kosomatçıl, mürailiğe yatgın olan, yaltaklanan yüze gülen.
koşomatçılık. mürailik, yaltaklık.
koşomatta-, mürailik etmek, yaltaklanmak.
koşomattık = koşomatçüık.
koşto- I, onamak, tasvip etmek, hoş görmek.
koşto- II, 1. (atı) yedek olarak almak; 'bir at koştop. bir at minet: bir atı yedek olarak alıyor, bir tanesine de 'biniyor; 2. bir atı yedeğe .lirken, onun başını bindiğin atın başı hizasına gelmek suretile yürütmek; 3. koştop: çift çift olarak.
koştol-, pas. koşto-'dan.
koştoluş-, çifte dahil olmak, biri-birine refakat etmek.
koştoo, yedek (at).
koştoş I, güçe, kervana iştirak eden. al meninğ koştoşum: o benimle aynı kervanda bulunuyor, o benimle birlikte göç ediyor.
koştoş II. I. veda etmek, vedalaşmak; tüböllükkö koştoşup kaldık: ebediyen vedalaştık; 2. iyilik dincakşı menen dos bolsonğ. ölgüçöktü koştoşot ats.: eğer iyi (adam) ile dostlaşırsan, o sana ölünceye kadar iyilik diler.
koştoş- III, müş. koşto II'dan; at koş-toş-: atı yedekte götürmek.