ayban , a . hayvan ; vahşi hayvan ; aybandar dünyösü : hayvanat dünyası .
atbanat , a . = ayban ; adambı , aybanaptı ? kaspı , dospu ? : insan mı , hayvan mı ? düşman mı , dost mu ?
aybançılık = ayabandık .
ayabandık , 1 . hayavan vasfı ; 2 . hayvanlık .
ayhar , korkunç görünüş ; tehdit ; aybar kıl - : tehdit etmek , korku vermek .
atbarduu , korku veren , korkunç ; arıstanday aybarduu : arslan gibi müthiş .
aybattu , heybetli ; görünüşiyle hürmet telkin eden .
aybıguu , işs . aybık – tan .
aybık - , sıkılmak , utanmak ; asıl seket , sen üçün aybıkpay elden zardadım : sevgilim , elden utanmadan senin yüzünden ağladım .
aybır , şaybır ‘ ın tekidir .
ayçık , hilal şeklinde olan nakış ; aycığı altın tuu : nakışları altından olan sancak .
ayçıkta - , hilala şeklinde olan nakışlarla kaplamak .
ayçılık , aylık müddet ; ayçılık cer : bir aylık mesafe .
ayçıktuu , atçıklı : hilal şeklinde olan nakışlarla bezenmiş .
ayda - , sürmek , koğmak , takibetmek ; aydap kel - : sürüp beriye getirmek ; aydap kel - : sürüp beriye getirmek ; aydap çık - : koğup çıkarmak ; aydao ket - : sürüp götürmek ; aydap bar - : sürmek ( öteye ) ; adat ayda - : adete riayet etmek ; araba ayda - : araba üzerinde gitmek ( atı sürerek ) ; egin ayda – yahut koş ayda – yahut cerayda : toprak sürmek ; buuday ayda - : buğday ekmek ( sürme , sürgüleme , saçma gibi bütün ameliyeleri icra etmek ) ; koon ayda - : kavun ekmek .