|
|
səhifə | 275/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| bölçök, 1. parçacık; 2. mat. kesir; kadimki bölçök : bayağı kesir; üzdüksüz bölçök : devamlı kesir; çeksiz üzdüksüz bölçök : sonsuz devamlı kesir; çektüü üzdüksüz bölçök : sonu olan devamlı kesir; buruş bölçök : kaideye uymıyan kesir; bölçök menen körsötüü: kesirle ifade.
bölçöktüü, parçalara bölünen; ayrı ayrı parçalardan düzülmüş olan.
böldür-, bölmeye müsade veya icbar etmek.
böldürüü, işs. böldür-den.
bölgüç, 1. bölen, tevzi eden; 2. mat. kasım (bölücü).
bölkö, r.1. <>: francala; 2. Rus suliyle pişirilmiş ekmek (mayasız yufkadan farklı olmak üzere).
bölköbnük, bölköndük, kon. = polkovnik.
bölmö, oda.
bölö I, iki kız kardeşin çocukları; (ana tarafından) kardeş çocukları; erkekler ve kızlar.
bölö-II, çocuğu kundaklamak, sarmak; kundaklanmış çocuğu beşiğe yatırmak.
bölök, 1. parça, kısım; 2. başka, diğer; hususi, ayrı, bölök kişi : başka , yabancı adam; bölök- bötön emessinğ folk. : yabancı, yat değilsin.
Dostları ilə paylaş: |
|
|