kiçirey- = = kiçir-.
kiçireyt- = = kiçirt-.
kiçirt-, eksiltmek, küçültmek.
kiçüü, küçük, küçücük, yaşca küçük.
kidigiy, gayet kısa boylu (insan hakkında), cüce.
kidik = = kidigiy.
kidinğ: kidinğ-kidinğ et- = = kidinğde-; kidinğ-kidinğ cügür-: cüce gibi koş-mak.
kidinğde-, hareketlerinde cüceye benze-mek.
kidir ı, duraklama, mania, engel.
kidir- ıı, geçiktirmek, tecil etmek, zama-nını beklemek, duraklamak, ağır hareket etmek; kidirbesten: duramadan, derhal.
kidiy-, gayet kısa boylu olmak (insan hakkında): cüce gibi olmak.
kilas, kon. = = klass.
kilegey, kocaman, dızman, dev.
kilekte-, (karakuş hakk.) ötmek.
kilem, f. halı, kilim; kalı kilem: bir nevi halı, kilim.
kilenğde-, hareketlerinde şişmana, iriyarı adama benzemek.
kiley-, 1. çıkarılmış olmak (dil hak-kında); 2. büyük, kocaman gözük-mek; kileygen ögüz: kocaman öküz.
kilişe, kon. = = klişe.
kilit, f. anahtar, maymuncuk.
kilitte-, anahtarla kilitlemek.
kilkilde-, titremek (mes. jelâtin yahut taze kuyruk yağı hakkında) kilkildegen caş kozunun eti: genç kuzunun taze eti.
Dostları ilə paylaş: |