|
tünö-, gecelemek, gece geçirmek.
tünök
|
səhifə | 1742/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| tünö-, gecelemek, gece geçirmek.
tünök, geceleme yeri, tünek (kuşların, koyunların geceyi geçirdikleri mahal).
tünöö, geceleme.
tünör-, azacık gözükmek, uzakta kararıp görünmek; tünörgön tokoy: karanlık orman.
tünört-, et. tünör-‘den; kabak tünötr-: kaşları çatmak, somurtmak.
tünörün- (manaca) = tünör-.
tünörünğkü, bulanmış, kararmış (mes. gözler hakkında); tük eçteme körünböyt tünörünğkü közünö folk.: kararmış gözüne hiçbir şey gözükmüyor.
tünöş-, hep birlikte gecelemek.
tünöt-, gecelemeye bırakmak yahut zorlamak, gecelemeye alıkoymak.
tünötüü, işs. tünöt-‘ten.
tünt, sükuti, konuşmaz; tünt kişi: abus. sukuti adam; tünt tokoy: karanlık, sık orman.
tüntöy-, sık ve karanlık olmak (orman hakkında); gölgeli olmak (bahçe hakkında).
tünüçündö (tün + içinde), geceleyin.
tününküsün = tünküsün.
tüp, 1. alt, dip, kök; temel; tüpkö cet-: köküne kükürt suyu dökmek, helak etmek; öz tübünö özü cetti: kendi kökünü kendi kazdı (kendi kendini helak etti): tübümö cetti: benim kökümü kazdı (canıma okudu) tüp kötörö: büsbütün. tamamıyle, hepsi, dibine kadar; 2. soy, menşe, ecdat; tüp tut-: babanın dedelerin işini devam ettirmek; caman körgön uulu tüp tutat ats.: babanın istemediği oğlu (dedelerin davasını) idame ediyor; 3. eleçek (bk.) üzerinde kep çaç’tan (bk. kep ıı) bir parça yukarı sarılan örtü.
tüpkü, alttaki dipteki derindeki, esasi, ipidai; tüpkü sır: kutsal sır; tüpkü köböytüüçü bk. köböytüüçü.
Dostları ilə paylaş: |
|
|