takıldat-, 1. takırtı çıkartmak; 2. ağız şapırdatmak; takıldatı sor.: ağız şapırdatarak emmek; takıldatıp çatta-, bk. çatta 3.
takımda-, 1. yakından takip etmek, geri kalmadan kovalamak; 2. peşi. ni bırakmamak, takılmak, kusur aramak.
takımdaş-, muş. takımda’dan.
takır, 1. çıplak, bitkisiz, otsuz; takır baş: matruş kafa, saçsız baş; 2. çıplak arazi, ot bitmiyen balçıklı toprak; 3. katiyen, büsbütün (menfi cümlede); takır kaltırbay cedi: hiç bir şey bırakmadan yedi; takır çok :katiyen yok; hiçbir şey yok; bizdinğ ölkabüzdö cumuşsuzduk takır çok: bizim memleketimizde işsizik katiyen yoktur.
Dostları ilə paylaş: |