|
soğuş- II, dövüşmek; muharebe etmek.
soğuşçul, 1
|
səhifə | 1470/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| soğuş- II, dövüşmek; muharebe etmek.
soğuşçul, 1. harpçı; 2. es. asker.
soğuştuk, askere ait; soğuştuk naam: askerî unvan.
soğuştur-, et. soguş- II’ den.
soğuu, vuruş. darbe, dövme, çekiçle dövme.
sok-, 1. vurmak, dövmek, çarpmak (kalp, nabız hakkında); cetkire sok-: gereği gibi vurmak; tamırı soğot: nabzı tepiyor; 2. demiri dövmek; temirdi kızığanda sok.: demiri tavında dövmeli; örmök sok: cul dokumak; 3. örmek; meley sok-: eldiven örmek.
sokbilek, havaneli.
sokku, defetme, darbe; tap duşmandarğa sokku berildi: sınfî düşmanlara darbe indirildi.
sokmo: sokmo col: toprak yol (taş v.s. döşenmemiş araba yolu) sokmo dubal: balçıktan örülmüş olan duvar.
sokmok I, patika, keçiyolu.
sokmok II, 1. darbe, vuruş; 2. ağırlık.
soko, pulluk, saban.
sokolo-, pullukla sürmek, yer sürmek; soko sokolop cürgön dıykan: çift sürmekle meşgul olan çiftci.
Dostları ilə paylaş: |
|
|