|
kündükçü, gündelikçi.
kündüktö-
|
səhifə | 1209/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| kündükçü, gündelikçi.
kündüktö- , kündüktöp işte - : gündelikçi olarak çalışmak; cay aylarında kündüptöp cumuş kıldı: yaz aylarında gündelikçi sıfatiyle çalıştı.
kündüz, günüz; caman it kündüz üröt ats.: kötü köpek gündüzün havlar.
kündüzkü, gündüzün; kündüzün cana tünküsün : gece – gündüz, geceli- gündüzlü.
künes = = künös.
küngöy = = künğgöy.
künğ , köle kadın, cariye.
künğdük, köle kadının durumu.
künğgöy, güneşe bakan cihet, güneş tarafı, bir dağın cenup yamacı ; kara künğgöy : bir dağın karsız olan cenup yamacı.
künğgöylö - , güneşli tarafı tutarak yahut güneşli tarafa gitmek; künğgöylöp ket- : güneşli tarafa doğru gitmek; maldı künğgöylöp cay - : hayvanları dağın güneşe bakan (cenup) yamacında gütmek; kara künğgöylöp: dağın cenup, karsız tarafı boyunca.
künğgöylöt - , et. künğgöylötüp- ‘den; koydu künğgöylötüp otkozmok bolup aydap ketken: koyunları (dağın) güneşli yamacında otlatmak fikriyle sürüp götürdü.
künğgür : künğgür- künğgür: davul sesini taklittir; künğgür – dünğgür: boğuk sesler.
künğgürö- , boğuk sesler çıkarmak ; burun içinde mırıldanmak.
künğgürön - , boğuk sesle böğürmek, boğuk sesle mırıldanmak.
Dostları ilə paylaş: |
|
|