kök III, (yahut kök bet yahut kök bettüü) israr eden, sebatlı, inatçı; kök bala: inatçı çocuk; er bolsonğ, kök bol. sözüngö bek bol ats. : yiğit olursan sebatlı ol, sözünün de eri ol! ; kök mee = = kökmöö.
kökçül, mavimsi, göğe çalan, hafifçe kır.
kökmöö, (kök mee) 1. arazı baş dönmekten ibaret olan hayvan hastalığı (başlıca, koyunlarda ve sığır hayvanlarında) ; 2. dönmüş, aptal.
kökmöölük, aptallık, divanelik.
köknar, f. 1. haşhaş; 2. haşhaş kozalarını kaynatmak suretiyle yapılan uyuşturucu bir menku.
kökölö- , göklere çıkmak, başı göklere doğru yükselmek, şahlanmak, buram-buram çıkmak, yükselmek.
kökölön- , ( manaca) = = kökölö- .
kökölöt- , yukarıya doğru fırlatmak, yukarıya çıkarmak, yüseltmek; taş kökölöt- : taşı yukarıya doğru atmak, fırlatmak.
kökölötüü, işs. kökölöt’ten.
kökömeren, yabani kekik otu, Thymus serpyllum.
Dostları ilə paylaş: |