|
caaktaş- , birbirine sövmek; münakaşa etmek.
caaktaşuu
|
səhifə | 324/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| caaktaş- , birbirine sövmek; münakaşa etmek.
caaktaşuu, sövüşme.
caaktık, bk. talaa.
caaktuu, elmacık kemikleri çıkık olan.
caal, a. 1. kötülük , fenalık; 2. şerir, muzır.
caala- , 1. üzerine atılmak; toptan saldırmak; 2. (söz , bağırma vasıtasile) begenmemeyi bildirme(halk kütlesi hakkında) ; taanıgandarda, taanıbagardar da tuş- tutan caalap unçuguştu : tanıdıklar da, tanımadıklarda her yandan beğenmediklerini bildirerek bağrıştılar.
caaldık, fenalık, kötülük; şerirlik, şirret.
caan I, yağmur; ak caan: ufak sicim gibi sürekli yağanyağmur; sepeleyen yağmur; caan- cuun: cevvi (atmosferik) teressüpler.
caan II, f.cihan (alem)
caançıl, yağışlı , yağmurlu.
caanger, caangir f. 1. dünyayı zapteden, cihangir; 2. es. emperyalist.
caap, cap III ten gerondif.
Dostları ilə paylaş: |
|
|