|
mokok, 1. kör (bıçak hakkında); 2
|
səhifə | 1276/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| mokok, 1. kör (bıçak hakkında); 2. kalın kafa, balık beyinli.
mokoş, körleşme; kıraakılıktın mokoşu: ıyanıklığın körleşmesi.
mokot-, 1. körletmek, kör yapmak; 2. korkutmakgöz dağı vermek; meni mokotup aytkan sözü: beni korkutmak maksadiyle söylediği lâfı.
mokotuu, işs. mokot-‘dan; kıraakılık mokotuu: tayakkuzu körletme.
mol, çok, bol, mebzûl; kenğ mol: 1) gayet geniş, bol; 2) gayet mebzûl.
moldo, a. 1. es. okur-yazar kimse; 2. heyeti runaniyeden bir şahsiyet, molla imam; akırın baskan moldodan saktan, ala çapan kocodon saktan ats. : yavaş basan (yani alçak gönüllü gözüken) molladan sakın, alaca cübbeli seyid’den sakın; üköz moldo bk. üköz; ak moldo mec: votka, imam suyu.
moldoluk, mollalık mesleği yahut durumu.
moldok, bolluk.
molo, 1. türbe, kabir; boordoş molosu: kardeşler kabri, müşterek kabir; 2. söv geberesi!
Dostları ilə paylaş: |
|
|