Şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin Ankara ili Yenimahalle ilçesi Prof.Dr.Ahmet Taner KIŞLALI Mah. Hayranbolu caddesi konut apartmanı S-A 6/29 sayılı adreste yapılan aramada;
1-“Aslı BERK” yazılı içersinde, "HAKAN ABİ" isimli klasör içersinde; "Recep Tayip ERDOĞAN m başkanlığında kurulan 59. AKP hükümetinin portesi" başlıklı belgede ve eklerinde bulunan belgelerde, Bakanlar, milletvekilleri, bürokratların isimlerinin bulunduğu, her ismin altında şahıslarla ilgili bilgiler verildiği, bu bilgilerde "cemaatçl tarikfitçi, şeriatçı, Kürtçü, mason" gibi fişlemeler yer aldığı,
2- Üzerinde “belgelerim” yazılı CD içeriğinde, Neriman AYDIN’ in çeşitli şahıslar hakkında' hazırlanmış bilgilerin olduğu,
3-Üzerinde “Neriman AYDIN” yazılı CD içeriğinde Neriman AYDIN tarafından Sevgi ERENEROL, Rauf DENKTAŞ, Sayın (E.Albay) Hüseyin MÜMTAZ, Sayın Nuh Mete YÜKSEL, JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Yrb. Müfit Bey'in Dikkatine), Sayın Prof.Anıl ÇEÇEN, Ankara, 19.08.2003 BÎLGÎ NOTU (paşa ile yapılan görüşmeye hatırlatma notu), Sayın Tayyip YELEN (UGB Yeniden Kuvay-ı Milliye Genel Sekreteri), Org. Şener ERUYGUR JANDARMA GENEL KOMUTANI, E Jan. Tuğgeneral Veli Küçük, Sinan AYGÜN ATO BAŞKANI. Saym Dr.Necip Hablemitoğlu, Sayın Doç.Dr.Şengül Hablemitoğlu, Saym Orhan AĞAÇLI, Sayın Erol MÜTERCİMLER, Sayın Binbaşı Selim BAŞ, Saym ATİLLA İLHAN, JD.KD.ALBAY CENGİZ YILDIRIM, Saym Kemal Aydın, Sayın Namık Kemal Zeybek, Sayın Mustafa KİMLİ USİAD GENEL BAŞKAN YARDIMCISI, Sayın Hugo Chavez VENEZUELA DEVLET BAŞKANI, Sayın Muharrem KILIÇ CHP Malatya Milletvekili, Sayın Selami YİĞİT CHP Kars Milletvekili, Sayın Tümgeneral Sabri DEMIREZEN gibi daha birçok şahsa yazılmış davet mektupları,
4- 5 sayfalık "Selamlar" ibaresiyle başlayıp "Not lütfen bu notum isi bitince imha edilsin " şeklinde biten, yine ekinde el yazısı ile yazılmış dini içerikli notlar bulunan evrak,
5- 4 sayfadan oluşan, "Sevgi ERENEROL, Türk Ortodoks kilisesi, ... Babası papa Eftim'e madalya verilmiştir" şeklinde el yazısı ile bazı notlar bulunan doküman,
6- 6 sayfalık oluşan "Org.M.Şener ERUYGUR Jandarma genel Komutanı Ankara 05.03.2004" başlıklı belge,
7- “HÜKÜMET DEVİRME TEKNİĞİ” isimli Varlık Yayınları tarafından çıkarılmış Cruzıo MALAPARTE tarafından yazılmış 187 sayfadan oluşan kitap elde edilmiştir.
Şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ’ den el konulan dokümanların yapılan incelemesinde;
“Org. M. Şener ERUYGUR Jandarma Genel Komutanı Ankara 05.03.2004” ibaresiyle başlayan “…bu hareketten kararlıyız paşam bilgilerinize arz ederim.” ibaresiyle biten 6 sayfa bilgisayar çıktısı dokümanın içeriğinde; 05.03.2004 tarihli Neriman AYDIN imzalı Mehmet Şener ERUYGUR’a hitaben yazılmış 6 sayfalık yazının ilk bölümlerinde Neriman AYDIN’ın 1996–1999 yılları arasında Almanya’da bulunan Ziraat bankası Köln Şubesindeki görevi süresinde şahit olduğunu söylediği iddialarla ilgili yazıların bulunduğu, PKK’lıların ve Milli Görüş teşkilatlarının bu bankaları kullanarak Türkiye’deki yandaşlarına yüklü miktarda para aktardıkları, bu duruma Alman Hükümetinin seyirci kaldığı ve destek verdiği, Almanya’daki Ziraat Banka Şubelerinin Türkiye’nin değil, Almanya’nın menfaatleri doğrultusunda yönetildiği şeklinde iddiaların bulunduğu, dökümanın 5. sayfasında M. Şener ERUYGUR’a hitaben “… Türk Milletine gizli öncülüğünüz bunların defterlerini dürmemize yetecektir.”şeklinde ifadelerin yer aldığı, dokümanın devamında Kıbrıs’ın önemli olduğunu ve sahip çıkılması gerektiğini içeren ifadelerin bulunduğu, dokümanın son kısmında “Not: Paşam, size Ağustos 2003 ayında bahsettiğim Türk Ulusunu uyandırma hareketimize devam etmekteyiz ve son derece olumlu sonuçlar almaktayız. Bu harekette kararlıyız Paşam. Bilgilerinize arz ederiz…? yazdığı,
(1) den (3) e kadar numaralandırılmış “Selamlar şu an son 10 yıldır” ibaresiyle başlayan “Not lütfen bu notu işi bitince imha edilsin” ibaresiyle biten yazının sonunda herhangi bir isim ve imza bulunmayan 3 sayfalık bilgisayar çıktısı dokümanın içeriğinde; Doğu kırsalında (arkadaşları olduğunu belirttiği) birçok Devrimci Yol ve sempatizanı ile Tikko ve sempatizanı grubun Kürt gruplarla çatışmaya girerek savunma ve saldırı içersinde yer aldıklarını ve hayatlarını kaybettiklerini, Türk sosyalist grupları Türk askeri adı altındaki Oligarşik yapıdan ayrı olarak kendi silahlı kuvvetlerini oluşturduğunu, bu insanların asker ile aynı kulvarda olmamak için de ellerinden gelen çabayı verdiklerini, askerle çatışmamak için bazen kendilerini lav ettiklerini, bazen çıkmaza girdiklerinde bölgeyi terk ederek askeri karşıtı olmadıkları gibi yanlısı da olmadıklarını tercih ettiklerini belirtmekte yazının ilerleyen bölümlerinde Genel Kurmay için “kendini yaşadığı coğrafyadan ayrı bir kimlik ve statüye bürüyerek halkının her geçen gün köleleştirilerek sermayeye hizmet etmesine çalışanlar” değerlendirilmesinde bulunulduğu, yazının ikinci sayfasında yazıyı yazan kişinin kendisini “Kemal Abi” diye bahsettiği kişinin içerisinde bulunduğu, zaman zaman sohbetler yapılan bu kitlenin içerisinde etkin olan yapının ortasında bulunan birisi olarak gördüğünü, yazının 3. sayfasında Kemal AYDIN’ın kişiliğinin kendisi tarafından sorgulanamayacak boyutta olduğunu, Kemal AYDIN’ın ideolojisinin, kimlerle beraber olduğunun ve Kemal AYDIN’ın beraber olduğu insanların onun kadar onurlu ve temiz olup olmadığını sorgular nitelikte soruların bulunduğu ve bu soruların yazının yazıldığı kişi ve Kemal AYDIN tarafından yanıtlanmasının talep edildiği yazılar olduğu,
Dokümanın 1. ve 3. sayfasının arka yüzünde el yazısı ile yazılmış ve bu yazıya cevap olduğu değerlendirilen yazıların bulunduğu,
EK-(3) “İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Sayın Başkanlığına” ibaresi ile başlayıp, “Mehmet Ali ÇELEBİ” ibaresi ile biten 1 sayfadan ibaret olan bilgisayar çıktısı incelendiğinde; İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığına hitaben yazılmış, 11.07.2008 Tarihli, altında Mehmet Ali ÇELEBİ’nin imzası bulunan 1 Sayfalık bilgisayar çıktısı olduğu, Mehmet Ali ÇELEBİ tarafından yazılan dilekçede; tutuklu bulunan Kemal AYDIN ve D.Ali ÖZOĞLU ile ailevi yakınlığı ve dostluk düzeyinde ilişkilerinin bulunduğunu, bu kişilerle olan ilişkilerinin TSK ve komuta kademelerinin bilgisi ve izlemi dahilinde olduğunu, bu kişilerin herhangi bir terörist örgütle bağlantılarının olması durumunda taraflarına bildirileceğini ve bu suretle irtibatlarının olmayacağını, hem kendisinin hem arkadaşlarının bu kişilerle dostluklarının halen devam ettiğini, kendisi ve arkadaşları aracılığı ile Orduya sızma değerlendirilmesinde bulunulmasının şahsı ve TSK açısından telafisi güç sonuçlar doğuracağını, bu insanların vatansever ve dürüst insanlar olduklarını, bunun dışındaki değerlendirme ve yargıların kendilerini üzdüğünü, halen TSK bünyesinde görev yaptıklarını, komutanlarının emir ve gözetiminde tüm ilişki ve dostluklarını devam ettirdiklerini, durum bu şekilde iken bunun dışında yapılacak değerlendirmelerin hem bu kişileri hem de kendilerini ve TSK’yı yaralayacağını belirttiği dilekçe olduğu,
“Hükümet Devirme Tekniği” adında (187) sayfadan oluşan yazarı Curzio MALAPARTE olan Varlık Yayınlarına ait kitap hakkında yapılan araştırmalarda, Söz konusu kitap hakkında şu ana kadar herhangi bir yasaklama ve el koyma kararının bulunmadığı, içeriğinde ise, Bolşevik ve Faşist ihtilalleri gibi örnekler verilip başlıca hükümet devirme hareketlerinin tarihçesinin çizilerek, ihtilal yapanların hükümetlerin hangi zayıf yanlarından yararlandıklarını anlatan kitap olduğu,
EK-(4) “Türk Güv. Güçleri Ortodoks Kilisesi” ile başlayan “kendini ölümsüzleştir” ibaresi ile son bulan 1 den 21 e kadar numaralandırılan el yazısı ile yazılmış notlar incelendiğinde;
9. sayfasında “Veli Küçük hariç KERİNÇSİZ ….ulusalcı”,
17. sayfasında “T.C Devleti aciz değildir onu yönetenler hain ve alçaktır.”,
6. sayfasında “Türk subayı bazı gerçekleri de kabul etmek lazım Güçsüzüz; Soner” yazısının bulunduğu, çeşitli el yazısı ile yazılmış ve bir toplantı sırasında sorulan soruların yazıldığı notlar olabileceği değerlendirilen doküman olduğu,
EK-(5) “Hz. İbrahim” ibaresiyle başlayan “saygı duysun” ibaresiyle son bulan 1 ve 2 numarasıyla numaralandırılmış doküman incelendiğinde;
1. sayfasında Hz. İbrahim’in Hz. İsmail’i kurban etmesi olayı ile ilgili notların yazılı olduğu,
2.sayfasında “Veli Paşanın yemini var içeri girmiş dışarı çıkmış toprağın içine girmiş ne fark eder, %99 yanlış yapıyorsa bu doğru” yazısının bulunduğu el yazısı notların olduğu,
EK-(6) “Neriman Teyze” “Em. Subay + Oktay SİNANOĞLU” ibaresiyle başlayan “madalya vermiştir.” İbaresi ile biten arkalı önlü el yazısı ile yazılmış, 1 den 6 ya kadar numaralandırılmış doküman incelendiğinde;
1 numarası verilen not kağıdında Neriman Teyze (altı çizilmiş), Em. Subay + Oktay Sinanoğlu… okumayacak yazılı olduğu,
3. sayfanın arka yüzünde daire içine alınmış “Türk Vatanı için doğru düşündüğümüzde tehlike teğmenken de var Gnk. Bşk. iken de var, Eşref Paşa’nın hayatına kastedenler T.C. temsil noktasının en yükseğinde oturan Türk Milletini… İşbirliği yapıp rütbesi orgeneral olan bir insana suikast talebinde (tehdidinde olabilir) bulundu” yazdığı,
4. sayfasında “Savaşın maksadı esası yok etmektedir dünde hedef Türk milletiydi bugünde Hedef Türk milletidir… Savaş başlasın da asla savaşırız demek aptalların işidir. İnsan düşüncesi değildir. K.AYDIN.” yazdığı,
6. sayfanın arka yüzünde “Barzani: Kerkük Türk ve Kürt şehridir. Hani Türk yoktu.” “Sevgi ERENEROL Türk Ortodoks Kilisesi M. Kemal’in emriyle kuruldu. Babası Papa Eftim’e madalya vermiştir” yazılı olduğu,
EK-(7) “Yiğitlik” ibaresiyle başlayan arkalı önlü olarak el yazısı ile yazılmış 1 den 4 e kadar numaralandırılmış doküman incelendiğinde;
1. sayfasında “Tayip: Bu alçaklar bunu yapacak devletin onurunu kurtarmak için Tayyip isminin altına ok çıkartılarak bu ülkede asılacaklar….” “Ben M. Kemalin devletinin hangi devasa büyüklükte old. biliyorum ve görüyorum bilmeyenlere ve göremeyenlere güleceğiz görevli olanları da cezalandıracağız” yazılı olduğu, diğer sayfalarında karalama notların olduğu,
2. sayfanın arka yüzünde “ Geniş çaplı operasyona başladık He… dağları …” yazdığı,
EK-(8) “Türk insanı” ibaresi ile başlayıp, “M. Kemal” ibaresi ile biten 1 den 12 ye kadar numaralandırılmış el yazısı ile yazılmış doküman incelendiğinde;
7. sayfasında “ adamlığın ne olduğunu öğrendim. Vatan sevgisinin nasıl bir tat old. Öğrendim K. AYDIN” yazdığı,
9. sayfasında “Şemdinli de T.C isyan çıkarıldı. O isyanda dev. Görevlisi 2 astsubay 2,5 sene hapiste kaldılar. Veli Paşa hakkında ne düşünüyorsunuz” yazdığı,
EK-(9) “G.A: Atatürkçü olduklarını sözleri ile değil” ibaresi ile başlayan, “Ali Çelebi…” ibaresi ile biten arkalı önlü olarak el yazısı ile yazılmış, 1 den 8 e kadar numaralandırılmış doküman incelendiğinde;
1. sayfanın arka yüzünde “milliyetçilik başlığı altında her kim olursa olsun iman ve kanaatlerimizin icaplarını yapacağız” yazdığı,
3. sayfasında “PKK özerklik verin, federe devlet, vatandaşlık” “ etnik- ırkçı savaş, Abdullah ÖCALAN’la Bahçeli Demirel arası fark yok” yazdığı,
8. sayfanın arka yüzünde “Tayyip Erd. İnsanlar standartları yükseliyor da bu devleti M. Ali ÇELEBİ yönettiğinde standart mı…” yazdığı,
EK-(10) “Mustafa Kemal’in Askerleri” ibaresi ile başlayıp “T.C Devleti için” ibaresi ile biten 1 den 10 a kadar numaralandırılmış, el yazısı ile yazılmış doküman incelendiğinde;
3. Sayfasında “Dengir Fırat” “ ABD Diyor ki siz Güney Doğu da Hep birlikte olmadığı için Büyük Kürdistanı kuruyoruz. Birlikte hareket edeceksiniz.” “ölçü” “Atatürk ve Ordu dş lığı yapan ebedi dş nımdır. Gereğini yaparım.” “Kemal Amca” yazdığı,
4. sayfasında “Deniz Gezmiş, Yılmaz Güney (ok çıkartılarak gösterilmiş) Kürtçülük” “Yaser Arafat El Fetih kamplarında eğitim” yazdığı,
5. sayfasında “Eren Uslu” başlığı altında “milletin evlatları bir sürü gibi değil, şanlı şerefli insanlar olarak şan ve şeref yönlendirilebilirler.(ben askerleri sevmem)” yazdığı,
10. Sayfasında “Devlet Diyarbakıra gidip söyledi (işbirlikçilik var), (ok çıkartılarak) Neriman Teyze orada devletin görevini üstlenenler leşlerini bulamayacaklar, (yine ok işareti ile gösterilerek) Başbakan, Cumhurbaşkanı” yazdığı,
EK-(11) “Oktay Sinanoğlu” ibaresi ile başlayan “ Oysa ki” ibaresi ile biten 1 den 7 ye kadar numaralandırılmış arkalı önlü el yazısı doküman incelendiğinde;
1. sayfasında “AB’nin bizden istedikleri ile PKK’nın istedikleri acaba neden kesişmektedir. PKK ya genel af, OHAL ve koruculuğun kaldırılması, Kürtçe radyo ve Tv eğitim koşulları, Kürtlerin ayrı ulus olarak tanımlanması ve anayasaya dahil edilmesi, yerel yönetimlerin güçlendirilip özerk yönetim oluşturma” yazdığı,
1. sayfanın arka yüzünde sol üst köşede el yazısı ile Atilla İLHAN yazılı olduğu, Top Secret Dosya (E. Denizci Kurmay Albay anlatan) 1- Türkiye nüfusuna dikkat edin. Genç nüfusun patlamasına müsaade etmeyin 2- Yer altı kaynaklarının kullanmasına müsaade etmeyin. Güney Doğu Petrol kaynamaktadır. 3- gelişmesine müsaade etmeyin” yazdığı,
2. sayfada “adam yetiştirme” başlığı altındaki yazılarda “ben senin (Celal Bey) namusuna ve ahlakına kayıtsız itimat ederim yazdığı,
4. sayfada “Atatürk ve Laiklik” başlığı altında “Atatürk için gerici( mürteci) doğrudan doğruya başkası tarafından kiralanan din tüccarlarıydı. Örnek: Şeyh Said” yazdığı, diğer sayfalarda el yazısı çeşitli notların bulunduğu,
EK-(12) “İnönü (Ermeni, Hristiyan)” ibaresi ile başlayıp son sayfasında “Ali amca” başlığı altında “makamlarında değildi” ibaresi ile biten el yazı ile yazılmış 1 den 16 ya kadar numaralandırılmış doküman incelendiğinde;
1. sayfasında “İnönü (ermeni, Hristiyan), M.Kemal evi (emri olabilir) İnönü öldürülmesi ile ilgili yazdığı,
4. sayfasında “Salih BOZOK, Cevat AKBAŞ-(Ok işareti ile gösterilmiş) Mason localarına gidiyor” “KKK-Hilmi ÖZKÖK, lağetme kararı aldı yazdığı,
6.sayfasının arka yüzünde “Hilmi ÖZKÖK; egemenlik devredilebilir. Bir kişi de milletin kaderi saklıdır” “%1 şüphenin gereği yapılacak. %99 1 şüpheyi, Kemal amcadan (Kemal AYDIN olduğu değerlendiriliyor) yüzde 1 şüphen varsa kaldırıp atacaksın. Söz konusu değer Türk millettin” yazdığı,
8. sayfanın arka yüzünde “biz ırkçı bir savaşın muhatabıyız” yazdığı,
11. sayfasında Oğuz Doğan Hoca (ok çıkartılarak kemal Amca ile görüşecek yazılmış) Kadir ÇETİNTÜRK (2. sınıf oldu)
13. sayfasında “Çetin YETKİN = Mason” “Ali Amca ile liste (liste daire içine alınmış) yazarlar” “Ata : Dikkat =suikastta 1 gün İzmir’e (izmir’de olabilir) erteleme” yazdığı,
EK-(13) “Yüzdeki sevimlilik yürekteki iyilik” ibaresi ile başlayıp “bu devlet yoksa koruyamayız ( kazıyamayız olabilir)” ibaresi ile biten arkalı önlü el yazısı ile yazılmış 1 den 10 a kadar numaralandırılmış doküman incelendiğinde;
4. sayfasında “biz dünya ile işimizi bitirdik. Ali ÖZOĞLU” yazdığı,
7. sayfasında “Kamuran İNAN” isminin altının çizilmiş olduğu,
7. sayfasının arka yüzünde “ Büyük amaca yürüyüş” başlığı altında DEHAP 20, MHP 60 (ok çıkartılarak) sonuç aynı TC’nin yokluğu mutlak doğru” “ 1-Kemal TÜRK : Tuncay ÖZKAN 2- Emin ÇÖLAŞAN isimlerinin altlarının çizilmiş olduğu,
8. sayfanın arka yüzünde “30 Ağustos 2006 dan … vatanım var Kemal Amca” yazdığı,
10. sayfasında “ M. Kemal’i … öldürtmeyeceğiz. Bu devleti yoksa koruyamayız.(kazıyamayız olabilir)” yazdığı görülmüştür.
Şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin Zicplay marka MP3 çalarında bulunan “V005.WAV” isimli ses dosyası incelendiğinde; 42 dakika 36 saniyeden oluşan ses dosyasının olduğu, ses dosyası incelendiğinde ise; Kemal isimli şahsın (Kemal AYDIN olduğu değerlendirilmektedir) konuştuğu, yine görüşme içeriğinden Kemal isimli şahsın kardeşi olup isminin Neriman olduğu anlaşılan, (Neriman AYDIN olduğu değerlendirilen) bir bayanın da konuşmaya katılarak anlatımlar yaptığı; ortamda bu iki şahsın hitap ettiği en az iki erkek şahıs olduğu ve bu şahısların da konuşmaya zaman zaman katıldığı; ortamda ayrıca bir başka bayanın daha olduğu ve dinleyici olan bu iki erkek şahsın bu bayana anneanne diye hitap ettikleri; yine dinleyici olan şahısların konuşan Kemal isimli şahsa Kemal Amca, Neriman isimli şahsa da Neriman Teyze diye hitap ettikleri; konuşmalardan dinleyicilerin isimleri anlaşılmamakla birlikte Harp Okulu öğrencisi oldukları anlaşılmıştır.
Ses kaydının 16’ncı saniyesi ile 59’uncu saniyesi arasında; Kemal isimli şahsın: Bu ülkenin 70 milyonuna Türküm dedirttireceğim. Şimdi bu benim bunu söyle(anlaşılmadı) sağlam inancımın tam inancımın Allah’tan bu inanca bağlı olarak talebimdi benim şimdi bunu söylediğimde insanların inanmıyor olmasında bir sıkıntı yok” dediği, Neriman isimli şahıs: “Sıkıntı yok Şimdi komutanlar bu insan bunu niye söyledi bu mübarek onun talebiyle söylüyor ya Rabbi cemalini görmek istiyorum ahirete gitmeden görme istiyor yer yüzünde yaşarken ömür süresinde ya Rabbi bana cemalini göster” dediği,
Ses kaydının 07:26’ncı dakika ile 08:39’uncu dakikası arasında; Kemal isimli şahıs: “İşte siyasi tarih bu noktada önemlidir. Siyasi tarih dediğimiz hadise bilgi bu noktaları eğer eleştiremezseniz bu noktaları tartışamazsanız bunların derinliklerine inemezseniz siyasi tarih dediğimiz hadise size hiçbir şey vermez” dediği, Neriman isimli şahıs: “Orada şu başlıyo bütün sonucuyla birlikte önünde duran yüce eser başladığında bu sefer de diyorlar ki biz bunu yıkalım” dediği, Dinleyici erkek şahıs 1: “Allah’ın nizamını yıkmaya çalışıyorlar” dediği, Neriman isimli şahıs: “şimdi bir de o başlıyo” dediği, Kemal isimli şahıs: “şimdi siyasi tarih olayların bu noktasını şimdi emperyalist güçler bizim düşman güçlerimiz işte olayları böyle derinliğinde inceliyoruz” dediği, Neriman isimli şahıs: “onlar oturuyorlar şu yapılan şeyi her gün yapıyorlar” dediği, Kemal isimli şahıs: “her gün yapıyorlar” dediği, Neriman isimli şahıs: “şu anda daha çok yapıyorlar çünkü karşıt bir dava geliyo” dediği, Kemal isimli şahıs: şimdi biz de ne dedik biz de 2006 da 2002 yılında dedik ki bu ülkenin dağına taşına Mustafa Kemal dedirttireceğiz 70 milyon insana Türküm dedirttireceğiz bunu başaracağız bunu başaramazsak bu savaşı kaybederim dedim.” dediği,
Kaydın 12:05’nci dakikası ile 12:35’nci dakikası arasında; Kemal isimli şahıs: “… ha televizyonlarımız var mı, ya kullanacağımız televizyonlar da buluruz yani sizin dediğiniz manada televizyonsa ama ben talebimi ben büyük yapıyorum talebimi ben sonsuz imkan sahibi olan bir yaratana iman ediyorum” dediği, Neriman isimli şahıs: “o diyor ki Abdülkadir Geylani hazretleri yaratılmıştan değil yaratandan isteyin”dediği,
Kaydın 13:13’ncü dakikası ile 13:44’ncü dakika arasında; Kemal isimli şahıs: “peki ben yaşarken neyi gördüm 2006’dan sonra bütün dünya bütün alçak güçler bütün emperyalist güçler “ dediği, Dinleyici erkek şahıs 1: “İçimizdekiler dahil” dediği, Kemal isimli şahıs: “işbirlikçi düşmanlarla birlikte Yaşar BÜYÜKANIT başkomutanı genelkurmay başkanı yapmamak için bütün güçlerini koydular mı koydular engel olabildiler mi olamadılar. O başkomutan olan Genelkurmay başkanı olan o mübarek büyük insan benim devletimi 2006 yılında sahipli hale getirdi” dediği,
Kaydın 15:45’nci dakikası ile 16:05’nci dakikası arasında Kemal isimli şahsın; “… ama ben 2002’de ben ve arkadaşlarım, halanıza minnettarım Neriman halanıza minnettarım, o benim onunla bir dava arkadaşlığımız var abi kardeşliğimiz yok dava arkadaşıyız” şeklinde bir ifade kullandığı,
Kaydın 20:16’ncı dakikası ile 20:55’nci dakikası arasında; Kemal isimli şahsın: “Kütahya’ya gittim karşılaştığımız insanlara hanımefendiler Neriman halanız getirdi karşıma koydu onlara” dediği, Neriman isimli şahıs: “Mektupları okumuşlar, okumuşlar (anlaşılmadı)” dediği, Kemal isimli şahıs: “karamsar oldukları hadiseler ümitsizlik gördüm, olmamaları gerektiğini anlattım, peki o zaman isteriz” dediği, Neriman isimli şahıs: “Yol gösterdik” “ne yapacağız dediler, böyle yapacaksınız dedik” dediği, Kemal isimli şahıs: “diyor Bursa’da sizin gibi on kişi olsa diyor her şey olur. Merak etmeyin dedim ya siz varsanız her şey olur. Gideriz Bursa’ya gideriz oturur anlatırız” dediği,
Kaydın 21:44’ncü dakikası ile 24:36’ncı dakikası arasında;Neriman isimli şahıs: “bugün bi hanımın bitanesi diyorki 65 yaşında benim anlatacaklarımı da yazar mısınız diyo (gülüşmeler)” dediği, X bayan şahıs: “yazarız deseydin kızım işimiz bu deseydin” dediği,
Dinleyici erkek şahıs 1: bizim silahımız bu
Neriman isimli şahıs: şimdi bak 70 yıldır Mustafa Kemal diyo mübarek insan ama kimse anlamadı ne zaman ki mektupları yazdım gönderdim o insanlara dağıttım çünkü amcan diyorki onlar sır onlar konuşamazlar her şeyi konuşamazlar biz beşeriz biz yaparız o Allah’ın dostu sevgilisi ona yasak var açıklıkla konuşamaz attı mektupları milletin önüne iki toplantı gitmedi üçüncüde millet diyoki neler yazmışsınız biz mektuplarınızı okuyoruz bi lütfen Bursa’ya gelin sarılıyorlar sanki ben beytullahım bugün beni neredeyse ayağımın altını öpecekler(gülüşmeler) kadının bir tanesi genç bir insan ağladı ağladı ağladı saatlerce ağladı” “ağlamayın dedim bana diyo bir buçuk sene önce emretti sizinle irtibat kurmamı istedi sizi göremedim o zamandan beri diyo ne mutlu bugün bana sizi gördüm diyo ne olur telefonunuzu yazın lütfen bize konuşun lütfen bize anlatın” dediği, Kemal isimli şahıs: “bir hakim (anlaşılmadı) bir beyefendi” dediği, Neriman isimli şahıs: “çook, istanbul’da Üsküdar şeyde adliyede 25 yıllık hakim” dediği, Kemal isimli şahıs: “şimdi ayaküstü yanımızda (anlaşılmadı) çok güzel çok vatansever bir insan” dediği, Neriman isimli şahıs: “çook, bize diyor Ankara’dan müjde getirdiniz mi kurtulacağız mı” dediği, Kemal isimli şahıs: “peki sonrası kime ait işlerin sonunu kim belirliyor Allah belirliyor Allah belirledi mi ben gördüm ya işte benim devletim 30 Ağustos 2006 tarihinden itibaren artık sahipli Yaşar BÜYÜKANIT paşa genelkurmay başkanı oldu benim devletim yeniden 67 yıl sonra 10 Kasım 1938’den devam eden süreçte 30 Ağustos 2006’ya kadar 67 yıl geçti” dediği, Neriman isimli şahıs: “dedik ki Kıvrıkoğlu’na yazmayalım gidiyo üç dört gün var gitmesine hazırladığımda on iki sayfayı benim mektup firavuna gitti Hilmi ÖZKÖK firavun devleti yıkmak üzere oraya gelmiş ben nerden bileyim ama Allah biliyor dedik Kıvrıkoğlu’nun ardından onun çizgisindedir” dediği, Dinleyici erkek şahıs 1: “Kıvrıkoğlu istememiş O’nu (anlaşılmadı) onu da şimdi öğreniyoruz istememiş onu” dediği, Neriman isimli şahıs: “ama bizim mektup firavuna gitmiş” dediği,
Kaydın 39:32’nci dakikası ile 41:45’nci dakikası arasında; Dinleyici erkek şahıs 1: “şimdi ha şey Burak’ a onu diyorum Burak şimdi soruyor ne yapıyonuz ne ediyonuz siz falan kimsiniz nesiniz diye” dediği, Dinleyici erkek şahıs 2: “Burak Yılmaz harbiye de” dediği, Neriman isimli şahıs: “niye öyle dedi kimsiniz nesiniz” dediği, Dinleyici erkek şahıs 1: “merak ediyor şimdi o da, merak ediyo yani nasıl oluyor bunlar böyle bilgililer” dediği, Neriman isimli şahıs: neler konuşuyorsunuz böyle (anlaşılmadı) yüksek yüksek” dediği, Dinleyici erkek şahıs 1: “İşte biz de dedik ki şimdi Türkiye Cumhuriyeti devleti çok büyük bir şeye sürükleniyor tahribat var kaybedeceğiz, Harp Okulu da gidiyo Allah buna bi dur dedi dedik Allah buna bir dur dedi işte burada da biz görevli olduk Allah’a şükürler olsun biz görevli olduk dedik” dediği, Neriman isimli şahıs: “aynen öyle”dediği, Dinleyici erkek şahıs 2: “Allah vurgusu biraz şaşırtıyor alışık değiller ya” dediği, Neriman isimli şahıs: “geçer zamanla” dediği, Dinleyici erkek şahıs 1: “yaşarın selamı var (karşılıklı konuşuyorlar anlaşılmıyor) O da on on beş gün sonra bitermiş şeyi on beş gün değil on gün sonra biter gider O Mersin’e, Mersin’e gider sonra kampa gider” dediği,
Şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ’ den el konulan MP4 player içersindeki “mali.doc” isimli 5 sayfadan oluşmuş msword dosyası içeriğinde; Harp okulunda gösterilen derslerin ve izlenen politikanın yanlış olduğu, Harbiyelilerin ideallerinin kırıldığı ve Atatürkçülük’ten uzak bir eğitim verildiği, bunun gibi bir çok konuda eleştiri içerikli yazı olduğu,
Şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ’ den el konulan 4 numaralı DVD içersinde “...BA¦IMSIZ VE BA¦LANTISIZ B˜R A€IKLAMA.docx” isimli bir MSword dosyası incelendiğinde; Ali OZĞLU(Durmuş Ali ÖZOĞLU)’nun “KUVAYİ MİLLİYE DERNEĞİ’nin ‘BÜYÜK TÜRK MİLLETİNE DUYURU!’ başlıklı bildirisini yayınlamıştım” ile başlayan yazısının olduğu, yazının içeriğinde Kuvayi Milliye Derneği ile ilgili bilgi verdiği, ayrıca, “KONULAR” isimli klasör içersinde Neriman AYDIN, Durmuş Ali ÖZOĞLU ve Hatice BAHTİYAR’ ın isimlerinin yazılı olduğu klasörler olduğu, bu klasörler içersinde farklı tarihlerde yazmış oldukları yazıların olduğu,
3 numaralı CD içeriğinde bulunan “AKP GENEL MERKEZİ VE MİLLETVEKİLLERİNİNDEN GÖRÜNÜM.doc” isimli bir MSword dosyası ve “AKP GENEL MERKEZİ VE MİLLETVEKİLLERİNİNDEN GÖRÜNÜM.doc” isimli dosyanın olduğu, içeriğinde ise çok sayıda AKP milletvekilleri ve bazı bürokratların geçmişteki görevlerinin, sanık olarak yargılandıkları davaların, yaptıkları yolsuzluk ve usulsüzlükler ile cemaatlere yakınlıklarının irdelendiği yazının olduğu,
Aynı CD içersinde “RECEP TAYYİP ERDOĞAN IN BAŞBAKANLIĞI.doc” isimli bir MSword dosyası içersinde ise, “Recep Tayyip ERDOĞAN’ ın Başbakanlığında kurulan 59. AKP hükümetin portresi” başlıklı yazı olduğu, yazının içeriğinde, “AKP Genel Başkanı Siirt Milletvekili Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN, Dışişleri Bakanı Abdullah GÜL, İçişleri Bakanı Abdulkadir AKSU, Ulaştırma Bakanı Binali YILDIRIM, Tarım Bakanı Sami GÜÇLÜ, Enerji Bakanı Hilmi GÜLER, Bayındırlık Bakanı Zeki ERGEZEN, Çalışma Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU, Milli Eğitim B.akanı Hüseyin ÇELİK, Devlet Bakanları Mehmet AYDIN, Güldal AKŞİT, Kürşat TÜZMEN, Beşir ATALAY, Ali BABACAN, Kültür Ve Turizm Bakanı Erkan MUMCU, Adalet Bakanı Cemil ÇİÇEK, Orman Bakanı Osman PEPE, Başbakan Yardımcıları Mehmet Ali ŞAHİN ve Abdullatif ŞENER, Milli Savunma Bakanı Vecdi GÖNÜL, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali COŞKUN, Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN ve Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın HUKUKA AYKIRI OLARAK KİŞİSEL VERİLERİNİN yazılı olduğu,
Aynı CD içersinde bulunan “NER.doc” isimli bir MSword dosyası olduğu, dosyanın yapılan incelemesinde şüpheli Neriman AYDIN’ ın Ergenekon Silahlı Terör Örgütüsoruşturması kapsamında haklarında soruşturma yapılan sanık Sevgi ERENEROL, şüpheli Mehmet Şener ERUYGUR, Sanık Veli Küçük, şüpheli Erol MÜTERCİMLER, şüpheli Kemal AYDIN ve şüpheli Sinan AYGÜN’ ünde bulunduğu toplam 38 kişiye hitaben yazmış olduğu mektuplar olduğu,
(“ner.doc” isimli MSWORD DOSYASI içeriğindeki mektuplar şüpheli Kemal AYDIN ve Neriman AYDIN’ da bulunmuştur) yine bu verilerin Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası bilgisayarında kopyalandığı veya yazıldığı anlaşılmıştır. Şüpheli Neriman AYDIN’ ın Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Ankara Kurumsal Bankacılık Şubesinde çalışmış olması, bu CD’nin şüpheli Neriman AYDIN tarafından hazırlanmış olduğunu göstermektedir.
Aynı CD içersinde bulunan “NERİ.doc” isimli 215 sayfadan oluşmuş MSword dosyası incelendiğinde; ikinci sayfasında; ““TÜRK ULUSU OLARAK, 19 MAYIS 1919 ŞARTLARINI BİZ TÜRK HALKINA YENİDEN YAŞATANLARA, VATANIMI AMERİKAYA VE AVRUPA BİRLİĞİNE, ALMANA İNGİLİZE, FRANSIZA SÖMÜRGE YAPARAK TAM BAĞIMSIZLIĞIMI ELİMDEN ALANLARA, TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ’NİN, ÜLKEM TÜRKİYE’NİN VE TÜRK ULUSUNUN GELECEĞİNİ 66 YILDIR İPOTEK ALTINA ALANLARA, ALACAK OLANLARA NÖBET DEĞİŞİMİ YAPTIRMAYACAĞIM. TÜRK ULUSUNUN NİHAİ KARARIDIR.” yazdığı,
66. sayfasında; “Aytekin Guelen isimli şahsın 19.08.2004 tarihinde Neriman AYFDIN’a gönderdiği anlaşılan e-posta olduğu ve “Ülke meselelerinin cözümünde yalniz olmadigini bilmenin getirdigi rahatligi ve güveni anlatamam” şeklinde biten elektronik posta metni olduğu,
98-99. sayfalarında; “Sayın Tunceroğlu, çok okuyan, araştıran, ağırlıklı olarak son beş senedir ülkemiz, vatanımız Türkiye’nin , Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin yaşadığı, emperyalist aç gözlülerin gizli ve örtülü işgali nedeniyle daha çok Prof.Oktay Sinanoğlu, Prof. Erol Manisalı, Metin Aydoğan, Dr.Necip Hablemitoğlu, Aytunç Altındal, Ergun Poyraz gibi araştırmacı yazarlarımızın; vatanımızın işgalini ve yapmamız gerekenleri anlatan eserleri ile Mustafa Kemal Atatürk’ün 21.asırda bir kez daha işgalden kurtulmamıza ve yeniden tam bağımsızlığımıza kavuşacak yol ve yöntemleri belirlediği NUTKU’nu, ısrarla okuyan, kendini aydınlatmış ve uyandırmış bir Türk kadını olarak söz konusu eserinizden çok etkilendiğimi ve her an cebimde, çantamda, elimin altında bulundurduğumu itiraf etmeliyim.” yazdığı,
102-103. sayfasında; Sinan AYGÜN’ e hitaben “Sayın Başkan, Türk Ulusu, Sizin gibi Ulusalcı kafalar sayesinde hızla uyanışını sürdürmekte, onca ihanetin karşısında Vatanına ve Devletine sahip çıkmazsa yarın başına neler gelebileceğinin tahminini rahatlıkla yapabilmektedir. Katkılarınızın Türk Ulusu nezdinde değer bulduğundan haberdar olmanızın hakkınız olduğunu düşünüyor ve Türk Ulusunun duyarlı bir evladı olarak huzurlarınızda saygıyla eğiliyorum. Teşekkürler Sayın Başkan.” yazdığı,
109.sayfasında,“tayyipyelen@superonline.com adresinden, şüpheli Neriman AYDIN’ ın mail adresine “Neriman hanım efendi,
Tam bağımsız Türkiye için Ulusal Güç Birliği Kuvayı Milliye Hareketimize katılınız ki bunlara .......karşı mukavemet gösterebilelim. Tüm yurtseverlerle birlik olabilirsek Vatanımızı, Bayrağımızı, Devletimizi koruyabiliriz. Güçlenemezsek iş işten geçmiş olacak.
Saygılarımızla,
Ulusal Güç Birliği
Kuvayı Milliye Hareketi
Genel Sekreteri Tl. 0312 2317559” yazdığı,
170-171 ve 172. sayfalarında; ‘KIRMIZI BEYAZ’ başlıklı bir yazı yer aldığı ve yazının sonunda ise “TEGİN” isminin yer aldığı, ayrıca belgenin 173. sayfasında Neriman AYDIN ismiyle Hayri B.’e yazılan ve “Değerli Türk, KIRMIZI BEYAZ için yüreğimizden kaleme akan duygu ve düşüncelerin tezahürüdür okuduklarınız” ifadeleriyle başlayan yazıda Neriman AYDIN’ın “TEGİN benim rumuzum Hayri Bey. Türk tarihinde Kağan’ın oğlu Prens, Kağan’ın kızı Prenses demek olup, aynı zamanda kutsal bir anlam da taşımaktadır” yazdığı,
Şüpheli Kemal Aydın’ın Ankara Ümitköy’deki ikametinde yapılan aramada ele geçen ABS Alçı ibareli koyu renkli ajandada yapılan incelemede; ırkçılığı öven ibareler bulunduğu ve ırkçılığı inkar etmenin Tanrıyı inkar etmek olduğu, bir Türk ve Türklük hareketi yaratılacağı, bununlar ilgili bir teşkilat oluşturulacağı, Devlet eli dışında yapılmış tüm eğitim kurumlarının kapatılacağı, kadınlara kısa da olsa askerlik mecburiyeti koyulacağı, Turancılığı kendi Megalo İdeaları olarak benimsedikleri, günümüz siyasetinin anlayışının bozukluğu, emperyalist odaklara karşı mücadele etmenin gerekliliği ve bunun için izlenecek olan yöntemler, önemli toplantılar yapılacağı ve katılımcıların üst aramalarının yapılacağı, bir yemin metni hazırlanacağı ve bu büyük mücadeleye katılmak isteyen herkese bu yeminin yaptırılacağı, yemine uymayanların konumuna ve görevine bakılmaksızın davadan uzaklaştırılacağı, kendi kadrolarını kendilerinin yetiştirecekleri, her türlü bilgiyi öğretecekleri ve davalarına sahip çıkacak kadrolar oluşturacakları, ordu, istihbarat ve dışişleri kurumlarının ulusalcı kadrolarla donatılarak ulusalcı anlayışın yerleştirileceği, konularında el yazısı ile alınmış notlar ve bu hususlarda yorumlar bulunduğu görülmüştür.
Şüpheli Kemal Aydın’ın Ankara Ümitköy’deki ikametinde yapılan aramada ele geçen lacivert kaplı içerisinde el yazmalı notların bulunduğu telefon rehberi ile ilgili yapılan incelemede; telefon rehberinin arasından çıkan el yazısı ile yazılmış sarı renkli not kağıdında “İçişleri bakanlığının 12-27 tarihleri arasında Fransa’da faaliyet gösteren C.I.E.O papazlarına Samsun’dan başlayarak tarihi büyük Ermenistan gezisine izin verilmiştir yazdığı, not kağıdının arkasında, Samsun, Tokat, Amasya, Erzincan, Erzurum, Kars, Ağrı, Diyarbakır, yalnız o tarihte Ağrı’da görevli bulunan Jand. Alay Komutanı Veli Küçük bu geziyi Ağrı’da yaptırmamıştır. Bakan İ. S.” İbarelerinin yazılı olduğu görülmüştür.
Şüpheli Kemal Aydın’ın Ankara Ümitköy’deki ikametinde yapılan aramada ele geçen “TÜRKİYE ARTIK BİZİM KONTROLÜMÜZDE” başlıklı bilgisayar çıktısında yapılan incelemede; ülkeye ihanet edenlerin icraatlarının vatan topraklarını satanların ve kadrolaşmalarının Kuvayı Milliye tarafından izlendiği ve gereğinin yapılacağı gibi konularla birlikte, Başbakan Recep Tayip Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Org.Yaşar Büyükanıt’ın yaptığı görüşme metni olduğu iddia edilen yazı ve bu yazıda Başbakan ve Genelkurmay Başkanı arasındaki gergin ortam ve konuşmaların bulunduğu, metnin sonunda ise “bu cennet vatana ihanet edenler ve ihanetin en küçük halini bile o küçük beyinlerinden geçirenler şunu çok iyi bilmelidir ki Kuvayı Milliye asla unutmaz… Asla Affetmez!” ibaresinin yazılı olduğu tespit edilmiştir.
Şüpheli Kemal Aydın’ın Ankara Ümitköy’deki ikametinde yapılan aramada ele geçen A.K. isimli şahsın 28.03.2004 tarihinde Finlandiya’dan şüpheli Kemal Aydın’a yazdığı mektupta yapılan incelemede; Kemal Aydın’ın adım attığı ve yürüttüğü kutsal uyanış harekatını yürekten kutladığını, kendisini de bir Türk olarak bu harekette rütbesiz bir er olarak bu harekatta bulunmak istediğini belirterek dilek ve temennilerini ilettiği,
Yine şüpheli Kemal Aydın’ın Ankara Ümitköy’deki ikametinde yapılan aramada ele geçen Abdullah Öcalan ve Doğu Perinçek’in birlikte terör örgütü üyeleri ile tokalaşırken çekilmiş ve 1-2-3 şeklinde numaralandırılmış bilgisayar çıktılarının olduğu tespit edilmiştir.
Şüpheli Neriman AYDIN’ın Ankara İli Çankaya İlçesi Birlik Mahallesi 14. Sokak No:7 sayılı adresinde yapılan arama işleminde çok sayıda doküman, ajanda, videokaset, CD ve not kâğıtları bulunarak el konulmuştur. El konulan dokümanların yapılan incelemesinde;
-(3) adet yazar ismi olmayan kitaplar incelendiğinde, “HİZB-UT TAHRİR TERÖR ÖRGÜTÜ ile ilgili yayınlanan kitaplar” dokümanlar olduğu,
-(1) adet not kağıdı üzerinde; “*Özgür ŞENER (12.Bölük) Bölüğe III. Sınıfta katıldığında 117 puanı varmış, Jandarma Özel Harekat olmak istiyormuş. Takım Komutanı Üstgm. …… seni bu okuldan atacağım ifadesini kullamış, -40 puanla Nisan ayında atılmış” “Nusret MEMİÇ (4 üncü bölük) 2006-2007 eğitim-öğretim yılında kasıtlı olarak disiplin puanı düşürülmüş” “*Necdet YÜCEL(19. bölük) Babası Cumhuriyet gazetesinde yazılar yazmış, 19 uncu bölükse (Ali ÇAKAY) bu yılbaşından itibaren disiplin puanı düşürülmeye başlanmış” “Aykut ÖZTÜRK(19. bölük)” “+Atılanlar” yazdığı, arka kısmında ise “*Emrah ERVERDİ Disiplin puanı -30, kredisi 3.400, asker olmak subay olmak isteyen bir Harbiyeli, kısaca hayata askerlikle tutunduğu ifade ediyor, 9 uncu Bölük” “*Önay MAY Kredisi 3.500 civarında, Beden eğitimi ve spordan askeri eğitim sınavlarından sorunu yok, Harp okulunu kaldıramayacak biri değil. 9 uncu Bölük” “*Kur. Yzb. ….’in bölüğündeki 2006-2007 eğitim-öğretim yılında birinci sınıf kısmı, yıla 29 mevcutla başlamış, şu anda söz konusu kısmın mevcudu 20’dir. Yukarıda ismi geçen Emrah ERVERDİ ve Onay MAY da aynı bölüktedir” “*Barışcan ŞAHİN, Erdem GÜRKAN(9. bölük), Baha CANGÖREN (15. bölük), Bayram Burak GÜZELCİK (gönderilen)” yazan doküman olduğu,
-(1) adet not kağıdı üzerinde, “Hizbut Tahrir –Süleyman, -ulus kiler karşısı girişindeki Türksel Telefoncu Rıza arkadaşı, Keçiören senatoryum konuşma yeri, her hafta toplantı yapılıyor, ayda bir büyük toplantı, aşama aşama hazırlık, “Senin bu kitaba geçmen için 6 ayın var” “Bu iş için hiçbirşey talep etmeyen hocalarımız var” CDler kalabalık ortamda izleyin” Telefonda kayıtları sayı olarak yapıyorlar 11 numara 7 numara gibi” yazan doküman olduğu,
-(1) sayfa, 25.12.2007 22:33 gönderi tarihinde Mehmet Ali ÇELEBİ’nin Neriman AYDIN’ a gönderdiği mail de; Neriman teyze bunun üzerine ayrılma dilekçesi vermiş babası sanırım iptal ettirmiş belli değil. Emre’nin bölük komutanı ile Emre komutanım bana “seslerini yükselttiler saygısızlık yaptılar alt sınıflarım” demiş, Bölük komutanı “bu normal sen de bana yükseltebilirsin” diye karşılık vermiş. Yani göndermeyi kafalarına koymuşlar. Bir bölük komutanı böyle saçma konuşamaz tabi maksatlı değilse. Savunmasına şikayet edenlerin yalanlarını ispatlayacak şeyler yazması kar etmemiş Emre’nin” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 09.08.2006 11.59 gönderi tarihinde Neriman AYDIN’ ın Zübeyde A.’e gönderdiği mailde, ülkeyi yönetenlerin Türk olmadığından bahsederek tehlikeden Türk milletini haberdar edilmesi gerektiğinden bahsettikten sonra “… önderimiz konumundaki insan Kemal AYDIN bey her an bizlere şunu söylemektedir…” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa A4 kağıdı üzerine el yazısı ile askeri öğrenci oldukları değerlendirilen (23) kişinin sabit ve cep telefonlarının yazılı bulunduğu ve sonunda denize gidenler İ. G.G., B.D. yazılı doküman olduğu,
-(1) sayfa not kağıdı üzerine el yazısı ile, “9 şubattan sonra 15- şubatta emekli edilen karargah subayı M.A. Faruk Çeliğin mecliste danışmanı olarak özel statüyle 4 Milyar lira ile göreve başladı yanınada ordudan müstavi edilen bir binbaşıyı da yanına almış. –Büyüğümüz …gittiğinde bu aracı …altına sokuyorlar ve bununla dinleme yapıyorlar M. A.; Karaim Yahudisi Uçuşyolu kanada Oradan F.Gülen’in yanına gidip geliyor. Uçak biletleri incelenirse Fetullaha gidiş yolu” yazdığı, arka sayfasında “Trilya Restoran sahibi= S.Ü. emekli subay tanımı M.Ü., C.Ü. emekli Havacı başçavuş elektronikci (MOSSAD ilişki Elektronikle ilgili her türlü dinleme işini yapabilen bir adam Bu lokantanın sahibi Fikri sağların aile dostu. 6 ay dinleniyor görüntü ve ses kayıtları bunlarda 2 jip donanımlı her türlü dinleme bunlardan yapılıyor. İsrail büyük elçiliğinin sivil C plakalı diğer araç Süreyya üzmez üzerine kayıtlı” Elektronikle ilgili her türlü dinleme işini yapabilen bir adam Bu lokantanın sahibi Fikri sağların aile dostu. 6 ay dinleniyor görüntü ve ses kayıtları bunlarda 2 jip donanımlı her türlü dinleme bunlardan yapılıyor. İsrail büyük elçiliğinin sivil C plakalı diğer araç S.Ü. üzerine kayıtlı” yazan doküman olduğu,
-Üzerinde Paper Note ibaresi bulunan kareli blok not defteri içersinde, “Fuat VEZİROĞLU’ nun kitabı alınacak, Yeniden Kuvayi Milliye Fuat VEZİROĞLU, Osman PAMUKOĞLU” yazdığı,
Başka bir sayfasında, “Tunalı teğmenler 93, 427 43 63, 2. kat 6 numara Pınar Unutulanlar dışında yeni bir şey yok Osman PAMUKOĞLU” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “… M.ali Çelebi 1625 (0505 432 19 40) Tuncer Günay (Nuriye atabey) …. +Hayri Bildik Mehmetçiğe mektuplar” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “1. Cumhurbaşkanımız Mustafa Kemal Atatürk’den 10. Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet SEZER’ e kadar olan Cumhurbaşkanlarımızı asker sivil ayrımı yapılarak yazıldığı”, karşı sayfasında ise, “Rauf Denktaş àNoyan’da SuikastàÇelebi’de, Tehdit àYeliz’de 3 kitap Çelebi’de Türkiye’nin 5. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay 1968 yılında: Bugünkü okullarda yetişen gençlere ülke yönetimi teslim edilemez…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “HanP.==>karma sistem Amerikan devreciliği bitirdi. Dört sınıf taburda karma birbirlerini tanımadan mezun oldular…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Hamza Demir (1) Mehmet Koçarslan –Tunceli doğ Raina ve Galatasaray adasının işletmesi- PKK ile işbirliğinde İstanbul’u ayakta tutanlardan biri (2) (Paşa) Halen görevde olan bir paşadan – Erdoğan Polat Irak’dan ABD doları getirerek Avro’ya dönüştürüp piyasaya sürüyorlar Paranın %20’sini de Mehmetçik Vakfına verildiğniden de bahsediyor. (3) Edirneli Albay- Oğlu ve gelini teğmen Tayyip Erdoğan hayranı TSK ndan rahatsızlık duyan Bu dönemde TSK nin üst düzeyinin emekli edilerek bunlar dan kurtulacakmış T.C. Devleti Bu 3 Tırı vramış, Bulgaristan’da basılan dolarları kaçak yollarla Türkiye’ye sokuyorlarmış” yazdığı,
-(1) adet siyah renkli karele ajanda içersinde; “Devletimizin yeniden sahibi olduğumuzda büyük Türk Milleti olarak yapacaklarımız 10 Temmuz 2005 Çankaya ile başlayıp Türkiye Büyük Millet meclisinin yeniden açılacağından, Anıtkabir özel defterine ilk ziyaret anında yazacaklarım ile devam ettiği, Büyük önder… …Neriman Aydın 12 Şubat 2004” yazdığı,
Neriman AYDIN isimli şahsa ait, LENAVO marka Diz Üstü Bilgisayar içerisinden çıkan, Toshiba marka ve 36091775T seri numaralı hard disk’te “Belge11.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Neriman AYDIN adıyla yazılan Mehmet D. isimli şahsın tanıtıldığı ve övücü beyanların yer aldığı 10.08.2007 tarihli belgenin bulunduğu,
“Belge 8.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Sazlı Semaver isimli bir programa katılacak olan şüpheliler Mehmet Şener ERUYGUR, Ercüment OVALI, Ali ÖZOĞLU nunda aralarında bulunduğu şahıslar ve konuşulacak konular ile ilgili notların yazılı olduğu,
“emreçelebi.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Harbiye ruhunu Harbıyede gecırdıgım 4 yıl boyunca goremedım ..”“Harbıyelılerın MUSTAFA KEMAL'den sonra örnek alabilecek en yakın unsuru bence bölük komutanının davranışlarıdır. Şu zamana kadar benım ornek alabilecegim komutanım olmadı. sebebi ise bölük komutanlarının harp okuluna gonderılırken kısılıklerınden cok alaverelerle yaptıkları karıyerlerı olmasıdır..” “Her gelen komutan (okul k.) Harp Okulundakı sıstemde degıssıklık yapıyor. Dolayısıyla Harbıyelıler neyın dogru neyın yanlıs oldugunu degerlendıremıyor. Yaptıklarınıda inanarak degıl yapmak için yapıyorlar.” şeklinde beyanlarının yer aldığı,
“harbiye.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Hepimiz Kemaliz,Hepimiz Türk’üz” Yürüyüş Kararı sayılamadığı Harbiye’nin yetiştirdiği Teğmen de nasıl bir komutan olmaktadır yada olacaktır, takdiri Yüksek Makamlarınıza bırakıyoruz.” “Yüksek Lisans ve Doktora Tezlerini tavukçuluk, arıcılık , su ürünleri üzerinde yaparak nasıl bir Harbiye eğitimi aldığının trajikomik örneklerini sunmaktadır…” şeklinde beyanların yer aldığı,
“mali.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “…Hepimiz Kemaliz Hepimiz Türküz yürüyüş kararı izne tabidir. Normal olan Türk diline saygı neredeyse takdir konusu halini almıştır. Üst rütbedeki birçok komutan Atatürk adını ağzına almamaktadırlar…Askeri eğitim birçoğu kalıplaşmış, zamanı geçmiş, günümüzün ihtiyaçlarından uzak programlardan oluşmakta ayrılan zaman verimli geçmemektedir...Harbiyede korku kültürü lider yetiştiremez, liderliğini ispat etmiş çok yönlü komutanlar Harbiye de bulunmalıdır… Taburumuzdaki kimi kurmay subayımız ise bizlerin onur ve şerefini ufacık bile olsun düşünmeyerek bizlere karşı hakaret dolu sözler sarf edebilmekte Harbiyelileri geliştirmektense kendi bireysel çıkarları için her türlü fedakarlığı yapmakta olup Harbiyelilere sürekli onur kırıcı cezalar vermektedir...Verilen konferanslara harbiyelilerin ilgisi! Videoda nettir. Bunda yoğun programlarda savrulmalarının da etkisi vardır.” İfadelerinin bulunduğu,
“konferansta uyuyan harbiyeliler.DAT” isimli video dosyası içerisinde; Harp Okulu öğrencilerinin konferanslarda uyurken çekilen görüntülerin bulunduğu, görüntü kaydının “mali.doc” isimli belgede Kara Harp Okulunun eğitim sistemi hakkında ileri sürülen iddiaları doğrulamak için çekildiği,
“NER 2 1.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Neriman AYDIN isimli şahsa değişik tarihlerde gelen ve gönderilen epostalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili açık kaynaklardan alınan belgelerin yer aldığı, belgenin tamamının 134 sayfadan ibaret olduğu, söz konusu belgede;
-Neriman AYDIN adıyla 27.08.2003 tarihli Jandarma Genel Komutanlığı Yrb. Müfit isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “İRAN İSLAM CUMHURİYETİ sınırları içerisindeki Güney Azerbaycan Türklerinin ABD’de yaşayan ve bu ülke vatandaşı olan sürgündeki Türk Lideri MAHMUT ALİ ÇÖHREGANLI, bu sabah eşi ve çocuğu ile ziyaret için geldiği Ülkemizde, İstanbul’da Ülkemize giriş izinleri bulunduğu halde eşi ve çocuğu sınır dışı edilmek üzere Türk Emniyet Birimlerince gözaltına alınmışlardır. Değerli Komutan Org.Şener Eruygur’un “Bildiklerinizi bize her zaman ulaştırabilirsiniz” cümlesinden hareketle…konuyla ilgili yardımlarınızı Türk Tarihi ve Türk Milleti minnetle hatırlayacaktır.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 19.08.2003 tarihli Bilgi notu başlıklı alt kısmında “paşa ile yapılan görüşmeye hatırlatma notu” ifadesi yer alan notta; “Bu, Türk Milleti ile Türk Ordusunun 65 yıl aradan sonra ilk buluşması, Türk Tarihinin bu anlardan hoş bir gülümseme ile bahsedeceği inancındayım. Sanırım daha önce ne Siz Türk Silahlı Kuvvetleri ne de Biz Türk Milleti hazırdık… Benim Ülkemde toplumun hemen her kesiminden kendisine hizmet eden, kendisine mensup olduğu ülkesinden daha bağlı insan yetiştiren ABD’ye ve AB ülkelerine karşı; Siz asli unsur Türk Soyunu ülkemiz için, devletimiz için ayakta ve hayatta tutmayı başaramadınız. Değerli Büyüğüm, Biz 65 yıldır Sizi bekliyoruz.... Ama ortada yoksunuz... Yolumuz ölmek ve öldürmek ihtimalleriyle doludur. Bu tehlikeyi Biz göze aldık, Siz de alıyorsanız başlayalım deriz …Değerli büyüğüm Türk Milleti gerçekleri ve gerçek olmayanları bilmektedir. Farklı düşünüyorsanız bu düşüncenizden vazgeçmenizi tavsiye ederiz. 150 likler listeleri hazırlayan Türk Milleti, 150 binlikler, 15 milyonluklar listeleri de hazırlayabilecek idrak ve şuurdadır” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 14.10.2003 tarihli Jandarma Genel Komutanı Org. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Değerli Büyüyüm, işbirlikçi siyasi kadroların sömürge anlaşmalarına parti adı fark etmeksizin korkusuzca, uyarı şeklindeki beyanlarınıza rağmen hiç çekinmeksizin imza atmalarını Siz Türk Silahlı Kuvvetlerinin her seferinde “Türk Silahlı Kuvvetleri AB’ne karşı değildir” sözlerinde buldukları cesarette ararız. Bu şekildeki ifadelerinizi Türk Milleti olarak koyacak yer bulamadığımızı itiraf etmeliyim. Çünkü Türk Ulusu bu şekildeki sözlerinizle “demek ki korkulacak bir durum yoktur rehavetine ve yanılgısına” kapılmakta ve ihanetleri 65 yıldır ispatlanmış biri diğerini aratmayan soysuzlara desteklerini sürdürmeğe devam etmektedirler. Paşam, Başkent Ankara’da Karanfil Sokakta, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı-Sahil Güvenlik Komutanlığı binasının tam karşısındaki Eyüboğlu Otelde, Otel sahibinden misafirlerine kadar günün 24 saati Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine azınlık ruhlu, molla zihniyetli kafalar tarafından inanılmaz bir propaganda yapılarak kitleler etki altına alınmakta ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin dayanak noktası inceltilerek altı oyulmaktadır. Türk Milletinin gözleri önünde bölücülük, Türk Silahlı Kuvvetleri, Mustafa Kemal Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti düşmanlığı yapılmaktadır. Türk Milleti henüz bu ihanete ve şer odaklarına karşı koyacak güçte, uyanıklık ve duyarlılıkta değildir…Paşam, Birlik Mahallesi, 14. Sokak, 11 nolu konut Doğu illerimizden bir Şahıs, İşadamı ve Siyasetçiye ait olup, İlçi İnşaat tüzel kişiliği altında faaliyet göstermektedir. PKK-Kadek terör örgütü ile ilişkisinden başlamak üzere uyuşturucu kaçakçılığına kadar Türk Milleti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhine bölücü faaliyetlerde bulunduklarını, terör örgütü elemanlarına yardım ve yataklık yaptıklarını tahmin ediyoruz. Konuta girip çıkan insan sayısı bir hayli fazla olup, çoğunluğunu Doğu ve Güneydoğu Anadolu kökenli vatandaşlarımız oluşturmaktadır. Gelip gidenlerden bazılarının asker kıyafeti taşıdıkları malumlarımız olup, asker üniforması ile konuta girenler dışarı sivil olarak çıkmaktalar, konuta gelip giden insanların sokaktaki davranışları ile bindikleri son model otomobiller duyarlı her vatandaşın dikkatini çekebilecek boyutlardadır…Bu tür girişimlerinizin Ulusal Güçlerin bir araya gelmesinde büyük katkıları olacağı inancını taşımaktayız. Bu ailelerin ve aşiretlerin, işbirlikçi ve satılmış mevcut siyasi partilere yönlenmelerine ve emperyalist ülkeler güdümünde çeşitli yollarla istismar edilmelerine yol açan tutumlar karşısında Türk Milletini ve Türk Devletini temsilen Devletimizin yegane teminatı Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve değerli komutanlarının bu boşluğu doldurmasını beklemek bunca ihanetten sonra hakkımız diye düşünüyoruz. Türk Ulusunun Milli olan her kafasından faydalanmanızı bekliyoruz….Türk Ulusu olarak amacımız zamansız harekete geçmemek, ama geç de kalmış olmamaktır. Örgütlenmemizde ve uyanmamızda bize katkıları olacak yegane milli güç Siz Türk Silahlı Kuvvetleri’nin olduğuna inanıyoruz. Türk Milleti bu konuda ısrar etmektedir Paşam. Plan ve program yapma, karşı düşünce üretme ve bu düşünceleri icraata dönüştürme zamanıdır. Tek bir sömürge anlaşmasının imzalanmasını ve yürürlüğe girmesini, hiç edilen tek bir Kamu kurumunun satışını durduramadığınız, durduramayacağınız içindir ki, tam bağımsızlığımızı kaybetmiş bulunuyoruz. Bu konudaki ihmalkarlıklarınızın devam etmemesi için acilen tedbir almanızı bekliyoruz. Durdurmak için kafalar koparılması gerekiyorsa, o da yapılmalıdır. Türk Ulusunun düşünceleridir. .. Türk yurdunda Türk ulusuna yakışır bir hayat istememizi bize çok görmeyeceğinizi ümit ediyor ve biz Türk Milletine gizli öncülük görevinizi yerine getirmenizi bekliyoruz. İzninizle; Vasiyet gayet açıktır, gereğini yapmak üzere Sizi bekliyoruz.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 10.10.2003 tarihli Veli Küçük isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Paşam, 65 yıldır ihanette sınır tanımayan 65 yıllık Ankara Hükümetlerinden aksi bir tavır ve davranış beklememiz Türk ulusu olarak gaflette olduğumuzu gösterir. Bunun bilincindeyiz. Türk Ulusu olarak bütün beklentilerimiz Türk Silahlı Kuvvetlerinin yapacaklarına yöneliktir….Bizi yanıltan Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihanette sınır tanımayanlar üzerinde etkin ve etkili olamama duruşudur.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 05.03.2004 tarihli Jandarma Genel Komutanı Org. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Değerli Büyüğüm, 2003 Ağustos ayında şahsımı kabulünüzde Yüksek Makamlarınıza bir iki cümle ile açıklamaya çalıştığım, tedbir alabileceğiniz düşüncesiyle, özellikle Devlet-Millet ve Ülke güvenliğimizle doğrudan alakalı olan, şahsınızda Türk Silahlı Kuvvetlerinin birçok bilgi ve belgeye kolaylıkla ulaşabileceği konuyu ayrıntılı olarak bir kez daha Asıl Ellere iletmenin bir Türk Evladı olarak görevim olduğu inancındayım…Türk Ulusu bu konuda endişelidir Paşam. Bir tarikat sapığının henüz Başbakan değilken bile Kıbrıs’ı, Kıta Sahanlığını, Ermenistan, Kürdistan tavizlerini emperyalist babalarına söz vermiş icraatlarının yanında, Menderes’in yaptıkları solda sıfır kalmaktadır. Kaybettikten sonra kelle alınması Kıbrıs’ı geri getirmeyecektir Paşam. Türk Ulusunun düşünceleridir. Türk Ulusuna açıklamalarınızda, endişelerinizde dış merkezlerin saldırılarını, yerli maşaların azgınlıklarını göğüsleyebilecek güçte olduğunuza şüphemiz yoktur. En önemlisi Türk Ulusu emrinizdedir Paşam. Kıbrıs’ı ilhak ettiğinizi açıklamazsanız ilk cephemiz düşmüş olacak ve arkası çorap söküğü gibi gelecektir…Bunu durdurun Paşam, lütfen durdurun..” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.03.2004 tarihli Hayri B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…geçen hafta sonu Jandarma Genel Komutanlığın’da Paşa’nın emriyle bir toplantıya çağrıldım... konuşulan ve paylaşılan konuları ancak karşılaştığımızda Size aktarabilirim.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 21.04.2004 tarihli Jd.Kd.Albay Cengiz Y. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Ziraat Bankası Dış İşlemler Operasyon Daire Başkanı Güner A Beye malum konudan Türk Silahlı Kuvvetlerinin uzun zamandır haberdar olduğunu, bu vesile ile Türk Ulusunun Devleti ile birlikte ayakta kalabilmesi için her bir bireyin katkısının vazgeçilmez olacağını, malum konudan tarafım sayesinde değil de, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bizzat haberdar olduğunu hissettirmenizi, bu bilgilere dünya durdukça ulaşmanın geleneksel Türk Devleti bekasının bir gereği olduğunu Batılı Ülkeler Almanya, Fransa, İngiltere örnekleri vererek ifade etmenizi, bu konuyu Batılı ülkelerde Mali Polisin yaptığını, ülkemizde her kurumun Siyasi iktidarlar elinde istismar edilmesi nedeniyle ülkemiz bakımından hayati öneme haiz bu ve benzeri konuların Türk Silahlı Kuvvetlerine kaldığını belirtmenizi, Albayım özellikle bu bilgilere ulaşmak için Mahkeme Kararı çıkartmak gibi bir çözüm şeklinden asla bahsetmemenizi, bu hak ve yetkilerin Devletimizin Kurulduğu gün Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk Ordusuna verildiğini belirtmenizi,
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin her bilgi ve belgeye istediği anda ulaşmasının Devletimizin günümüzde getirildiği durum nedeniyle önemli olduğunu, Türk Ulusunun Türk Silahlı Kuvvetlerine güvendiğini ancak katkılarının beklendiğini ifade etmenizi önemle istirham ediyorum…“Not: Albayım toplantıdan önce Güner Arslan ve konuyla ilgili düşüncelerimi öğrenmek konusunda emrinize amadeyim. Dahili telefonumdan rahat konuşma imkanım bulunmaktadır.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 20.07.2004 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…Türk Ulusuna Bildirge niteliği taşıyacak bir Gazetenin acil olarak ihtiyacımız olduğunu belirtmek isterim. …Söz konusu Gazeteye gönüllü olarak ve bundan büyük bir haz duyarak makale verecek Ulusalcı araştırmacı yazarlarımızın artık var olduğunu bilmek büyük bir imkan olup, Türk Ulusunu uyandırmak yolunda önemli mesafeler aldıracağı, siyonist emperyalistlerin Türk Ulusuna kolay kolay etki edemeyeceklerini, Türk Ulusunun uyandırılma süresini kısaltacağı düşüncelerini taşımaktayız. Paşam, bu konuyla ilgili olarak Türk Ulusunun ve Türkiye Cumhuriyetinin geleceği için yapacağınız hizmetin Türk Ulusunun bir an evvel yönetimde hakim olmasına imkanlar, fırsatlar hazırlayacağı muhakkaktır... Türk Ulusunu emperyalist, siyonist AB ve ABD ye sömürge yapmaya yemin etmiş siyasi zihniyetlere bu gazete ile ya da bir TV kanalı ile Türk Ulusunun layık göreceği tokatı atma fırsatı doğacak ve Türk Ordusunu yıpratacak bir ihtilale gerek kalmayacaktır düşüncesindeyiz. Çünkü bu kez yapacağınız bir ihtilalin Ulusal Tam Bağımsızlıktan, Ulus Devlet varlığımızdan yana olmasını, Vatan ve Devlet hainlerinin ise kafalarını almasını bekleriz… Candan E. bir Türk çocuğudur, günümüz İstanbul Valisi ve Devletimin en tepesindeki diğer bir çok zevat gibi Süryani değildir. Bunun için de korunmasını, kollanmasını beklemenin hakkımız olduğunu bilmenizi isteriz. … Türk Ulusunun Devlet kadrolarından bir bir tasfiyesine ve öldürülmelerine dur demek zamanı gelmedi mi Paşam ? Siyonist emperyalistler ve işbirlikçileri tarafından öldürüldüklerinden sonra mı kendilerine selam duracaksınız…? Onlar hayatta iken kendilerine ulaşmanızın anlamı, ehemmiyeti, öldürüldükten sonraki milyonlarca selama bedel diye düşünüyoruz Paşam….Değerli Büyüğüm, 30 Ağustos’da Orgenerallikteki sürenizin dolduğunu biliyoruz. …Temenni ederiz ki zati âlinizden boşalacak Makama emperyalistlerin emrinde olmayacak değerli bir Türk Subayının Sizi aratmaksızın gelmesi ve Sizin kadar Türk Ulusuna güven vermesidir. Acaba böyle mi olacak diye endişelerimizi zati alinize iletmek, Sizinle paylaştığımız düşünce ve tespitlerimizi kendileri ile de paylaşıp paylaşamayacağımızı bilmek ve sormak isteriz.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 17.08.2004 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Paşam, emirleriniz üzerine komutanlığınız yetkililerinden Alb. Cengiz Y. Sayın Candan E. ile irtibata geçmişlerdir. ..söz konusu Mahkemelerin davaları bir an önce sonlandırmalarında Komutanlığınız Adli Müşavirlerinin Mahkeme Başkanları ile “Sayın Candan E.’in Bakanlıktaki görevine devamının sağlanması” şeklinde yapacakları görüşmelerin zaten haklı olduğu Dava kararlarının hızlandırılması bakımından olumlu sonuç alınmasında etkili olacağını düşünmektedirler. Sayın Candan E.’in Komutanlık Yetkililerinizin de dinledikleri üzere inanılmaz ölçüde bilgilere sahip olduğu düşünülürse, Bakanlıkta kalmasının sağlanmasının Asıl Devletimiz açısından fayda temin edeceğini ifade etmişlerdir…Konuyu Yüksek Makamlarınıza iletmenin gereğine inanmaktayım Paşam. Sayın Candan E.’in Ankara’da bulunması ASIL Devletimizin menfaatleri için önemlidir, vazgeçilmezdir.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.08.2004 tarihli J.Kd.Albay Cengiz Y. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…söz konusu Mahkemelerin davaları bir an önce sonlandırmalarında Komutanlığınız Adli Müşavirlerinin Mahkeme Başkanları ile “Sayın Candan E.’in Bakanlıktaki görevine devamının sağlanması” şeklinde yapacakları görüşmelerin zaten haklı olduğu Dava kararlarının hızlandırılması bakımından olumlu sonuç alınmasında etkili olacağını düşünmektedirler…Not: Albayım, konuyla ilgili aynı bilgiyi içeren bir notu Paşa’ya iletilmek ve bilgilenmesini sağlamak üzere Yaveri Yarbay Müfit Beyin odasındaki faksa da geçtim” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.08.2004 tarihli J.Kd.Albay Cengiz Y. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; ““Albayım, Sizleri aciliyetinden ve ehemmiyetinden haberdar ettiğim Sayın Candan E. beyin T. C. ANKARA 11.İdare Mahkemesinde açılmış bulunan 2003/1001 Disiplin Cezası ile ilgili dava 2004/256 nolu kararla Sayın Candan E. lehine sonuçlanmış bulunmaktadır…söz konusu dava mesnet tutularak yine Ankara 11.İdare Mahkemesinde açılan “Zonguldak Vali Yardımcılığına tayin konulu 2004/2001 sayılı ikinci davanın da Sayın Candan E. lehine sonuçlanmasına bu davanın dayanak ve örnek teşkil edeceği hususunu bilgilerinize arz eder …Candan E.in Ankara’daki görevinde kalması için ikinci davada yardımlarınızı beklediğimizi belirtiyorum…” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 06.09.2004 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Paşam, Sizleri, Yüksek Makamlarınızı hayati aciliyetinden ve ehemmiyetinden haberdar ettiğim Mülkiye Baş Müfettişi, Sayın Candan E. Beyin, Ankara 11.İdare Mahkemesinde 2003/1001 Disiplin Cezası ile ilgili açılmış bulunan dava, 2004/256 nolu kararla Sayın Candan E. Beyin lehine sonuçlanmış bulunmaktadır. … söz konusu dava mesnet tutularak yine Ankara 11.İdare Mahkemesinde açılan “Zonguldak Vali Yardımcılığına tayin konulu 2004/2001 sayılı ikinci davanın da, bu durumda Sayın Candan E.Beyin lehine sonuçlanmasına dayanak teşkil edeceği hususunu bilgilerinize arz ediyor…Yüksek Makamlarınızın malumları olduğu üzere, Sayın Candan E.’in Ankara’da Mülkiye Başmüfettişliği görevinde kalmasının Asıl Devletimizin ayakta ve hayatta kalması için önemine ve gereğine inandığımızı belirtirken, Müfettiş olması nedeniyle inanılmaz bilgi ve belgelerin sahibi Sayın Candan E. Beyin bildiklerinin, Türk Ulusunun bir gün gereğini yapmak üzere Yüksek Makamlarınız nezdinde kayda alınmasının ehemmiyetine bir kez daha dikkatinizi çekmenin Türklük görevimiz olduğunu hatırlatmak istiyoruz Paşam. Arz ederiz…NOT: 1- paşam, bundan sonra elime ulaşacak bilgi ve belgeleri yine size mi yoksa Org.sayın F. T. paşamıza mı iletmeliyim, bunu izninizle öğrenmek istiyorum” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.01.2005 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…şahsınıza arz ettiğim Sayın Mülkiye Başmüfettişi Candan E. Beyin Ankara İdare Mahkemesindeki iki davasının da Siz değerli ve duyarlı Türk Komutanının katkıları sayesinde lehine sonuçlandığını ve İçişleri Bakanlığındaki Başmüfettişlik görevine başladığını Yüksek Makamlarınıza iletmekten sevinç duymaktayız. Sayın Candan E.’in Yüksek Makamlarınıza iletilmek üzere şahsıma ilettiği belgeler mektubum ekindedir. (Ek no: 3 Candan E.) ) Arz ederim.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 06.09.2004 tarihli Tümgeneral Sabri D. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…Türk Ulusuna 85 yıl önce biçilen sömürge gömleğini 1923- 10 Kasım 1938 den beri 66 yıldır yeniden ısrarla giydirmeye çalışan emperyalistler ve işbirlikçilerine gerekli dersi bir kez daha olmak üzere yine Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Ulusu birlikteliği vereceğine inancımız tamdır. Gizli Öncülüğünüz kaçınılmazdır.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
“NER-AY 7.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Neriman AYDIN isimli şahsa değişik tarihlerde gelen ve gönderilen epostalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili açık kaynaklardan alınan belgelerin yer aldığı, belgenin tamamının 169 sayfadan ibaret olduğu,
“plazma tarihçesi.doc” isimli MSword dosyası içerisinde: şüpheli Ercüment OVALI isimli şahsın 31.08.2007 tarihinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar BÜYÜKANIT’a hitaben yazdığı ve tamamı 9 sayfadan ibaret mektup olduğu, söz konusu mektup içerisinde; “ … Ülkemin benim uzman olduğum alanda iki büyük gereksinimi vardı…ülkemizin her yıl 300 milyon dolar ödeyerek satın aldığı bazı ilaçları (insülin gibi), dokuları ve hatta gerektiğinde biyolojik silahlar üretebilecek bir biyoteknoloji merkezi idi…Her türlü silaha karşı tedbire sahip olmasına rağmen Biyolojik silahlarla savaşma konusunda yeterli hazırlığı olmayan ülkeme biyolojik savaş endüstrisini kurmaktır. Nitekim bu gün 1 trilyon borcu olan, zorlukla ayakta kalan bu küçücük şirkete, onun yaratıcısı olan bana yapılan ulusal ve uluslar arası saldırının 2 nedeninden biri ATİ tesislerinin 15 günde bu silahı üretece hale gelebilecek şekilde dizayn edilmiş olması…” şeklinde beyanların yer aldığı,
“YAZI-1.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; şüpheli Neriman AYDIN’a değişik tarihlerde gelen ve gönderilen e-postalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili medya vs. temin edilen belgelerin bulunduğu 105 sayfadan ibaret belgede:
-NOYAN ÇALIKUŞU [mailto:h033223@kho.edu.tr] isimli e-posta adresinden 09.10.2006 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “Merhaba Neriman Teyzecim, … Bir Harbiyeli olarak diğerleri gibi kendimi milli konularda eksik hissediyorum. Bana birkaç kaynak gönderebilir misiniz? …Saygıdeğer Kemal Amcama çok selamlarımı iletin.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 09.10.2006 tarihinde Noyan ÇALIKUŞU isimli şahsa gönderilen e postada; “Merhaba Teyzesi…Evet çalışmalar son hızla devam ediyor, Türk Milletinin feraseti, ve Tanrı vergisi hasletleri bizlere her gün yeni mucizeler yaşatıyor. Bunları gördükçe daha fazla heyecan ve yüksek oranda enerjimizle çalışmalarımıza devam ediyoruz, canım Teyzesi. Bir kaç gün önce biz de Kemal Amcanla senden söz ettik… Sen öyle bir insanla tanıştın ki, seni her konuda yetiştirecek, geleceğe hazırlayacak engin bir bilginin sahibidir kendisi. Zaten böyle olduğu için bizlere önderlik yapmaktadır… Bayramdan sonra Kemal amcan bir hafta sonunu sana ayırmak istiyor... Ne zaman müsait olursan beni arayabilir söyleyebilirsin Teyzesi...” ifadelerinin bulunduğu,
-NOYAN ÇALIKUŞU [mailto:noyan.selda@gmail.com] isimli eposta adresinden 26.10.2006 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “…Siz ve Kemal Amcamın aynı coşku ve heyecan ile biz Harbiyelilerin timsali olması dileklerimle...”şeklinde beyanların yer aldığı,
30112007136.jpg, DSCF1625.JPG, DSCF1626.JPG, DSCF1631.JPG, DSCN1177.JPG, DSCN1179.JPG, DSCN1183.JPG ve P1000835.JPG isimli resim dosyaları içerisinde; yer ve zamanı belli olmayan bir toplumsal gösteri yürüyüşü ile şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ isimli şahsın mezuniyet töreninde çekilmiş fotoğrafların olduğu,
07 NOLU CD içerisinde; “Bel1.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; şüpheli Neriman AYDIN’a değişik tarihlerde gelen ve gönderilen e-postalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili medya vs.temin edilen belgelerin yer aldığı 130 sayfadan ibaret belgenin olduğu,
-Neriman Aydın tarafından 10.01.2007 tarihinde ismail / adana isimli şahsa gönderilen e postada; “…Büyüğümüz bir müthiş Türk olup, bize 4.5 yıldır Önderlik yapmaktadır. Türk Mİlletinin oylarıyla Türkiye Büyük Milleti Meclisi hükümetlerine kavuşanların 10 kasım 1938 saat 9:06 dan beri hiristiyan ve yahudi emheryalist düşmanlarımızla işbirliği yaparak TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE TÜRK MİLLETİNE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'E TÜRKİYE'YE TÜRK ORDUSUNA TÜRK BAYRAĞINA ihanet edenleri ve arkalarındaki düşmanlarımız israili amerikayı ingiltereyi ve avrupa birliği ülkelerinin üzerimizdeki işgal emellerini durdurmak ve Devletimizin iradesine sadece Mustafa Kemal Atatürk'ten ve Türk milletinden emir alan Türk Milletinin evlatlarını hakim kılmak için büyük bir mücadelinin öncüsüdür Büyüğümüz.
Ne MİT'in ne Ordunun ne CIA nın ne Mossad'ın ne MI5 in ne alman istihbaratının adamı değildir, mason değildir. Hiç bir siyasi teşkilatın derneğin vakfın sivil toplum kuruluşlarının üyesi değildir. Türk Milletine mensuptur M Kemal Atatürk'ten emir almaktadır. İlahi manada emirleri Yüce Allah'tan ve sevgili Peygamberimiz Hz Muhammed'ten almaktadır…Davamız Türkiye Cumhuriyetini kaybetmemek davasıdır... ihaneti cezalandırmak davasıdır...” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 29.01.2007 tarihinde Noyan ÇALIKUŞU isimli şahsa gönderilen e postada; “…Türk ordusunun üst rütbedeki amerikancı -mason paşalar alt rütbedeki Atatürk neferi subaylar tarafından saf dışı bırakılırsa emperyalist halim ne olur diye tereddüt ettiğinden Türkiye'ye vurmayı geciktirmişlerdir... Yoksa Türk Milletini sindirmeyi çoktan başarmışlardır... hem de Atatürk'e sövdürerek…İstanbul'dan misafirlerimiz vardı, Şifre Çözüldü Kitabının yazarı Ali Özoğlu Bey... Sabahladık... ama ne sohbet Teyzesi... 10 gün öncede Kemal Amcan Karadeniz de özel bir TV kanalında 1 saat konuştu, yalnız o konuştuktan sonra programı yayından kaldırdılar, bütün Karadeniz ayakta...” eklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 20.02.2007 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahsa yazılan mektupta; ““Bizim düşüncemiz ise millet bu büyük davayı bir güç halinde konuşuncaya kadar Önder’i bu tür emperyalist tedbirlerden ve yaratacakları bilinçli ve amaçlı tehlikelerden uzak tutmaktır. Onun içindir ki, ulusal yayın kuruluşlarında şimdilik program yapmasını milletimizin geleceği için sakıncalı görmekteyiz benim Sevgili kardeşim.. Türk Milletini bu güzellikten yoksun bırakmamaktır tüm emelimiz, amacımız . Onun içindir ki bugünlerde bir tv programı kendisine sizin de bizim de engel olamayacağımız zararlar verebilir. Ama aynı düşüncenin neferleri olarak sizler, Büyüğümüzün yerine ortak tespit ve düşüncelerimizi tv programlarına katılarak milletimize duyurabilme fırsatlarınız olursa bunlar milletimizin geleceğini emin ellerde gördüğümüzün işaretleri olacaktır…Biz sizin de tv yayınlarına çıkmanızı sakıncalı görmekteyiz…Ancak yine karar Önderimizin ve sizindir…Kemal Aydın’dan ve Ali Özoğlu’ndan birer tane daha olsaydı keşke, ama yok… yok yok.. Öncelikli görevimiz sizi gücümüzün yettiğince korumaktır… ” ifadelerini bulunduğu,
-Noyan ÇALIKUŞU tarafından 20.02.2007 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “Değerli büyüklerim Kemal Amcam ve Neriman Teyzem… Siz büyüklerimin bizlere vermekte olduğu fikir beyanatları, ileride atılacağımız kıta hayatında bizim görevlerimiz nazarında çok stratejik bir noktaya sahip olacaktır… Türk Yurdu içerisinde, oluşturulmak istenen "etnik ekalliyet" kümeleri, büyük bir ihanetin pençesindedir ve Sevr Antlaşması'nın önümüzdeki günlerde önümüze konulması ile, büyük bir oyunun parçaları olmaktan geri kalamayacaklardır…Siz değerli büyüklerimizin nihayetsiz büyüklükteki bilgi dağarcığından yararlanmak ve sizlerin ruhlarımızı şahlandıran değerli sözlerinizi tekrar dinlemek için huzurunuza gelmek istiyoruz. Affınıza sığınarak pazar günü eğer müsaitseniz çok değerli vakitlerinizi almak istiyoruz. Ellerinizden öper, sağlık ve mutluluğunuzun daim olmasını dileriz. Eren MUMCU, Noyan ÇALIKUŞU” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 21.02.2007 tarihinde noyan.selda@gmail.com isimli e posta adresine gönderilen e postada; “Merhaba Teyzesi, Büyüğümüzle görüştüm pazar günü müsait sizlerle görüşecek, aklınıza takılan, sizi rahatsız eden tespitleriniz, sorularınız varsa yazmayı unutmayınız...Bilgilenmek istediğiniz her konuyu da ayrıca not ederseniz, sizler için hepimiz için çok daha faydalı olacaktır…biz değil intikamda ve ihanette yarışanlar ölmeli. çünkü bu vatanda yaşamayı hak etmiyorlar, bu devletin makamlarını asla hak etmiyorlar... aldıkları her nefes attıkları her adım haram onlara... haram olduğunu biz biliyoruz onlar da öğrenecekler..Büyüğümüz Kemal Aydın bey adına teyzeniz olarak sevgilerimizi gönderiyoruz ... ” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Noyan ÇALIKUŞU tarafından 06.03.2007 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “Merhaba Neriman Teyzeciğim, Cuma günü ile ilgili olarak sizin ve Büyüğümüzün ve Selda‘ nın isimlerini yazdırdım. Sizleri Atamızın mezun olduğu Harbiye de görmekten, sizin gibi Atatürk ün açtığı yolu kapattırmamaya yeminli, yüksek vatan sevgisiyle dolu saygıdeğer Büyüklerimin buraya gelmesinde bir vesile olmaktan onur duyuyorum. ” şeklinde beyanların yer aldığı,
19 nolu Cd içinde; DSCF1597.JPG, DSCF1631.JPG, DSCF1681.JPG ve PICT0056.JPG isimli resim dosyaları içerisinde şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ’nin mezuniyet töreninde çekilen fotoğraflarının bulunduğu görülmüştür.
Dostları ilə paylaş: |