|
|
səhifə | 1497/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| supra =supura.
supsak, mayasız (tuzsuz) , tatsız; supsak carma: tatsız tutsuz carma(bk.); sözü supsak: sözü tatsız. rabıtasız.
supu, a: supu sandık a. = tanğ supası (bk. supa).
supura, a. hamur için sergi ( ki, sepilenmiş olan koyun ve keçi derisinden yapılır).
sur I 1. gök kır (at donu); sur at: gök kır at; sur kulak bk. kulak I, 1; 2. kır; sur bulut: kurşuni renkli bulutlar; sur kişi: benizi toprak renginde olan adam; kara sur: kara yağız (insan hakkında).
sur II: sur, sal-: mağrurca ve hasmane bakmak;surun salıp turat: mağrur bakışla bakyorı.
sur III, ruh, can; suru kaçtı: ödü koptu: korktu; suru kaçıp kubarıp: folk. Korktu ve benzi attı.
sura-, 1. sormak; rica ermek; 2. hükmünü yürütmek, idare etmek.
suraançak, suraak, sırnaşık.
suraba, (destanda) pala, kılıç; murundarın karasanğ, murasanın kabınday: folk. burunlarına bakarsan, kılıcın kını gibidir.
Dostları ilə paylaş: |
|
|