Osmanlý – Fransa Ilişkisi (1798 – 1801)
Fransa’nýn Osmanlý Devleti’ne ait olan Mýsýr eyaletini işgal etmesinde;
* Orta Dogu’ya egemen olarak Ingiltere’nin sömürgelerine giden yollarý ele
geçirmek ve bölgedeki Ingiliz çýkarlarýna darbe vurmak istemesi
* Fransa’nýn Yedi Yýl Savaşlarý’ndaki kayýplarýný telafi etmeye çalýşmasý
* Mýsýr’ýn stratejik ve ekonomik yönlerden önemli bir konumda bulunmasý
gibi nedenler etkili olmuştur.
Fransýzlarýn bölgeye (Akdeniz’e) yerleşmesi çýkarlarýna ters düşen Ingiltere ve
Rusya ittifak yaparak Osmanlý Devleti’nin yanýnda yer aldýlar.
Donanmasý yanan Napolyon Osmanlý Devleti’ni barýşa zorlamak amacýyla Suriye
üzerine yürüyerek Akka kalesine kadar ilerledi. Burada Cezzar Ahmet Paşa
80
komutasýndaki Nizam – ý Cedit ordusuyla yapýlan savaşý Napolyon kaybetti (1799).
Bir süre daha devam eden savaş El – Ariş Antlaşmasý’yla sona ermiştir (1801).
Bu antlaşma ile;
* Mýsýr yeniden Osmanlý idaresine girmiştir.
* Ingiltere, dogu ticaret yolunu tehdit eden Fransa’yý etkisiz hale getirerek
Akdeniz’de üstünlük saglamýştýr.
Osmanlý Devleti varlýgýný devam ettirrebilmek için denge politikasýný izlemeye
başlamýştýr.
81
14) XVII. ve XVIII. Yüzyýllarda Islahat Hareketleri
XVII. Yüzyýl Islahatlarý ve Özellikleri
II. Osman
Osmanlý tarihinde ilk köklü ýslahat girişimleri II. Osman döneminde (1618 – 1622)
başlamýştýr. II. Osman dönemi yenilikleri şunlardýr:
* II. Osman, saray dýşýndan evlilik yaparak sarayý halka açmýştýr.
* Şeyhülislam’ýn fetva vermek dýşýndaki yetkilerini elinden aldý. Böylece ilmiye
sýnýfýnýn devlet işlerine karýşmasý engellenmiştir.
* Zamanýn ihtiyaçlarýna göre yeni kanunlarýn yapýlmasý planlanmýştýr.
* II. Osman Hotin Seferi’nde yeniçerilerin durumunu görünce Yeniçeri Ocagý’ný
kaldýrmak istedi. Ancak, Genç Osman düşüncelerini zamansýz açýga vurdugundan
ve ýslahatlar sýrasýnda kendisine yardýmcý olacak tecrübeli devlet adamý
olmadýgýndan ýslahat planlarý gerçekleştirilememiştir.
IV. Murat
* Yeniçeri ve sipahi zorbalarý ortadan kaldýrýldý. Bu durum Istanbul’da asayiş ve
güvenligin kurulmasýný saglamýştýr.
* Bütçe açýgýnýn saray masraflarýnýn çoklugundan ve lüzumsuz hediye ve
bahşişlerden kaynaklandýgýný görünce bunlarý azaltmaya çalýşmýştýr.
* Mali yýlýn bütçesini önceden hazýrlamýştýr.
* Divan üyeleri ve diger yöneticilerden hazineye para aktarmýştýr.
* Hazineye borcu olan kişilerden bu borçlarý tahsil etmiştir.
82
Köprülü Mehmet Paşa
Köprülü Mehmet Paşa;
* Memleketin iç durumunu ele aldý. Dini yönden fikir ayrýlýgýna düşen Istanbul
ulemasýný degişik yerlere göndererek kargaşaya son vermiştir.
* Maliyeyi düzene sokan Köprülü Mehmet Paşa, Kuyucu Murat Paşa ve IV.
Murat gibi baský ve şiddet kullanmýştýr. Onun ölümünden sonra, kendi tavsiyesiyle
oglu Fazýl Ahmet Paşa sadrazamlýga getirilmiştir.
* Ordu ve donanmayý ele aldý. Çanakkale Bogazý’ný ablukaya alan Venedik
donanmasýný buradan uzaklaştýrýp, Venedik tarafýndan işgal edilen Limni,
Bozcaada ve Gökçeada’yý geri alarak Akdeniz yolunu açmýş ve Girit Adasý’na
yardým göndermiştir.
* Erdel Beyi Rakoçi ve Halep Valisi Abaza Hasan Paşa’nýn isyanlarýný bastýrarak
asayişi saglamýştýr.
* Týmarlar eskiden oldugu gibi savaşlarda yararlýlýk gösterenlere verilmiştir.
Anadolu ve Rumeli’deki týmarlý sipahilerin gerçek mevcudunu ögrenmek için
yoklamalar yapýlmýştýr. Haksýzlýk ve zorbalýk yapan devlet memurlarý engellenerek
kanun hakimiyeti kurulmaya çalýşýlmýştýr.
* Devletin duraklamasýnýn ve kötü gidişatýn durdurulmasý için neler yapýlmasý
gerektigine ilişkin devlet ileri gelenlerinden raporlar alýnmýştýr. XVII. yüzyýlýn önemli
şahsiyetlerinden biri olan Koçi Bey, devletin Kanuni’den sonra düştügü sýkýntýlarý,
kurumlarýn nasýl bozuldugunu anlattýgý “Koçi Bey Risalesi” adlý raporunu IV.
Murat’a takdim etmiştir.
* Iran üzerine iki defa sefer düzenlendi. Bu seferler sýrasýnda Anadolu’daki
Celâliler ortadan kaldýrýlmýş, emniyet ve güvenlik saglanmýştýr.
* Uyuşturucu maddelerin ve tütünün kullanýmý, gece sokaga çýkýlmasý
yasaklanmýştýr.
Tarhuncu Ahmet Paşa
Tarhuncu Ahmet Paşa mali alanda ýslahatlar yaparak devletin gelir – gider
dengesini saglamaya çalýşmýştýr. Tarhuncu Ahmet Paşa;
83
* Bazý illerin gelirinin iltizama verilmesini, dirlik sahiplerinin gelirlerinin bir
kýsmýnýn da hazineye aktarýlmasýný saglamýştýr.
* Bütçe açýgýnýn saray masraflarýnýn çoklugundan ve lüzumsuz hediye ve
bahşişlerden kaynaklandýgýný görünce bunlarý azaltmaya çalýşmýştýr.
* Mali yýlýn bütçesini önceden hazýrlamýştýr.
* Divan üyeleri ve diger yöneticilerden hazineye para aktarmýştýr.
* Hazineye borcu olan kişilerden bu borçlarý tahsil etmiştir.
XVIII. Yüzyýl Islahatlarý ve Özellikleri
Lale Devri
* Ilk kez Avrupa’nýn önemli merkezlerinde geçici elçilikler açýldý (Paris, Viyana,
Moskova ve Lehistan). Osmanlý Devleti, elçilikleri kurmakla; Avrupa’daki teknik,
bilimsel ve sosyal gelişmeleri takip etmeyi ve Avrupa devletlerinin politikalarýný
ögrenmeyi amaçlamýştýr.
* Said Efendi ve Ibrahim Müteferrika tarafýndan ilk Türk matbaasý kuruldu
(1727). Ibrahim Müteferrika’nýn evinde kurulan bu ilk Osmanlý matbaasýnda dini
kitaplar hariç tarih, cografya ve edebiyata ait bazý kitaplar basýlmýştýr. Matbaada
basýlan ilk eser Vankulu Lügati adlý sözlüktür.
Osmanlý Devleti’nde binlerce insan hattatlýk yaparak geçimlerini saglýyordu. Bu
insanlarý magdur etmemek amacýyla devlet önceleri matbaada dini kitaplarýn
basýmýný yasaklamýştýr.
* Yeniçerilerden oluşturulan bir itfaiye örgütü kurulmuştur (Tulumbacýlar).
* Yalova’da bir kagýt imalathanesi kurulmuştur.
* Istanbul’da bir kumaş ve çini imalathanesi açýlmýştýr.
* Ilk defa çiçek hastalýgý için aşý bulunmuştur.
* Kütüphaneler açýlmýştýr (En önemlileri Enderun ve Yeni Cami
kütüphaneleridir).
* Askeri alanda esaslý bir ýslahat görülmemiş, sýnýrlarda bazý kaleler ve
istihkamlar yaptýrýlmýştýr. Ayrýca Istanbul surlarý onarýlmýştýr.
* Dogu klâsiklerinden bazý eserler Türkçeye tercüme edilmiştir.
84
* Resim, minyatür, edebiyat ve az da olsa bilim alanýnda gelişmeler gözlenmiştir.
* Avrupa’dan Rokoko ve Barok tarzý mimari örnek alýnarak çeşitli eserler
yapýlmýştýr.
* Osmanlý mimarisinin Avrupa mimarisinin etkisinde kalmasý sonucunda sivil
mimari ön plana çýkmýştýr.
Osmanlý Devleti bu dönemde sadece Dogu’da Iran’la savaşmýştýr.
* Lâle Devri Patrona Halil Isyaný ile sona ermiştir.
I. Mahmut
* l. Mahmut orduya düzen vermenin ve Avrupa ordularý gibi savaşa
hazýrlanmanýn lüzumunu anlamýş ve bu işi Fransýz asýllý Humbaracý Ahmet
Paşa’ya (Kont dö Boneval) vermiştir.
Ahmet Paşa;
* Osmanlý ordusundaki Humbaracý ve Topçu sýnýfýný ýslah etmiştir.
* Ordunun ýslahý için raporlar hazýrlamýştýr.
* Subay yetiştirmek amacýyla Kara Mühendishanesi’ni kurmuştur (1734).
Böylece Avrupa tarzýnda ilk teknik okul açýlmýştýr.
* Emrindeki kýtalarý Avrupa ordularýnýn düzenine göre örgütlemiş, bölük, tabur ve
alay örgütlerini oluşturmuştur.
III. Mustafa
Bu dönemin ýslahatlarýný Sadrazam Koca Ragýp Paşa ve Baron dö Tot yapmýştýr:
* III. Mustafa lüzumsuz masraflarý keserek maliyede ýslahat yaptý. Ilk defa bu
dönemde iç borçlanma sistemi (esham) uygulanmýştýr.
* Fransýzca’dan matematik ve astronomiyle ilgili kitaplar tercüme edilmiştir.
* Fransa’dan getirilen Baron dö Tot topçu ve istihkam askerlerini ýslah etmiştir.
* Sürat Topçu Ocagý kuruldu. Bu ocak Avrupa tarzýnda yetiştirilmiştir.
* Tophane ýslah edilmiştir.
* Deniz subayý yetiştirmek amacýyla Deniz Mühendishanesi kurulmuştur.
85
* Çeşme faciasýndan sonra tersane ýslah edilerek yeni bir donanma kurulmuştur.
I. Abdülhamit
Devrin ileri gelen ýslahatçý devlet adamlarý Halil Hamit Paşa ve Cezayirli Hasan
Paşa’dýr.
* Halil Hamit Paşa, Sürat Topçu Ocagý’ný genişleterek mevcudunu artýrmýştýr.
* Istihkam Okulu açýldý. Lagýmcý ve Humbaracý ocaklarýnýn gelişmesi saglandý.
Kara ve deniz kuvvetlerini ýslah etmek için Avrupa’dan çok sayýda mühendis ve
uzman getirilmiştir.
* Yeniçerilerin sayýmý yapýldý. Týmar sisteminde düzenlemeye gidildi. Ulufe alým
satýmý yasaklandý. Halil Hamit Paşa maliyeyi düzeltmek için çalýşmalar yaptý.
Ancak başarýlý olamadý.
III. Selim
III. Selim döneminde yapýlan ýslahatlara Nizam-ý Cedit adý verilmiştir. Bu dönem
ýslahatlarýnýn agýrlýk merkezini askeri ýslahatlar oluşturmuştur.
* Nizam-ý Cedit Ordusu kuruldu. Bu ordu yeniçerilerden seçilen ve Anadolu’dan
getirilen askerlerden kurulmuştur. Avrupa tarzýnda egitilen bu ordu ilk askeri
başarýsýný Akka’da Fransýzlara karşý kazanmýştýr. Ordunun giderleri yeni kurulan
Irad-ý Cedit hazinesi tarafýndan karşýlanmýştýr.
* III. Selim donanmaya önem vermiş ve tersaneyi ýslah etmiştir.
* Mühendishane-i Berr-i Hümayun (Kara Mühendishanesi) ve Mühendishane-i
Bahr-i Hümayun (Deniz Mühendishanesi) adýyla okullar genişletilmiştir.
* Avrupa’daki gelişmeleri takip etmek ve Osmanlý Devleti hakkýndaki
düşüncelerini ögrenmek amacýyla Avrupa’nýn önemli merkezlerinde sürekli
elçilikler kurulmuş, Paris, Londra, Viyana ve Berlin’e elçiler gönderilmiştir.
* Ülke parasýnýn degerini korumak için yerli malý özendirilmiştir.
* Resmi devlet matbaasý kurulmuştur.
* Ilmiye sýnýfýnýn ýslahý için çalýşýldý. Yeni kitaplar tercüme edilmiş ve Fransýzca
devletin ilk resmi yabancý dili haline getirilmiştir.
86
III. Selim tarafýndan yapýlmak istenen ýslahatlar; yeniçerilerin tepkisi, devlet
adamlarýnýn lüks ve israfa dalmalarý, Irad-ý Cedit hazinesi için konulan vergilerin
toplumda meydana getirdigi huzursuzluk ve yabancý elçilerin aleyhte propaganda
yapmalarý gibi nedenlerden dolayý başarýlý olamamýştýr.
Kabakçý Mustafa Isyaný’yla III. Selim öldürülmüş (1807) ve Nizam-ý Cedit ýslahatlarý
ortada kalmýştýr.
XVIII. Yüzyýl Islahatlarýnýn Genel Özellikleri
* Osmanlý Devleti, Avrupa’nýn gerisinde kaldýgýný anlamýş ve Avrupa’yý örnek
alarak yenilikler yapmýştýr.
* Islahatlar padişah ve devlet adamlarý tarafýndan yapýlmýş, halkýn ýslahatlar
konusunda bir istegi ve destegi olmamýştýr.
* Savaşlarýn yenilgiyle sonuçlanmasý ve toprak kayýplarýnýn devam etmesi,
ýslahatlarýn askeri alanda yapýlmasýna neden olmuştur.
* Islahatlar, gösterilen tepkiler yüzünden (özellikle yeniçerilerin) devamlý
olmamýştýr.
* XVII. yüzyýl ýslahatlarýna göre daha esaslý ýslahatlar yapýlmýştýr. Ancak,
ýslahatlarla amaçlanan hedefler gerçekleştirilememiş ve devlet çöküntüden
kurtarýlamamýştýr.
87
15) XIX. Yüzyýlda Osmanlý Imparatorlugu
XIX. Yüzyýl Siyasal Olaylarý
Milliyetçilik Hareketleri
Çok uluslu bir yapýya sahip olan Osmanlý Imparatorlugu, Fransýz Ihtilâli’nin getirdigi
ulusçuluk akýmýndan en fazla etkilenen devlettir.
XVIII. ve XIX. yüzyýllarda Rusya başta olmak üzere Ingiltere ve Fransa Osmanlý
Devleti içinde yaşayan uluslarý kýşkýrtmýşlardýr. Bu kýşkýrtmalar sonucunda
Balkanlarda Sýrplar ve Yunanlýlar ayaklanmýştýr.
Sýrp Isyaný
Osmanlý Imparatorlugu’na karşý ilk milliyetçilik isyaný Sýrplar tarafýndan
başlatýlmýştýr. Sýrplarýn isyan etmesinde;
* Rusya ve Fransa gibi Avrupa devletlerinin kýşkýrtmalarý
* Osmanlý merkezi otoritesinin zayýflamasý
* Toprak düzeninin bozulmasý
* Savaş alaný haline gelen Sýrbistan topraklarýnýn sýk sýk el degiştirmesi
* Sýrbistan’da görev yapan memurlarýn ve yeniçerilerin halka karşý sorumsuz
davranýşlarý
* Milliyetçilik düşüncesinin Sýrplar arasýnda yayýlmasý
gibi nedenler etkili olmuştur.
1806 – 1812 Osmanlý – Rus Savaşlarý sonucunda imzalanan Bükreş
Antlaşmasý’yla Osmanlý Devleti Sýrplara bazý ayrýcalýklar vermiştir (1812). Bu
ayrýcalýklarla yetinmeyen Sýrplar, bagýmsýzlýk yolunu açacak imtiyazlar isteyerek
ayaklandýlar. Osmanlý Devleti, Ruslarýn olaya karýşmasýný engellemek için Sýrplara
yeni haklar tanýmýştýr (1815). Yunan isyanýnýn başlamasýndan sonra yeniden
88
ayaklanan Sýrplar Edirne Antlaşmasý’yla özerk bir devlet haline gelmiştir (1829).
Böylece, iç işlerinde serbest hale gelen Sýrplar, Ruslarýn Osmanlý Devleti’ne
baskýlarý sonucunda Berlin Antlaşmasý’yla bagýmsýz olmuşlardýr (1878).
Yunan Isyaný
Osmanlý Imparatorlugu’nda diger uluslardan daha fazla imtiyaza sahip olan
Rumlarýn ayaklanmasýnda;
* Milliyetçilik akýmýnýn Rumlar arasýnda yaygýnlaşmasý
* Rusya, Ingiltere ve Fransa gibi Avrupa devletlerinin Rumlarý isyana
kýşkýrtmalarý
* Yunanlýlarýn eski Bizans Imparatorlugu’nu yeniden kurmak istemeleri
* gibi nedenler etkili olmuştur.
* Ticaret faaliyetleri yapan Rumlarýn zenginleşmeleri
* Rumlarýn okullar ve cemiyetler kurarak yapacaklarý isyan hareketlerine ortam
hazýrlamalarý (Bu cemiyetlerden en önemlisi Etnik–i Eterya’dýr.)
* Rumlarýn Divan–ý Hümayun elçilik tercümanlýgý gibi devletin önemli
memurluklarýnda görev almalarý
* Rumlarýn Avrupalý devletler tarafýndan desteklenmesi
* Osmanlý Devleti’nin Yanya valisi Tepedelenli Ali Paşa’nýn isyan etmesi ve
devletin isyaný bastýrmak için ugraşmasý
gibi gelişmeler Yunan isyanýnýn çýkmasýna, yaygýnlaşmasýna ve başarýya
ulaşmasýna ortam hazýrlamýştýr.
Avrupalý devletlerin Rumlarla yakýndan ilgilenmesinde; Rumlarý eski Yunan
uygarlýgýný meydana getirenlerin torunlarý olarak görmeleri ve ayný dinden olmalarý
etkili olmuştur.Avrupalýlarýn Yunanlýlarý desteklemeleri, XIX yüzyýl Avrupa
diplomasisinde din unsurunun etkili oldugunu göstergesidir.
Yanya valisi Tepedelenli Ali Paşa’nýn isyanýndan yararlanan Rumlar Mora’da isyan
başlattýlar (1821). Osmanlý Devleti kýsa sürede yayýlan isyaný bastýramadý. Padişah
II. Mahmut, Girit ve Mora valiliklerinin kendisine verilmesi şartýyla Mýsýr valisi
Mehmet Ali Paşa’dan yardým istedi. Ibrahim Paşa komutasýnda Mora’ya gelen
89
Mýsýr kuvvetleri kýsa sürede isyaný bastýrdý. Fakat bu gelişme Rusya, Ingiltere ve
Fransa’nýn tepkisini çekmiş ve bu devletler birleşerek Navarin Limaný’nda Osmanlý
ve Mýsýr donanmalarýný yakmýşlardýr. (1827).
Navarin faciasý sonucunda;
* Yunan isyaný yeniden başlamýştýr.
* Dogu Akdeniz’de Ruslara karşý deniz gücü kalmamýştýr.
* Rusya, Osmanlý Devleti’ne savaş açmýştýr.
Imparatorlukla yönetilen Avusturya ,Yunan isyanýnda Osmanlý Devleti,'ni
desteklemiştir.Avusturya Avusturya'nýn Yunan isyanýný desteklemesinde ;
-Birçok ulustan meydsana gelen bir devlet yapýsýnda olmasý
-Ruslarýn Balkanlara yerleşmesini istemesi
gibi nedeler etkili olmuştur.
Osmanlý – Rus Savaşý (1828 – 1829)
Ruslar Rumeli’den ilerleyerek Edirne’yi, Dogu Anadolu’da ise Erzurum’u ele
geçirdiler. Avrupa devletlerinden destek alamayan Osmanlý Devleti zor durumda
kalmýş ve Edirne Antlaşmasý’ný imzalayarak savaşa son vermiştir (1829).
Osmanlý Devleti açýsýndan önemli sonuçlar doguran Edirne Antlaşmasý’yla;
1. Milliyetçilik isyanlarý başarýya ulaşmýş ve Yunanistan’ýn bagýmsýz olmasý
imparatorluk içindeki diger uluslara örnek olmuştur.
2. Osmanlý Devleti geniş toprak kaybýna ugramýştýr.
3. Devlet ekonomik sýkýntý içerisine girmiş ve yapýlacak ýslahatlar aksamýştýr.
4. Yunanistan’ýn bagýmsýz olmasý üzerine Rum isyaný sýrasýnda Mýsýr valisi
Mehmet Ali Paşa’ya verilmesi kararlaştýrýlan Mora Yarýmadasý kaybedilmiştir.
90
Mehmet Ali Paşa’nýn Mora yerine Suriye valiligini istemesi padişah ile Mehmet Ali
Paşa arasýnda anlaşmazlýga ve Mýsýr isyanýnýn çýkmasýna neden olmuştur.
Mýsýr Sorunu
Yunan isyanýnýn bastýrýlmasýnda etkili olan Mehmet Ali Paşa’ya Girit valiligi verildi.
Ancak, Yunan isyaný sonrasýnda Mora Osmanlý Devleti’nin elinden çýktýgý için
Mehmet Ali Paşa’ya verilemedi. Mehmet Ali Paşa II. Mahmut’tan Mora’ya karşýlýk
Suriye valiligini istedi. Bu istegin kabul edilmemesi üzerine Mehmet Ali Paşa
Suriye’ye güçlü bir ordu gönderdi (1831). Ibrahim Paşa komutasýndaki Mýsýr
kuvvetleri üzerlerine gönderilen Osmanlý ordularýný maglup ederek Kütahya’ya
kadar ilerlediler (1833). II. Mahmut Osmanlý Devleti’nin düşmaný Rusya’dan yardým
istedi. Rusya’nýn gönderdigi bir filo Istanbul Bogazý’ný geçerek Büyükdere önlerine
geldi. Ingiltere ve Fransa, Rusya’nýn Akdeniz’e inmesini istemediklerinden dolayý
padişah II. Mahmut ile anlaşmasý için Mehmet Ali Paşa’ya baský yaptýlar. Sonuçta;
Mýsýr sorunu iç sorun olmaktan çýkmýş, Avrupa sorunu haline gelmiştir.
Avrupalý devletlerin baskýlarýna dayanamayan Mehmet Ali Paşa Osmanlý
Devleti’yle Kütahya Antlaşmasý’ný imzalamýştýr (1833). Bu antlaşmaya göre;
Mehmet Ali Paşa’ya Mýsýr ve Girit valiliklerine ek olarak Suriye valiligi, oglu Ibrahim
Paşa’ya da Adana valiligi verilmiştir. Böylece, Kütahya Antlaşmasý’yla Mýsýr sorunu
geçici olarak çözümlenmiştir.
Kendini güvence altýnda hissetmeyen II. Mahmut Rusya ile arasýnda sekiz yýl
sürecek Hünkâr Iskelesi Antlaşmasý imzalamýştýr (1833).
Hünkar Iskelesi Antlaşmasý’yla;
* Rusya, Karadeniz’de tam güvenlik saglamýştýr.
* Osmanlý Devleti, Mehmet Ali Paşa’nýn herhangi bir hareketine karşý Rusya’nýn
destegini saglamýştýr.
Ingiltere bu antlaşmaya tepki göstermiş ve Bogazlar sorunu ortaya çýkmýştýr.
* Osmanlý Devleti, Bogazlar üzerindeki egemenlik hakkýný son defa tek başýna
kullanmýştýr.
91
Osmanlý Devleti, Rusya’nýn himayesi altýna girmiştir.
Osmanlý Devleti Mehmet Ali Paşa’ya karşý Ingiltere’nin destegini saglamak için
Balta Limaný Antlaşmasý’yla ekonomik imtiyazlar vermiştir.
Mýsýr sorununu çözümlemek için büyük devletler Londra’da bir konferans
düzenlediler.
Londra Sözleşmesi’ne göre;
* Mýsýr özerk bir eyalet haline gelmiştir.
* Mýsýr sorunu çözümlenmiştir.
* Mýsýr isyaný, Osmanlý Devleti’nin bir valisine söz geçiremeyecek kadar
zayýfladýgýný ortaya koymuştur.
Mýsýr sorununun çözümlenmesinden sonra Avrupalý devletler Bogazlar sorununu
ele aldýlar. Yapýlan görüşmeler sonucunda Londra Bogazlar sözleşmesi imzalandý
(1841).
Bogazlar sözleşmesine göre;
* Bogazlar, uluslararasý bir statü kazanmýştýr.
* Rusya, Hünkâr Iskelesi Antlaşmasý ile elde ettigi imkânlarý kaybetmiştir.
* Ingiltere ve Fransa bu antlaşmadan kârlý çýkmýştýr.
* Osmanlý Devleti’nin bogazlar üzerindeki mutlak egemenligi sona ermiştir.
Kýrým Savaşý
Kýrým Savaşý’nýn Nedenleri
* Rusya’nýn tarihi emellerini gerçekleştirerek sýcak denizlere ulaşmak istemesi
* Rusya’nýn kutsal yerler sorununu gündeme getirmesi
* Istanbul’a gelen Rus elçisinin protokol kurallarýna uymamasý ve devlet
adamlarýna baský yapmasý üzerine Osmanlý Devleti’nin elçiyi ülkesine göndermesi
92
* Rusya’nýn Osmanlý Devleti’ne Ortodoks Kilisesi’nin kutsal yerlerle ilgili
isteklerini onaylattýktan sonra, Osmanlý sýnýrlarý içindeki bütün Ortodokslarýn Rusya
tarafýndan himaye edilmesini istemesi
1853 yýlýnda Rusya’nýn Eflak ve Bogdan’ý işgal etmesi üzerine Kýrým Savaşý
başlamýştýr (1853). Rusya kýsa bir süre sonra Sinop’a baskýn yaparak Osmanlý
donanmasýný yaktý.
Bunun üzerine Ingiltere ve Fransa, Osmanlý Devleti ile bir ittifak antlaşmasý
imzalayarak Rusya’ya savaş ilan ettiler (1854).
Müttefikler Kýrým’da Sivastopol’u ele geçince Rus çarý barýş istemek zorunda kaldý.
Yapýlan görüşmeler sonucunda Paris Antlaşmasý imzalandý (1856).
Paris Antlaşmasý ve Önemi
1. Osmanlý Devleti Avrupa devleti sayýlacak, devletler genel hukukundan
yararlanacak ve toprak bütünlügü Avrupalý devletlerin garantisi altýnda olacaktýr.
* Osmanlý Devleti, Avrupalý devletlerin garantisi altýna girmekle, kendini
koruyamayacak kadar zayýf bir devlet oldugunu kabul etmiştir.
* Ingiltere ve Fransa, çýkarlarýnýn tehlikeye girmesine seyirci kalmayacaklarýný
göstermişlerdir.
2. Karadeniz tarafsýz hale getirilecek, sadece ticaret gemilerine açýk olacak;
Osmanlý Devleti ve Rusya, Karadeniz’de savaş gemisi bulunduramayacak ve
tersane kuramayacaklardýr.
* Osmanlý Devleti savaşta galip gelmesine ragmen, yenik bir devlet durumuna
düşürülmüştür.
* Rusya’nýn Osmanlý Devleti üzerindeki emelleri bir süre için engellenmiştir.
* Ingiltere ve Fransa, Akdeniz’deki güvenliklerini korumuşlardýr.
3. Bogazlar konusunda 1841 tarihli Londra Bogazlar Antlaşmasý geçerli olacaktýr.
93
* Bogazlar üzerinde uluslararasý statü devam etmiştir.
4. Eflak ve Bogdan’ýn sahip olduklarý haklar ve ayrýcalýklar genişletilecek, bu
beyliklerin ve Sýrbistan’ýn haklarý antlaşmayý imzalayan devletlerin ortak garantisi
altýnda bulunacaktýr.
* Avrupalý büyük devletler Osmanlý Devleti’nin içişlerine karýşmýşlardýr.
* Osmanlý Devleti’nin egemenlik haklarýna müdahale edilmiştir.
* Büyük devletler Balkan uluslarýnýn bagýmsýzlýgýna ortam hazýrlamýşlardýr.
5. Avrupa devletleri Islahat Fermaný’ný memnunlukla karşýlamýşlar ve Osmanlý
Devleti’nin içişlerine karýşmamayý kabul etmişlerdir.
* Islahat Fermaný’nýn antlaşmada yer almasý Avrupalý devletlerin Osmanlý
Devleti’nin içişlerine karýşmalarýna zemin hazýrlamýştýr.
* Islahat Fermaný Avrupalý devletlerin baskýsýyla hazýrlanmýştýr.
Osmanlý Imparatorlugu’nun Dagýlmasý
Panislavizm Hareketleri
Slav asýllý topluluklarý (Rus, Sýrp, Hýrvat, Slovak, Bulgar, Ukrayn, Sloven, v.s.)
siyasal ve kültürel bakýmdan birleştirmek isteyen harekete Panislavizm denilir.
Rusya Panislavizm politikasýyla; Osmanlý Devleti’nin iç işlerine karýşmayý ve bu
devleti yýkmayý, Balkanlara egemen olmayý ve Balkanlar üzerinden sýcak denizlere
ulaşmayý amaçlamýştýr.
Balkanlarda Ayaklanmalar
Rusya, tarihi emellerine ulaşabilmek amacýyla Balkan uluslarýný Osmanlý
Imparatorlugu’na karşý kýşkýrttý. 1876’da Bulgarlar, arkasýndan Karadaglýlar ve
Sýrplar ayaklandýlar. Osmanlý tarihinde bu gelişmelere “Balkan Bunalýmý”
denilmiştir.
94
1877 – 1878 Osmanlý – Rus Savaşý
Avrupalý Devletler Istanbul’da konferans düzenleyerek uluslarýna özerklik
verilmesini istemişler, bu teklifleri Osmanlý Devleti kabul etmemiştir. Bunun üzerine
Osmanlý Devleti’ne savaş açan Ruslar Osmanlý ordularý karşýsýnda büyük başarýlar
kazanmýşlar ve Edirne’yi alarak Istanbul yakýnlarýndaki Çatalca’ya kadar
ilerlemişlerdir.
Istanbul’un Ruslarýn eline geçmesinden çekinen Osmanlý Devleti barýş istedi. Barýş
görüşmeleri Ayastefanos’ta (Yeşilköy) yapýldý (Mart 1878).
Rusya’nýn çok güçlenmesi menfaatlerine ters düşen Ingiltere’yi harekete geçirdi.
Avusturya, Balkanlara yayýlmayý amaçladýgýndan antlaşmaya tepki gösterdi.
Almanya da bu devletlere katýlýnca Ayastefanos Antlaşmasý uygulanmamýştýr.
Rusya, yeni bir savaşý göze alamadýgýndan Berlin’de bir kongre toplanmasýný kabul
etti.
Berlin Kongresi’ne Osmanlý Devleti, Rusya, Ingiltere, Avusturya, Fransa, Italya ve
Almanya katýldý. Görüşmeler sonunda Berlin Antlaşmasý yapýldý (1878).
Bu antlaşmaya göre;
* Osmanlý Devleti’nin tek kârý Dogu Beyazýt olmuş, ancak Kýbrýs’ý Ingilizlere üs
olarak vermiştir.
* Ermeni sorunu, Berlin Antlaşmasý’yla uluslararasý politika konusu haline
gelmiştir.
* Bulgaristan’ýn parçalanmasýyla Rusya’nýn Balkan egemenligi ve Ege Denizi’ne
inmesi engellenmiştir.
* Osmanlý Devleti, Berlin Kongresi’nde Avrupalý devletlerin hedefi haline
gelmiştir. Bunun sonucunda kongre Osmanlý Devleti’nin paylaşým pazarlýgý haline
gelmiş, Osmanlý Devleti’nin dagýlmasý hýzlanmýştýr.
95
* Bu dönemde Ingiltere de Osmanlý Devleti’nin parçalanmasý girişimlerine
katýlmýştýr. Osmanlý Devleti’nin denge politikasýnda Ingiltere’nin yerini Almanya
almýştýr.
* Osmanlý Devleti Anadolu’da ve Balkanlarda geniş toprak kaybýna ugramýştýr.
Rumeli’deki Türkler güvenli yerlere göç etmişler ve Rumeli’de Türk nüfusu
azalmýştýr.
Dostları ilə paylaş: |