araan I, oozun araanday açıptır: ağzını geniş açmış; araanı açılgan: doymaz, açgözlü; anğ ele araanı açılıptır: aşırı açgözlülük ediyor; başkasının mülküne pek fazla göz koyuyor; araan talaa: çöl.
araan II, tar. müfreze (ordu üç araan’a bölünüyordu: onğ aran : sağ; sol araan: sol ve orto araan: sol ve orta müfrezeler) ; araanı cürüp turat: işleri iyi gidiyor.
araanda- , şiddet kasbetmek; suuk ansayın araandadı: soğuk gittikçe şiddet kesbetti.
araandat- , şiddetlendirmek.
araandatuu, şiddetlendirme; büyütme.
araba, araba; ot araba: lokomotif.
arabaçı = arabakeç.
arabakeç, k- f. arabakeş araba çeken (yük arabacısı).
arabala- , (yalnız folklorda geçen zaman gerondifi şeklinde) : arabalap taşıyt: arabayla taşıyor; araba araba.