alışuu, işs. alış- III ten; kız alışuu es. karâbet ve din bakımından) olan münasebetlerde karşılıklıca kız almıya müsait olan durum; bikir alışuu: fikir taatisi.
ali, a. henüz, daha, şimdicik; ali kelgen cok: henüz gelmedi; ali keldim: şimdicik geldim; alige yahut aligeçe;şimdiye kadar, henüz; alige cok: henüz yok; alige deyre yahut ali küngö: bu zamana kadar; ali da balso: hâlâ, o takdirde bile.
alik, a. (müslümanlarda) selâmın cevabıdır; alik al- yahut salamga alik al- : selâma karşı cevap vermek.
aliment, r. (karıya ve çocuklara verilen) nafaka.
alip a. elif, alfa (arap alfabesinin birinci harfidir ve dikey küçük değnek şeklindedir; alipti tayak dep bilbegen: karacahil (harfiyen: elifin değnek şeklinde olduğunu bile bilmeyen).