A I, taacüp haykırması; taaccüp veya memnuniyetsizlik edasiyle sual; 3


koyon II: koyun-koltuk, bk. koltuk. koysarı



Yüklə 6,96 Mb.
səhifə1113/1828
tarix03.01.2022
ölçüsü6,96 Mb.
#48112
1   ...   1109   1110   1111   1112   1113   1114   1115   1116   ...   1828
koyon II: koyun-koltuk, bk. koltuk.

koysarı (bk. sarı II): cerdinğ koysarısı köldö eken. adamdın koysarısı sen ekensinğ ats.: en iyi top­rak gölde (Isık-Kölde), imiş, insanların en iyisi sen imişsin.

koyşolonğdo- = koyşolokto-.

koyşolokto-, oynak ve canlı olmak, kırıtmak.

koyşoloktoğonsu- = koyşolokto-.

koyşonğ, muzip, yaramaz, patırtıcı.

koytonğdo-, hareketlerinde lutfak-te-fek şişman kimseye benzemek.

koytoy-, küçük ve şişman kimse gö­rünüşünde bulunmak.

koyul-, I, mut. koy- IlI'ten.

koyul- II, koyulaşmak.

koyuluu, işs. koyul- I'den; koyuluuğa kerek: koyulmalı.

koyun, 1. göğüsle, göğüs üzerine ka­vuşturulmuş olan ellerin arasın­daki yer. koyun, koltuk, kucak, göğüs; kubançı koyunğa batbayt: sevinci koynuna sığmıyor; ışık caş koyunuma tolot: sıcak gözyaşı koy­numa doluyor (bol bol gözyaşları dökmek); koyıum-koltuk, bk. kol­tuk; iç koynuna gir-: birisinin ru­huna hulul etmek (itimadını ka­zanmak); 2. ürkör (bk.) ile aym biriıbirinin yanından geçtikleri za­man.

koyundaş-, birbirini kucağında tut­mak; koyundaşıp cat-: kucak-kucağa yatmak.

koyuş, müş. koy-III'ten; kol koyuş-: 1) hep beraber imza atmak; 2) dö­vüşmek; kol koyuşuip kalıştı: on­lar bir parça dövüştüler; unutup koyuşat: unutuyorlar.

koyuu I, koyu. kesif, sık; koyuu çang: kesif toz; koyuıuı tün: karan­lık gece; koyuu tınçtık: tam bir sükûnet.

koyuu II, işs. koy-III'ten; dabışka koyuu: reye koyma.

koyuuçuluk, koyuu'dan mücerret isim; kızmatka çıkpay koyuoiçuluk: işe çıkmamaklık.


Yüklə 6,96 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   1109   1110   1111   1112   1113   1114   1115   1116   ...   1828




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin