|
surak, sorgu, tahkikat.
surakçı, 1
|
səhifə | 1498/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| surak, sorgu, tahkikat.
surakçı, 1. sorgucu, sorgu hakimi; 2. hükümdar, hüküm farma; 3. dn. munkir nekir.
surakkana, k-f. mahkeme, sorgu yeri.
sural-, sorulmak,sorguya çekilmek, rica edilmek.
suralış-, müş.sural’dan.
suarluu, işs. sural-‘dan.
suraaluuçu, sorguya çekilen, soruşturulan, suçlu.
surama: surama kat: post restant.
suramcalda- = suramcıl-.
suramçı I, sorgu.
suramçı- II, soruşturmak.
suramçıla-, soruşturmak; bir çok yerlerde ricalarda bulunmak.
suran-, ricada bulunmak, müsaade istemek, inceden inceye sormak, dilenmek; dem alışka suranat: mezuniyet almak için ricada bulunuyor.
surançı: surançı sakal: bataklıkta çürümüş ot köklerinden bir çeşididir.
suranğ, karanğ sözünün kekidir.
suranıç, rica.
suranıl-, sorulmak; tömönkü adres menen bildirüülörü suranıtat: aşağıdaki adrese haber verilmesi rica olunuyor.
suranuu, rica, iltimas, şefaat, uğraşma.
suraş-, biri birini soruşturmak, biri birinin sıhhatini sormak.
suraştır-, soruşturmak.
surat- et. sura-‘dan; suratpay ayttı:sordurmadan kendiliğinden söyledi; at suratı ciberdi: at rica ederek gönderdi.
Dostları ilə paylaş: |
|
|