|
caraat. a. = cara I.
caradar, k.f
|
səhifə | 366/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| caraat. a. = cara I.
caradar, k.f. = caraluu.
carak, silâh; teçhizat; coo carak: savaş silâhları; carak-cabdık: teçhizat; tedarikât; kerek-carak 1) gerekli teçhizat vetedarikât; 2) silâh ve mühimmat; kerek-carak koomu: yoğaltım (istihlâk) şirketi.
caraksız, 1. işe yaramıyan, berbat; 2. müsellâh olmıyan, silâhsız.
caraktan-, silâhlanmak.
caraktandır-, silâhlandırmak.
caraktandıruu, işs. caraktandır-dan.
caraktant-, silâhlandırmak.
caraktanuu, işs. caraktan-dan.
caraktuu, 1. işe yarayan; cumuşka caraktuu: çalışabilen; 2. silâhlanmış; caraktuu künü coo kelbeyt ats.: insanın silâhlandığı gün düşman galmez.
caral-, yaratılmak, halkedilmek.
carala-, yaralanmak, cerhetmek.
caralan-, yaralanmak, cerhedilmek.
caraloo, yaralama.
caraluu, yaralı, mecruh; caraluu kiyik cata albas ats ats.: yaralı geyik (bk.) yatamaz; coo aaygan - caraluu ats.: düşmana acıyan kendisi yaralanır.
caram, yarama; işe yarama.
caramazan, a. dn. ramazan ayında söylenen âyinlik şarkı (bk. ramazan) .
caramdık, istidat, işe yararlık.
caramduu, 1. yarayan; işe yarayan; caramduu cer: (ekim için) yarayan toprak; 2. sevimli; caramduu at: endamlı, güzel at.
Dostları ilə paylaş: |
|
|