|
kıy- ιv: nike kıy: nikâh kıymak.
kıya, 1
|
səhifə | 1035/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| kıy- ιv: nike kıy: nikâh kıymak.
kıya, 1. yamaç, bayır; töönü kıyadan ötkörüp ciberdinğ ats. neyse, atlatın (harfiyen.: deveyi yamaçtan geçirdin); töö kıyadan ötüp ketkenden kiyin: savaştan sonra çapula (harfiyen: deve yokuşu geçtikten sonra); 2. çapraz olarak; aldınan kıya salıp ötüp: yolunu keserek; kıya con-: çaprazlamasına rendelemek.
kıyak ı: kara kıyak, kızıl kıyak: ot isimleridir.
kıyak ıı, keman; orus kıyak yahut kağaz kıyak: armonika, akkordiyon; ooz kıyak (yahut sâde kıyak): ağız armonikası; kıl kıyak (yahut sâde kıyak): keman.
kıyak ııı, göğüse giyilen zırh, cebe.
kıyakçı, kemancı; kımızduu üydö ayakçı, kızduu üydö kıyakçı ats. kımızlı evde sâki, kızlı evde kemancı.
kıyakçılık, kemancılık; kemancı mesleği.
kıyal a. hayal, rüya, utopi, düşünce, düşünceye dalma, tefekkürler; kıyal sür-: düşünmek, tefekküre dalmak, tahayyül etmek; topoz kıyal: 1) kalın kafalı; 2) tembel ve çolpa; cindi kıyal: hoppa; koş kıyal: dağınık; bir işi bitirmeden başka bir işe başlayan; kıyalı caman yahut kıyalı buzuk: tabiatı fena.
kıyala-, dağ yamacı yürümek, yılankavî hat boyunca gitmek (yüksek bir dağa çıkarken).
Dostları ilə paylaş: |
|
|