bükürönğdöö, işs. bükürönğde-den.
büküröy-, kanburlaşmış şekilde olmak, kanburlaşmak.
büküröyt-, et. büküröy-den.
büküş, bir parça kanburlaşmış, azcık arkası çıkık olan.
bül-, kavgalı, nizalı olmak.
bülbül, sönük, çok az yıldırayan; bülbül tart- : sönmek (solmak) ; köz bülbül tarttı : gözlerin feri kaçtı.
bülbüldö-, azcık yıldıramak (ışık hakkın- da), pek az gözükmek; bülbüldögön karaandar körünö baştadı : göze zor ilişen karaltılar görünmeye başladı.
bülbüldöt-, et. bülbüldö-den.
büldö, kıymetli bir kumaş adıdır.
büldür-, bozmak, berbat etmek; bütkön işti büldürdünğ : bütün işi berbat ettin.
büldürgö, kırbaçta, kamçıda bileğe geçirmek için olan ilmik.
büldürgüç, 1. yıkıcı, zarar verici; 2. talaşman, yıkıcı faaliyette bulunan.
büldürgüçtük, yıkıcı faaliyet.
Dostları ilə paylaş: |