, akşam üstü söyleriz” dediği, şeklindeki görüşme içeriğinden şüpheli ufuk Büyükçelebi’nin sivil toplum kuruluşlarından gazete ile alakalı taleplerde bulunduğu ve bunun üst düzey yönetici Ahmet Hurşit TOLON’a iletildiği anlaşılmaktadır.
Dostları ilə paylaş: |