kenğeşçilik, 1. Sovyet hakimiyaetine ait bütün evsaf; 2. Sovyet hâkimiyeti.
kenğeşme, müşavere, danışma; öndürüş kenğeşmesi: istihsal, üretim müşaveresi.
kenğeşkor, k-f. nasihatçı; kendisine akıl danışılan kimse.
kenğeşteş- , akıl danışma ortağı.
kenğey- , genişlemek, bol, geniş, engin olmak; beyli kengeydi: kendini iyi, serbest hissetti.
kenği- , genişlemek, bollaşmak, enginleşmek.
kenğilçeer, geniz.
kengire-, şaşalamak; ne yapacağını bilmemek; karap turat kenğirep folk. şaşkın şaşkın bakıp duruyor.
kenğiri, geniş, mebzûl; kenğiri ukuktar: geniş haklar.
kengirilik 1. genişlik, mebzûllük; 2. cömertlik.
kenğiröö, bol, geniş, sıkmayan.
kenğirsi- , kendini serbest rahat hissetmek, geniş yayılmak; kensirsipcat-: serilip yatmak.
kenğiş, genişleme.
Dostları ilə paylaş: |