A I, taacüp haykırması; taaccüp veya memnuniyetsizlik edasiyle sual; 3



Yüklə 6,96 Mb.
səhifə1315/1828
tarix03.01.2022
ölçüsü6,96 Mb.
#48112
1   ...   1311   1312   1313   1314   1315   1316   1317   1318   ...   1828
obonçu, şarkıcı.

oboo, a. beygir nezlesi,; oboo menen şıypanğ dos ats. : tencere yuvarlandı, kapağını buldu (harf. at nezlesi şıypanğla dostur; bk. şıypanğ) .

oboz, f. 1. ses, vaaz; 2: kafiye:

obulus, (r. “oblast”) eyalet, vilâyet.

obulustuk, vilâyetlik.

obur I, obur; obur uydan çobur muzoo tuuyt ats. : obur inekten bayağı (külüstür) buzağı doğar.

obur II: obur-tobur: ayak patırtısı.

oburak, şöhret.

oburaktuu, meşhur, tanınmış.

obyekt, r. madde; bahis mevzuu olan, objet.

obyektiv, r. objektif, afâki.

obyektivdüü, afâkî; obyektivdüü sebep, afâkî sebep.

oç, (deveye bağırış) ; töö kıyadan ötköndön kiyin “oç! ” degeninğ kurusun ats. : dövüşten sonra yumruk sallamak harf. : deve bayırı geçtikten sonra senin “oç! “ demen yok olsun) .

oçiret = oçurat.

oçoğor, bir çeşit eski zaman tüfeği.

oçoğoy, kocaman, muazzam.

oçok, (karş. kolomto) evdeki ocak (taşınmaz meskende) ; çer oçok: toprağı kazmak suretiyle yapılan ocak.

oçorul-, kalkamamak (mes. : bacağına yahut beline kurşun isabet eden yabanî hayvan, ve beli ve s.si aağrıyan insan hakkında) ; maldar oçoruluporundan tura albayt: bitkin bir halde bulunan hayvanlar yerlerinden kalkamıyorlar; tolorsuğu kırkılıp, oçorulup kaldı: topuk kemiği burkulup yerinden kımıldayamadı.


Yüklə 6,96 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   1311   1312   1313   1314   1315   1316   1317   1318   ...   1828




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin