tonduu, 1. kürklü, kürk sahibi; ak tonduu mec. : zengin (harfiyen: be- yaz kürklü) ; calanğ tondu mec.: züğürt; 2. iyi giyinmiş şık giyinmiş; aş attuunuku . toy tonduunuku ats. es.: yoğ aşı atlıya ait olup, düğün- de iyi giyinmiş olana aittir (yanioralarda yalnız onlara hürmet edilir.
tonğ- II, donmak, üşümek; soğuktan katılaşmak; murutuna muz tonğ- du: bıyığına buz peyda oldu.
tonğdur- dondurmak.
tonğdurma, 1. dondurulmuş; tonğdurma kımız bk. kımız; 2. ilkbaharda ekmek üzere güzün sürülen toprak; tonğdurma köp tüşüm beret: güzün sürülen toprak çok mahsul veriyor; tonğdurma aydoo:güzün toprak sürme.
tonğğolok, donmuş; tonğğolok tezek: donmuş tezek; kara tonğğolok: eri- dikten sonra tekrar şiddetli ayazın neticesinde varlığa gelen don.