andızda- , (at üstünde) alabildiğine koşmak; andızdap çaap cüröt: dolu dizgin gidiyor.
andızdat- , et. andızda- dan.
anet- , (anı et; telâffuzda “t” incedir) : öyle hareket etmek, öyle yapmak; anetip (antip) ; öyle, o suretle; anetkende (antkende) : eğer öyle hareket edilirse, o taktirde; anetsenğ (antsenğ) : eğer öyle hareket edersen; anetkeni (antkeni) : bu ise onun için; antpese = aytpasa.
anetil- , mut. anet- ten; anetilgen tagtırga: o taktirde.
anetiş- , (söylenişte : antiş) müş. anet- ten; nege antişet? : onlar nereden öyle hareket ediyorlar? neden öyle yapıyorlar?
anğ I ,çukur, sel yeri, selin açtığı yol.
anğ II, yabani hayvan, şikâr; anğuulap çıktım: avlanmaya çıktım.
anğ III, fikir, şuur;sayası anğ: siyasî şuur, siyasî gelişim.
anğ IV, tanğ II nn teki, anğ- tanğ.
anğçı, avcı.
anğçılık, avcılık.
Dostları ilə paylaş: |