A I, taacüp haykırması; taaccüp veya memnuniyetsizlik edasiyle sual; 3


kaptırğa = celdik. kaptoo, işs



Yüklə 6,96 Mb.
səhifə874/1828
tarix03.01.2022
ölçüsü6,96 Mb.
#48112
1   ...   870   871   872   873   874   875   876   877   ...   1828
kaptırğa = celdik.

kaptoo, işs. kapta’dan.

kaptuu, 1. çuvala konmuş olan; 2. kına, kılıfa sokulmuş olan.

kar ı, 1. kar; sarı kar: dağlarda ilkbaharda yahut yaz sonunda yağan kar; 2. yaş (küçük çocuk veya hayvan yavrusu için); eki kar baskan: 1) iki yaşına basmış; 2) mec. görmüş geçirmiş, kurnaz; bir kar baskan; bir yaşında olan.

kar, ıı f. zillete uğrayan, hor görülen; ölgüçö eştemeden kar bolboldu: ölünceye kadar hor ve hakir olmadı: zaruret ve hakaret görmedi.

kara, ı, 1. siyah, karayağız, esmer; kara köz: siyah göz, siyah gözlü; köz karası: göz bebeği; kara ala = karala ı; kara çaar: siyah alaca, siyah benekli; kara taman bk. taman; ertenden kara keçke: sabahtan gece geç vakte kadar kara küçkö bk. küç ı; 2. karaltı; alıstan bir kara köründü: uzaktan bir karaltı gözüktü; bulbuldan çeçen bir kuş çok; tırmaktay-ak karası ats. bülbülden daha beliğ kuş yoktur, halbuki göğdesi tırnak kadardır; 3. halis (mahlut olmıyan); kara şamal: yağış getirmeyen yel; kara suuk: kuru ayaz; kara boronğ bk. boronğ: 4. dayanğaç, mesnet; kalınğ kıtay, men calgız, kara kılar kişi çok folk. çinliler çok, ben ise yalnızım dayanacak kimsem yok; kara kılıp oturğan calgız uulum: bütün umutlarımı bağladım biricik oğlum; 5 mec. yazı; kara taanıbay turğan: okumaz yazmaz; 6. çirkin, menfi şey; kara könğül yahut kara cürök: 1) namussuz; 2)gaddar; kara bet yahut beti kara bk. bet 2; kara sana = karasanatay; kara özgöy bk. özgöy; cürögündö kara çok: kalbinde şeytanlık yok; akka kara iştese, özü köröt zalaldı folk. iyiliğe karşı kötülük işlerse, zararı kendisine olur; 7. yas (kocası için); kara kiy-: yas giyimi giymek; kara aş: yoğ aşı; 8. mit, şerir ruh, habis kuvvet; kara baskır; cin çarpsın; kara bastıbı sene?: seni cin mi çarptı? nerede battın? : 9. suçlu, maznun; ak cerden kara boldu: masumken suçlu çıktı; ak karasın tekşirip: suçlu olup olmadığını tetkik ederek; 10. sığır hayvanı; inek; bir karası bar: bir ineği vardır; 11. kara söz nesir; yüksek fikirlerinden ve şi’rî hislerden boş olan bayağı konuşma; 12. tar. adî kimse, avamdan oaln; kara kalık: halk kütlesi, avam karadan tuuğan: avamdan çıkmış; aşağı tabakadan yetişmiş; 13. tar. sık sık cariye ve köle manasına gelen sözlere katılan bir sıfattır; toğuz kara kul, toğuz kara künğ menen mal başınan minğdep-minğdep bayge berilgen: ikişer köle, ikişer cariye ve binlerce hayvan öndül konulmak suretiyle at koşuları tertip ediliyordu (burada bir yanlışlık ve karışıklık olacak: çünkü «toğuz» sözü «dokuz» demek olduğu halde, müellif bunu ! iki» diye terceme etmiştir; m.) ; 14. (destanda) birnevi tüfek; 15. kara suu bk. suu ı.


Yüklə 6,96 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   870   871   872   873   874   875   876   877   ...   1828




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin