kol II, ordu, askerî müfreze.
kol III, (müstakille» kullanılın» buna yalnız coğrafî isimlerde tesadüf edilir) nehrin yatağı; neh vadisi, Karakol, Narmkol gibi.
kolbor, karakuşları avlamak için ,ağ| tuzak.
kolçoy-, kocaman ve biçimsiz ohım (ayakkabı hakkında).
koldo-, rehberlik etmek, talimat vermek, himaye etmek, birisine ark olmak, ooluya çakının (yahut canınmdağısm) koldoyt: ats. evlly yalnız kendisinin yakınlarını ti tar (onlara yardım eder); kul t koldoğon: Hızır yardım etmiş (her işinde muvaffak olan).
koldoğay, hantal, çolpa.
koldokmat, bedavacı, beleşçi.
koldokmattık, bedava, beleş.
koldolun = koldonul-.
koldon-, kullanmak, tatbik etim (rehber olarak); eç kanday çara koldonğon cok: hiçbir tedbir alınmadı.
koldonmo, rehber, kılavuz.
koldonul-, kullanılmak, istimal idilmek, rehberlik vazifesini görmek
Dostları ilə paylaş: |