|
kudayçıl, müttaki; Allaha tapan.
kudayı, f. es
|
səhifə | 1160/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| kudayçıl, müttaki; Allaha tapan.
kudayı, f. es. Allah rızası için çekilen ziyafet; kudayı konok: Tanrı misafiri, çağrılmayıp da, tesadüfen düşen konuk.
kudaysı- , aşırı derece gururlanmak.
kudaysız, Allahsız.
kudaysızdık, Allahsızlık.
kudu I, f. tıpkısı, aynı, tam; kudu ele özü: tam kendisi, noktası- noktasına o.
kudu- , II, ok gibi aşağıya doğru atılmak (yırtıcı kuş hakkında) ; biyikten tömöngö kuduğan kıraanday: kapıcı kuşun yukarıdan aşağıya atılması gibi.
kuduk, kuyu.
kudum = = kudu I: kudum caş baladay ıyladı: tıpkı küçük bir çocuk gibi ağladı.
kudunğ: kudunğ- kudunğ etip, süyünüp ketti: aşırı derecede sevildi.
kudunğda- , aşırı derecede sevinmek.
kuduret, a. kudret; too kuduret: bir kuş adıdır.
kudut- , et. kudu- II’ den.
kuk, kuzgunun sesini taklittir; “kak!” etken karğa koybodu, “kuk!” etken kuzğun koyboldu folk. : “kak” diye bağığğran kargayı bırakmadı, “kuk” diye bağıran kuzgunu bırakmadı.
Dostları ilə paylaş: |
|
|