|
|
səhifə | 1525/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| şarıldat -, et. şarılda-‘dan.
şarlıdatuu, işs. şarıldat_’dan.
şarıldoo, şarıldama; hızlı akıntı.
şarıp, a. mukaddes, şerif; kelem şarıp bk. kalem.
şarıyat = şaraat.
şark, burk sözünün tekidir.
şarkan, burkan sözünün tekidir.
şarkılda - = şarılda-.
şakırama, 1. çağlayan; 2. kad. su.
şakırarak, çağlama (diyelim, bir şelâlenin yahut dalgalı nehrin çağlaması).
şarkıratma, şelâle.
şarp I, aphte denilen hayvan hastalığı.
şarp II, şiddetli ve keskin vuruşu taklittir,: şarp-şarp etip kelip, köl tolkunu carğa soğulat: gölün dalgaları siddetle sarp kıyıya çarpıyordu.
şarpılda _, şiddetle vıcık-vıcık etmek su hakkında); şiddetle hışırdamak sık bitmiş ot hakkında).
şarpıldak, 1. deriden cebe; 2.eyer tepindirikleri; 3. ağaçtan kocakarı pabucu; 4. dalgaların şiddetle çarptığı yer; şapıldak köl: dalgalı göl ( dür, ki orada dalgalar kıyılara şiddetle çarpıyor).
Dostları ilə paylaş: |
|
|