|
|
səhifə | 1788/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| uypalat-. et. uypala-’dan.
uysuz, ineksiz, ineği olmayan adam.
uysuzduk, ineksizlik.
uyu- 1. pıhtılanmak (kan, süt hakkında) birikmek, tolanmak ; 2. peşini bırakmadan takip etmek,bütün varlığiyle kendini bir işe vermek.
uyuk,yuva, in; hücreyle; kamunuskanın uyuğu: karınca yuvası: arının uyuğu : petek
uyukta-. yuva kurmak.
uyul, 1. kıvrılmış şaç veya kıl. kıvrım.
(insan kafasının tepesinde yahut atın alnında ve şakağında) ; uyul tegerekteri mat.: müşterülmerkez daireler; 2. kutup; tündük uyul: şimal kutbu; 3. ağaçlarda peyda olan ur; 4. es. yekpare.
uyulğu-, 1. dönmek, deveran etmek; şiddetli çarpınmak; uyulğuğan şaman: şiddetli esen rüzgâr; kâh bu, kâh öteki yandan şiddetle esen yel; 2. buram buram yükselmek; uyulğuğan çanğ: buram buram yükselen toz; tamekinin tütünü kalınğ tumanday uyulğuyt: tütün dumanı koyu sis gibi asılı duruyor; 3. kıvrılmak (saçlar hakkında) 4. yatmak (ot hakkında).
Dostları ilə paylaş: |
|
|