A I, taacüp haykırması; taaccüp veya memnuniyetsizlik edasiyle sual; 3



Yüklə 6,96 Mb.
səhifə954/1828
tarix03.01.2022
ölçüsü6,96 Mb.
#48112
1   ...   950   951   952   953   954   955   956   957   ...   1828
kelber, 1. magrur; kurumlu; 2. bol (mes. şalvar hakkında): keng bağalek kelber şım folk. bol paçalı geniş şalvar.

kelbersin- (manaca)= = kelbersi - .

kelbet, kılık, heyet; kelbeti kelişken; güzel, yakışıklı, endamlı; uul cakşısı-urmat, kelin cakşısı kelbet ats. oğulun iyisi saygılı, hürmetkar olanıdır; gelinin iyisi de endamlı olanıdır.

kelbette- , benzemek; güzelleştirmek.

kelbettel- , güzel gözükmek; güzelleşmek.

kelbettüü, yüz çizgileri güzel olan, endamlı gösterişli.

kelcire- , çene çalmak; saçma-sapan şeyler söylemek; öz bilüünçö kelcirey beret: ağzına ne gelirse, onu söylüyor.

kelcirek, geveze, ağzı kalabalık.

kecirektik, gevezelik, boş lakırdı.

kelcireme, boş lakırdı söyleme.

kelcireş-, müş. kelcire-’den.

kelde, f. kafa, kelle; aldırayın keldenğdi folk. : kafanı uçurtayım; 2. haşlanmış ve ufak doğranılmış et üzerine konulan at sucuğunun iri yağ parçaları.

keldele, -at sucuğunun yağını iri parçalar şeklinde doğramak ve haşlanmış ve doğranmış et üzerine koymak.

kele I, ver buraya! ver bana! Kele kolunğ dağını: elindekiyi ver! ; kele değen doom cok: hiçbir borcum yoktur; kele değen doom cok bolso, ınğk etken oorum cok bolso!ats.: bana karşı alacak davaları ve bir de en küçük bir hastalığım olmazsa (ne iyi olacaktı)!


Yüklə 6,96 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   950   951   952   953   954   955   956   957   ...   1828




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin