seziş-, müş. sez- III’ ten.
sezon, r. mevsim.
sezonçu, mevsimci (muayyen bir mevsimde çalışan işçi).
sezüü, idrak, his; sezüü müçölörü: his uzuvları, organları; sezüü kanattarı: levahiki lâmise.
shema, r. taslak, şema, kroki.
shemalık, tasak kabilinden; shemalık karta: taslak kabilinden olan harita.
sıda, mızrağın günderi.
sıdır-, kazımak.
sıdıra: sıdıra basık: emin ve sert adım.
sıdırğı, deriyi sırım veya kayış şeklinde kesmek için kullanılan bir aygıt (7-9 santim uzunluğunda ve bir tarafında hafifçe oyuğu bulunan bir tahtadan ibarettir).
sıdırım, hafif ve serin yel, esin, sabah esini, lâtif rüzgâr, nesim; sıdırım suuk: hafif rüzgârlı soğuk; tündün sıdırım suuk celi: gecenin serin yeli.
sıdırımda-, hafif surette esmek (rüzgâr hakkında); soğuk yapmak, hafifçe ayaz olmak.
Dostları ilə paylaş: |