aydama , 1 . ekilmiş ( hüdayi nabit değil ) ; 2 . sun ‘ i yetiştirilmiş ; aydama körpö : sun ‘ i astıragan deri ) ; aydama kişi : kendisini hiçbir iş yapmayıp da başkalarının dürtmesini bekliyen adam .
aydar , çocuğun ensesindeki saçlar ; perçem ; örgü ( erkeklerde ) ; arkasında aydarı - , toru aygırdın calınday folk . : erka tarafta onun , doru aygırın yelesi gibi örgüsü vardır .
aydarım , hafif rüzgar ( başlıca sabahki ve akşamki .
aydarluu , ensesinde saçları olan ; perçemli .
aydaş - , müş . ayda – dan ; cer aydaş - : hep beraber yer sürmek .
aydat - , et . ayda – dan ; altmişa ala cılkını aydatıp berdi ustaga folk . : o , ustaya altmış tane benekli ( abraş ) atı sürüp getirti ; koy aydat – 1 ) koyun sürdürmek ; 2 ) es . sürü halinde koyun ticareti yapmak .
Dostları ilə paylaş: |