15 haziran 2012 tarihinden geçerli olmak üzere kdv kanununun 28. maddesinde yapılan değişiklikle yapıldı. Konut teslimlerinde yeni kdv uygulamasına ilişkin yasal düzenleme, 6322 sayılı Kanunla 15 haziran 2012



Yüklə 446 b.
səhifə21/25
tarix28.10.2017
ölçüsü446 b.
#18177
1   ...   17   18   19   20   21   22   23   24   25

- Alıcı indirim hakkı bulunan bir mükellef ise, satıcının öncelikle fazla veya yersiz KDV tutarını alıcıya ödemesi, bu ödemeyi yaptığını gösterir belge ile alıcının fazla veya yersiz KDV tutarını indirim hesaplarından çıkarmak suretiyle düzeltme yaptığını alıcının vergi dairesinden alınacak bir yazıyla tevsik etmesi gerekir.

  • - Alıcı indirim hakkı bulunan bir mükellef ise, satıcının öncelikle fazla veya yersiz KDV tutarını alıcıya ödemesi, bu ödemeyi yaptığını gösterir belge ile alıcının fazla veya yersiz KDV tutarını indirim hesaplarından çıkarmak suretiyle düzeltme yaptığını alıcının vergi dairesinden alınacak bir yazıyla tevsik etmesi gerekir.

  • - Satıcının yukarıda sayılan belgelerle birlikte beyanlarını düzeltmesi gerekir. Düzeltme işlemi, fazla veya yersiz hesaplanan KDV tutarının ilgili dönem beyannamesinden tenzil edilerek ve sonraki dönemler de buna göre düzeltilmek suretiyle yapılacaktır.

  • - Fazla veya yersiz olarak ödenen KDV’nin, satıcı tarafından iade olarak talep edilebilmesi için, KDV beyannamesinde hesaplanan KDV olarak beyan edilmesi ve beyana konu edildiği dönem ile iade talep edilen dönem arasında asgari söz konusu KDV tutarı kadar ödenecek KDV çıkması gerekmektedir. Beyan edilen dönemle iade talep edilen dönem arasında fazla veya yersiz uygulanan KDV tutarından daha düşük tutarda ödenecek KDV çıkması durumunda, sadece bu tutar iadeye konu edilebilecektir. Beyan edilen dönemle iade talep edilen dönem arasında ödenecek KDV çıkmaması durumunda ise, sadece düzeltme yapılacak olup, iade söz konusu olmayacaktır.



- Fazla ve Yersiz KDV Artık Alıcılara Değil, Satıcılara İade Edilecek

  • - Fazla ve Yersiz KDV Artık Alıcılara Değil, Satıcılara İade Edilecek

  • Önceki uygulamada, fazla ve yersiz KDV’ye muhatap olan mükelleflerden satıcılar sadece bu vergiyi beyan etmekle sorumlu iken, alıcılar vergiyi öncelikle indirim konusu yapmakta, indirimin mümkün olmaması halinde ise iade olarak talep etmekteydiler. İade işleminin zor ve karışık olduğu hususu dikkate alındığında, satıcının yaptığı bir hatanın bedeline ve sonuçlarına, sadece faturayı kontrol etmeyen alıcılar katlanmaktaydı.

  • 116 No.lu Tebliğ ile getirilen yeni uygulamada ise, bu hata giderilerek muhatap satıcılar alınmış, fazla ve yersiz KDV’nin satıcılar tarafından alıcılara iade edilmesi, daha sonra iade edilen bu verginin satıcı tarafından vergi dairesinden iade olarak talep edilmesi esası benimsenmiştir. Bu şekilde, fazla ve yersiz KDV hesaplanması işleminde bir hatası ve kusuru bulunmayan alıcılar epey bir işlem ve finans yükünden kurtulmuştur.



  • Net Alanı 150 M2’ye Kadar Olan Konut Teslimleri

  • Net alanı 150 metrekareye kadar olan konut teslimleri % 1 KDV’ye tabi olup, indirimli orana tabi işlemler kapsamındadır. KDV Kanununun 29/2. maddesine göre, indirimli orana tabi işlemler nedeniyle yüklenilip indirilemeyen KDV’lerin Bakanlar Kurulu tarafından ilgili yıl için belirlenen asgari iade tutarını aşan kısmı, mükelleflere yılı içinde mahsuben, yılı geçtikten sonra da nakden ve mahsuben iade edilmektedir.

  • İadeye ilişkin usul ve esaslar 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliği ile belirlenmiştir.



İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV alacakları, mükellefin kendisine ait;

  • İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV alacakları, mükellefin kendisine ait;

  • - İthalde alınanlar da dahil vergi borçları,

  • - SGK prim borçları,

  • - Elektrik ve doğalgaz borçlarına mahsup edilebilecektir.

  • Faaliyetleri indirimli orana tabi işlemlerden oluşan kollektif şirketler ile adi ortaklıklar (şirketler) adına ortaya çıkan KDV iade alacakları, söz konusu şirket ortaklarının yalnızca vergi (ithalde alınanlar dahil) ve SGK prim borçlarına mahsup edilebilecektir.

  • KVK’ya göre vergi dairesine iş ortaklığı olarak mükellefiyet tesis ettiren işletmelerin, diğer kurumlar vergisi mükelleflerinde olduğu gibi ortaklarının vergi ve sigorta prim borçlarına bu uygulama kapsamında mahsup yapılması mümkün bulunmamaktadır.



  • İndirimli orana tabi işlemleri bulunan mükellefler, bu işlemleri nedeniyle yüklendikleri ve indirim yoluyla telafi edemedikleri için yılı içinde mahsuben iadesini talep edecekleri KDV tutarını aylar itibariyle ve kümülatif olarak hesaplayacaklardır. İade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün değildir.

  • Yılı içinde mahsuben iade edilecek KDV tutarının hesaplanmasına ilgili yılın Ocak döneminden itibaren başlanacak, hesaplama aylar itibariyle ve kümülatif olarak gerçekleştirilecektir.

  • Bu şekilde yapılacak hesaplama sonunda iade tutarının 2014 yılı için 17.700 TL’yi geçtiği dönemde aşan kısmın, izleyen dönemlerde ise tamamının mahsuben iadesi talep edilebilecektir.

  • İade tutarı, indirimli orana tabi teslim veya hizmetle ilgili olarak yüklenilen vergi ile söz konusu işlemler üzerinden hesaplanan vergi arasındaki farkın sonraki döneme devreden KDV ile karşılaştırılması sonucu belirlenmektedir. Bu hesaplama yapılırken, indirimli orana tabi işlemler üzerinden hesaplanan verginin bu işlemler nedeniyle yüklenilen vergiden yüksek olduğu dönemlerdeki tutarlar arasındaki fark, cari dönem sonu iade edilebilir KDV tutarından düşülecektir.



İndirimli orana tabi teslim veya hizmetle ilgili olarak yüklenilen vergi ile söz konusu işlemler üzerinden hesaplanan vergi arasındaki farkın,

1   ...   17   18   19   20   21   22   23   24   25




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin