azem == asem.
azezil, azazil a. şeytan, iblis.
azgana, azganakay, biraz, cüz’î, bir parçacık.
azgansı- , yolunu şaşırmış olanın durumunda bulunmak, sapıtmak.
azgın, yolunu şaşıran; sapgın; nesli bozulmuş, yozlaşmış, dejenere; at azgını corgo, adam azgını moldu ats. : atın azmanı yorgadır, adamın azmanı da hodur.
azgır-, baştan çıkarmak, kandırmak, kışkırtmak; şaytan azgırdı : şeytan baştan çıkardı.
azgırgıç, baştan çıkaran, kandıran, dalâlete düşüren; tahrik eden.
azgırgıçtık, kışkırtıcılık.
azgırık, baştan çıkarmak, doğru yoldan çıkarma; kişinin azgırına kibre! : başkalarının iğvasına kapılma!
azgırıl- , baştan çıkarılma, kandırılmak, kışkırtılmak.
azgırma, kışkırtıcı, kandırıcı.
azık, 1. yiyecek, erzak rızk; hayvan yemi; börü azığı coldon ats. : kurdu bacakları besler ( harfiyen : kurdun rızkı yoldan ) ; col azık : yol için alınan erzak; azık-tülük bk. tülük; kül azık == külazık; 2. mahsul, istihsalât; süt azıktarı : süt mahsulleri.
Dostları ilə paylaş: |