A I, taacüp haykırması; taaccüp veya memnuniyetsizlik edasiyle sual; 3



Yüklə 6,96 Mb.
səhifə331/1828
tarix03.01.2022
ölçüsü6,96 Mb.
#48112
1   ...   327   328   329   330   331   332   333   334   ...   1828
cakala- , 1. yaka geçirmek; çapan cakala- : paltoya yaka dikmek; 2. yakaya yapışmak; kişiyi cakala- : insanın yakasına sarılmak; 3. kenar boyunca yürümek , sahilden gitmek; suu cakala: kıyı boyunca yürümek; ot cakalay: ateş etrafında.

cakalaş- , (karş. çaçtaş- ) : dövüşmek, gırtlak gırtlağa gelmek ( yaya erkeler hakkında ; harfiyen: birbirinin yakasına sarılmak) .

cakalaştır- , et. cakalaş- tan.

cakalaşuu, dövüş (yaya erkekler arasında) .

cakalat- , et. cakalaş- tan.

cakaloo, işs. cakala- dan.

cakaluu, yakalı ( ör. bk. calduu) .

cakcay- , (göğüs , omuzlar hakkında) 1. geniş olmak; 2. açık olmak.

cakcayt- , et. cakcay- dan; kökörügün cakcayptıp tura kaldı: (çıplak) göğsünü gererek durdu, durakladı.

cakçı, taraftar, tarafgir.

cakı, destanda tesadüf edilen ve kırgızlaraca teesür ve keder ifadesi için kullanılan moğalca bir kelime.dir; turamın dep, turalbay , cakı dep catıp kaldı Konğurbay folk. : Konğurbay kalkmak istedi, fakat kalkamadı, ve cakı dedi yattı; cakı cakı ! deptir deyt, Karaçakan kaçtı deyt folk.: cakı cakı! diyerek kaçtı, gitti.

cakın, 1. yakın (zarf olarak) ; yakın; üygö cakın kaldı: eve artık yakın kaldı; cakın cerde: yakında; cakın kalıptır, bügün- ertenğden kelet: az kaldı, bugün yarın gelir; cakın kaldık: bize artık yakındır; biz artık yaklaştık; cakında kelet: yakında (yakın bir zamanda, şu günlerde) gelecek; 2. hısım, akraba, dost, ahbap; cakınğ talaşsa, catka cem ats. : akraba olanlar kavga ederlerse yabancılara yem olurlar.


Yüklə 6,96 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   327   328   329   330   331   332   333   334   ...   1828




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin