cut I, kırgın (dondan ve yem kıtlığından kütle halinde hayvan kırılması); cakşı kelse—kut, caman kelse—cut ats. iyi (adam) gelirse—bahttır, fena adam gelirse—kırgındır.
cut- II, yutmak; cuttu, imdat!; öldürüyorlar! aldım-cuttum bk. al- IV 1.
cuta-, açlıktan, <> tan ıstırap çekmek; zayıflamak; cutkan cutabayt ats.: yutan acıkmaz; el cutadı : halk <> tan mustarıp oldu (hayvanlarından ayrıldı); mal kıştan cutap çıktı : hayvanlar kışı fena geçirdi (zayıfladı ve eksildi); çöptön cuta-: ot yemi kıt olmak; kolxozdun malı cutabayt : kolxozun hayvanları <> tan ıstırap çekmez.
cutalanğ, ihtiyaç, zaruret.
cutanğkı, aç, açlıktan bitap düşmüş.
cutat-, et. cuta-dan; maldı cutatpay aman saktayt : hayvanlara iyi bakıyor, onları aç bırakmıyor.