ake, 1. baba; 2. (bazı bölgelerde) = ata I; 3. amca (yaşça büyük erkeğe hitap tarzı) ; 4. (çokca <> şeklinde olmak üzere) yaşça büyük olanlara karşı saygı ifadesi için yarayan söz; atake: babacık; eneke: annecik, eceke: hemşirecik (büyük hemşire için) .
akı, a. hakedilen şey, birisinin alınmaz hakkı olan; mende akınğ cok 1) ben sana borçlu değilim, benden hiçbir alacağın yoktur; 2. senin bana karşı hakkın yoktur; akısın aldı: hakkını aldı; akım ketti: hakkımı kaçırdım, bir som akımdı cep ketti: bir rublemi yedi; akısın cedirbeyt: hakkını yedirmiyor: hakkını bırakmıyor; akıbızdı duşmanga ketirbes: bizim menfaatlerimizi düşmana geçirmez; kızmat akı: iş ücreti; cetim akı 1) öksüzlere ait olan kısım; yetim malı, mülkü; 2) koyun çobanına emek mukabilinde verilecek hisse; taman akı: iş ücreti (başlıca hayvan gütmek mukabilinde) kirüü akısı: bir şirkete veya cemiyete intisabederken verilen ilk para; köz akım bar: <> hakkım vardır (diyelim, etin nasıl doğrandığını görenin bir parça ete hakkı vardır) .