|
tapşıruuçu, teslim eden.
tapta-
|
səhifə | 1597/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| tapşıruuçu, teslim eden.
tapta-, antrenman yaptırmak; bür-kütün tülkü etine taptağan: karakuşunu, tilki eti yedirmek suretiyle antreneman yaptırmış; çay tapta-: (süt ve yatğ ile tertûyelemek suretiyle) çay hazırlamak; ketmen tap-ta: kazmayı bilemek; dalısın tapta-dı: (işini tasvip ederek) omuzlarını sıvazladı.
taptak: taptak ırğı yahut taptak se-kir-: kesik kesik sıçramak; taptak kötör: hızlı hareket yaparak birden bire kaldırmak. taptal-, idman edilmek; antrenemangörmek.
taptama, kazanda pişirilen pide. taptan-, 1. kendi için antreneman yapmak; külük atın taptanıp folk.: kendi için koşu atını antreneman ederek; 2. tedhizatlı olmak. taptat-, et. tapta-'dan. taptık, sınıflık; taptık sezim: sınfî duygu.
taptır-, buldurmak (ör. bk. dayın).
taptış, a. teftiş.
taptışta-, teftiş etmek.
taptuu: eti taptuurak: eti pek o kadar yağlı değil; taptuu ele malı bar : bir miktar hayvanı var.
Dostları ilə paylaş: |
|
|