kınğılda-, 1. hazîn ve zayıf bir sesle inlemek. (mes. enik hakkında).
kınğıldat-, et. kınğılda-‘dan.
kınğıldoo, işs. kınğılda-‘dan.
kınğır 1. iğri, bir yana iğilmiş; kınğır iş kırk cıldan sonğ da bılinet ats. kötü iş kırk yıldan sonra dahi meydana çıkar; kınğır – kıyşıktar: uygunsuz işler; 2. dik kafalı.
kınğırak = = kınğarak.
kınğıranğda-, hareket etmek (gayet arık ve zayıflıktan kamburu çıkmış adamlar hakkında); kınğıranğdap aksap cüröt: kamburunu çıkararak topallayarak geziyor.