sabak I, a. 1. ders; 2. beyit, mısra; eki sabak ır: iki mısra şiir; 3. bir alım sabak: çok, gereği gibi (miktar manasiyle); bir alım sabak ırtaşıp ciberçi: haydi bakalım, adamakıllı bir şarkı söylesene.
sabak II, sâk, sap; gül sabağı bot. çiçek sapı.
sabakta-, çubukları, yaprakları seçmek bir araya getirmek suretiyle yığmak, biriktirmek.