|
şalça, halıdan teğelti, çul (keçeden astarı olmayan)
|
səhifə | 1518/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| şalça, halıdan teğelti, çul (keçeden astarı olmayan); halı.
şaldaakı, f. (kadınlar hakkında): beceriksiz,iş bilmez, hiçbir şeye yaramaz.
şaldap, f.: kök şaldap: mestlerin ökçesine konulan yeşil deri parçası.
şalday-, bitkin bir halde bulunmak, gevşemek, kuvvetten düşmek.
şaldayt-, kuvvetten düşürmek, felce uğratmak.
şaldaytuu işs. şalday-‘dan.
şaldır: şaldır- küldür: çıngırdayan, gürültü yapan; patırtı.
şaldırak, çocuk kamçısı; şaldırak çöp: ıtır çiçeği (pelargonium).
şaldırçak, çıngırdayan, çıngırakları bulunan.
şalı I, f. kabuklu pirinç çeltik.
şalı II: kök şalı: çizme başlarındaki nakışlar.
şalı III, f. şalı cooluk: kadınların omuzlarına attıkları örtü: şal.
şalıla_: kök şalıla tüşüp terdedi: adamakıllı terledi: kan-ter içinde kaldı.
şalka: akla- şalıla-: çizme başına nakışlar yapmak.
Dostları ilə paylaş: |
|
|